Baykal, sorunun temelinde imar yolsuzlukları bulunduğunu, imar değişikliklerinin ise önce Başbakan’ın bürosundan geçtiğini söyledi. Hürriyet’le İstanbul’da İstanbul’u konuşan Baykal, şehirde küçük bir tur da yaptı. Atatürk Havalimanı’ndan Dolmabahçe sahiline yoğun trafik nedeniyle ulaşmakta büyük güçlük çeken Baykal, İstanbul’la ilgili şu değerlendirmeleri yaptı:
TOPBAŞ GÖSTERMELİK Başbakan, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’ndan bir türlü ayrılamadı. Bürosunu İstanbul’a taşıdı. İmar değişiklikleri önce Başbakan’ın bürosundan onay alıyor. İstanbul Belediye Başkanı göstermelik, gölge; gerçeği Başbakan. Üç dönemdir de sorunların kaynağında Başbakan var; dolaylı da değil, doğrudan. Biraz yağmur yağdığında su basan evin, dere yatağına yapılan konutun, kar yağdığında kapanan yolların sorumlusu Başbakan’dır. Önce kendisi başkandı, sonra da arkadaşları.
TEMELDE YOLSUZLUK VAR Ulaşım, altyapı yetersizliğinin temelinde imar yolsuzlukları yatıyor. 15 yıldır İstanbul Belediyesi imar planı bozmakla meşgul. Yeşil alanlar, okul alanları değişiklikler yapılarak imara açılıyor, emsal yükseltmesine uğratılıyor. İstanbul il örgütümüzün belediye meclisinin imar değişiklikleri nedeniyle açtığı dava sayısı 200’den fazla. İmar talanı ve rant paylaşımı var İstanbul’da. İşte ortada Darüşşafaka arsası 7 milyon dolara alınıyor, imar değişikliği ile arsa 70 milyon değerine çıkıyor. Bu kadar büyük rant oluşturan imar değişiklikleri Ankara’nın yakın denetiminde gerçekleşmekte.
METRO UNUTULDU İmar patlaması yolları, ulaşımı, altyapıyı hızla yetersiz hale düşürdü. Metro ise AKP zihniyeti döneminde unutuldu. İstanbul’daki gerçek metro Taksim-Levent arasındaki bağlantıdır. Bunun 10 kilometresi Nurettin Sözen döneminde yapıldı. Bunlar 15 yılda 4 kilometre yaptılar. Taksim-Aksaray hattına ise girdiler; ama bıraktılar. Raylı sistemde ise Sözen 25-30 kilometre yaptı, 400 bin yolcu kapasiteli. Bunlar ise buna 50 bin kapasite ilave edemediler. Ekledikleri hat ise 5 kilometre. Sözen döneminde 2 bin otobüs alındı. Bunlar 15 yılda bu kadar alamadılar.
15 YILDIR SEN VARSIN Peki, ne oldu? Yeşil alanlara gökdelen, residance, kule tower, iş merkezleri yapılınca vatandaş da trafikte bir saat daha fazla bekliyor. Onun için Başbakan’a, sorunun nedeni sensin, diyorum. Bu sorunlar bir günde olmadı, diyorsun; ama burası 15 yıldır senin sorumluluğunda. Temelinde de imar yolsuzlukları var.
BELEDİYE DEVLETLEŞTİ İstanbul’da yer yer geçmişte ormanı, çevreyi tahrip eden, imar projeleri uygulanmıştır. Ne yazık ki bu konularda zamanında gereken yapılmamış, gerekeni yapmak isteyenler engellenmiştir. Geldiğimiz noktada tüm bunlara yeni bir yaklaşımla eğilmeli. Ama gelecekte büyük imar talanlarına fırsat bırakmayacak bir anlayışı da sürdürmeli. Bu çerçevede şu anda TBMM’de komisyonda olan Kentsel Dönüşüm Tasarısı olağanüstü sakıncalı bir durum yaratacaktır. Bu tasarının içinde İstanbul ve Türkiye’nin her yerinde Boğaz’daki talanın yüzlercesine kapı açacaktır. Yerel yönetimleri güçlendireceğiz, dediler önce İstanbul Belediyesi devletleştirdiler.
TRAFİK 5 BAKANDA Başbakan İstanbul’dan sorumlu Belediye Başkanlığı’nı deruhte ederken, 5 bakanı da trafikten sorumlu belediye başkanı yaptı. Hükümet ne İstanbul’da ne de Türkiye’de ne yapacağını bilemez haldedir.
İSTANBUL BİTTİ Kentin dokusu, yaşamı, kültürü, ahlakı, asayişi de kalmadı. AKP yönetiminde İstanbul’da topyekun bir çözülme ve yozlaşma dönemi yaşanıyor. Yol, park, yeşil alan yapmıyorsun. Yarın kanalizasyonlar da patlayacak. Dünyada bir başka metropol var mı ki kar yağdığında yollarını açamayan, çareyi okulları tatil etmekte bulan? İstanbul’u iyi yönettiğini söyleyenlerin 15’inci yılda çok kötü yönettikleri ortaya çıktı. AKP, Türkiye’yi de İstanbul gibi hareket edilemez hale getirecek. Zaten gidişat da bunu gösteriyor.
Boğaziçi hayranı
İSTANBUL’un dünya başkenti olmayı hak ettiğini söyleyen Baykal tam bir Boğaziçi tutkunu. Sahilde genç kızların birlikte fotoğraf çektirme taleplerini geri çevirmeyen Baykal daha sonra nasıl görüntü verdiğini de kontrol etti.
Hürriyet
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...