Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Samsun'da gerçekleştirdiği toplantıların ardından yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınının Türkiye'deki seyriyle ilgili olarak açıklamalarda bulundu.
Son haftalarda virüsün yayılım gösterdiğini, hastanelerde tedavi edilmesi gereken hasta sayısının endişe verici şekilde yükseldiğini belirten Koca, buna bağlık olarak ağır hasta sayısında da artış yaşandığını kaydetti.
Koca, salgının alevlendiği zaman tüm dünyada birden alevlendiğini belirterek şunları kaydetti:
Koronavirüs sebebiyle tedavi gören insan sayısı 6.5 milyona, hayatını kaybeden insan sayısı 1 milyona yaklaşmıştır. Dünya Sağlık Örgütü, ülkeleri daha etkin mücadeleye davet etmektedir. Bilim Kurulumuzun bu aylarla ilgili uyarılarını sizlerle birçok kez paylaştım. Korona karşı aldığımız tedbirleri uygularsak gribe karşı da korunmuş oluruz.
Grip bildiğiniz gibi ateş, kas ve eklem ağrıları, kuru öksürük gibi belirtilerle ortaya çıkan bir hastalıktır. Koronavirüsün de belirtileri aynıdır. Hasta şüphelisi bu sebeple artacaktır. Karşımızda şimdi 2 virüs var. Bunları yenecek 3 savunmamız bulunuyor. Maske, mesafe ve temizlik. Bulaşıcı hiçbir hastalığı hafife almayın, söz konusu koronavirüs ise asla hafife almayın. Virüs size güç yettiremeyebilir ama sizden bulaşan virüs, o insanın hayatını alt üst eder, bir nefese muhtaç eder.
1 milyon 100 bini aşkın sağlık çalışanımız bulunuyor. Bu gücü ayakta tutmak salgınla mücadelenin altın kurallarından biridir, omuzlarındaki yükü azaltın. Yaşadığımız ve tekrarlanan şiddet olaylarıyla ilgili, şiddet karşısındakine zarar verir ama failini ruhen küçültür. İnancıma göre bu toplum sağlık çalışanına şiddet göstereni dışlar.
Kullandığımız ilacın durumu ciddi hastalardaki ölüm oranını yüzde 30 düşürdüğünü göstermektedir. Kurallara ihmalsiz uymak, virüse karşı birbirimize teminat vermektir. Felaket tellallığı yapanlara ise maskemizin altından gülebiliriz.
Tünelin ucunun göründüğünü bilerek, sıkı tedbirle salgından çıkalım. Çok değil az yolumuz kaldı. Bizlerin de görevlerini layıkıyla yerine getirmeye çalıştığımıza inanın. Günlük test sayımız 110 binin üzerinde, bu test sayısı bazı ülkelerin haftalık test sayısıdır.
İçişleri Bakanlığı ile işbirliği içinde illerimiz hıfzıssıhha kurullarıyla aldığımız yerel uygulamalar var. Gün boyunca Samsun, Amasya, Çorum, Tokat, Ordu, Sinop'un salgınla mücadelede geldiği noktayı, personel ve yatırım ihtiyaçlarını gözden geçirdik. Samsun geçtiğimiz dönemde yükselişteydi. Son bir haftada 3'te 1 oranında düşüş sağlandı. Amasya'da vaka sayısında düşüş oranı %40. Ordu'da vaka sayımızda %30, Sinop'ta ve Tokat'ta %50 düşüş görüyoruz.
Bugüne kadar Türkiye olarak bir çözümsüzlükle karşı karşıya kalmadık. Samsun'da erişkin yatak oranı %62, yoğun bakım doluluk oranı %77 solunum cihazı %40. Amasya erişkin yatak oranı %40, yoğun bakım doluluk oranı %75, solunum cihazı %64. 36 yoğun bakım daha ilave ediyoruz. Çorum erişkin yatak oranı %47, yoğun bakım doluluk oranı %60, solunum cihazı %41. 27 yoğun bakım yatağı ilave ediyoruz. Ordu erişkin yatak oranı %38, yoğun bakım doluluk oranı%69, solunum cihazı %40. 76 yatak daha ilave ediyoruz.
Sinop erişkin yatak oranı %43, yoğun bakım doluluk oranı %71, solunum cihazı %59. 19 yatak daha ilave ediyoruz. Tokat erişkin yatak oranı %43, yoğun bakım doluluk oranı %79, solunum cihazı %76. 18 yatak daha ilave ediyoruz. Türkiye genelinde yatak doluluk oranı %51, yoğun bakım doluluk oranı %68, solunum cihazı doluluk oranı %33.
Filyasyon ekiplerimiz 783 bin 500 kilometre karede virüsün izini sürüyor. Yeni takviyelerle 11 bin 897 kişiye ulaştı. Tedavinin isabeti yeni araştırmalarla belgeleniyor. Bu yıl yatırım programına aldığımız şehir hastanelerinin projelerini tamamlamak üzereyiz. Samsun Şehir Hastanesi'nin ihalesi yapıldı, yakında inşaat başlayacak. Tokat'ta Erba Devlet Hastanesi'ni hizmete almıştık. Bu yıl Turhal Devlet Hastanemizi tamamlayarak hizmete sunmuş olduk.
Bilmenizi isterim ki salgınla mücadeleyi yürüten ekiplerimizle sürekli irtibat halindeyiz. Sizler sağlık ordumuza tedbirlere uyarak güç veriniz."
Koca, açıklamalarını noktaladıktan sonra basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
"TÜRKİYE ESKİ TÜRKİYE DEĞİL"
(ABD'nin Türkiye Büyükelçisi David Satterfield'ın Türkiye ABD'li ilaç şirketlerine borcunu ödemiyor, şirketler satışı durdurabilir' iddiası) Sayın Büyükelçinin yaptığı açıklamayı talihsiz buluyorum. Bu dönemde özellikle Maliye Bakanlığımız dahil olmak üzere üniversite hastanelerimiz ve bakanlığımızın bu anlamda ilaç ve tıbbi malzemeyle ilgili eskiden beri gelen ödeme sorununu çözmek üzerine bir yaklaşım içinde oldu. Bugüne kadar olan borçları bir takvime bağlayarak ödeme planı yapılması istendi. Bununla ilgili görüşmelere başlandı. İlaçla ilgili genel anlamda bir sorun olmadığını söylemek istiyorum. Bu süreçte ilgili firmalarla görüşüldüğü dönemlerde de ödeme planı yapılması istendiği dönemde sayın büyükelçinin bu şekilde açıklaması talihsiz olmuştur. Sömürge ülkelerindeki yaklaşımları hatırlatıyor. Türkiye'nin eski Türkiye olmadığını bilmelerini hatırlatmak istiyorum.
(Okullarda vaka durumu) Vaka sayısında, eğitim alan öğrenciler açısından söylüyorum, herhangi bir artışın olmadığını rahatlıkla söyleyebilirim. Türkiye genelinde, 3-4 il dışında, vaka sayılarında önemli oranda düşüş olduğunu ifade etmek istiyorum. Demin 6 ildeki düşüş oranını ifade ettik. Şu dönemde ayrıca vaka sayısının düşmekte olduğunu, şu anda önemli bir sorun yok. Önümüzdeki haftalarda Bilim Kurulu değerlendirme yaparak kademeli geçişle ilgili önerisini sunacaktır.
(Sağlık personeli alımı olacak mı?) Bu dönemde açılan hastaneler oldu ve açılacak hastaneler de var. Önümüzdeki 1-2 hafta içinde alınabilecek personelin ne kadar olacağı, ne zaman alınması gerektiğiyle ilgili bir açıklama olacak. Yani bu yıl alım için çıkmış olacağız.
(Yeni tedbirler alınacak mı?) Özellikle şu dönemde ilave daha sert tedbirler almak gibi bir yaklaşımımızın olmadığını söyleyebilirim. Şu an aldığımız tedbirlerle vaka sayısının giderek düşmeye başladığını ifade etmiştim. Bu yer yer bazı illerimizde artış sözkonusu olduğunda il hıfzıssıha kurullarımız bu kararları alabilme yetkisine sahip. Şu an Türkiye genelinde ilave bir yasak düşünülmüyor. Ama özellikle şu dönemde bizim tedbirlere uyumumuz son derece önemli. Önümüzdeki 1-2 ay içerisinde biraraya gelişlerin, kapalı ortamlarda fazla olmasıyla viral vakalarının artacağını biliyoruz. Önümüzdeki aylar bu etkinin azalabilmesi, bulaşın azalabilmesinin en önemli engellerinden birisi mesafe ve maske olacak. Mesafe ve maskeyi önümüzdeki aylar daha hassasiyetle, yaygın bir şekilde uygulamamız gerekiyor. Bununla ilgili ceza dahil olmak üzere bazı önlemler devreye girmiş durumda. İlave olarak HES kodunu biliyorsunuz. Bizim bütün vakalarımız HES sisteminde yer alıyor. Pozitif ve temaslıların hareketini engellemek, izolasyonlarını sağlamak noktasında birçok alana girişte HES uygulaması yaygınlaşabilir ve yaygınlaştırmak istiyoruz.
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...