CHP'ye Sızmaya Çalışanlar Kim? İSMET BERKAN YAZDI...

CHP kalesi düşer mi?

Radikal / İsmet Berkan

Deniz Baykal, her seçim öncesinde olduğu gibi bu kez de şapkasından bir tavşan çıkarttı, Türk basını da bu oyundan hiç sıkılmadığı için olsa gerek, haftalardır bu konu gazete
sayfalarında ve köşelerinde ciddi yer alıyor.
Konuyu bilmeyenler olabilir anlatayım: İstanbul’un Sultangazi beldesinde, Erzurumlu ve muhafazakâr 8 bin kadar yurttaş, bir bölümü AKP’den ayrılarak CHP’ye katıldı. CHP’ye katılanlar arasında kara çarşaflı kadınlar da vardı.

Konu, laf olsun torba dolsun diye sürekli alarmda bekleyen politikacılar ve köşe yazarları için bulunmaz nimetti, hemen başladı bir ‘CHP’nin türban açılımı’ tartışması. Oysa CHP, benim hatırladığım en azından iki seçimden beri seçim afişlerinde türbanlı-başörtülülere de yer veriyor. Yani eğer bu bir ‘açılım’sa çok önceden başlamış olması gerekiyor. Kaldı ki son olayda tartışılan şey türban değil çarşaf. Ama herhalde ‘Çarşaf açılımı’ yazmak şık durmuyor!
Her neyse bu tartışmada bir ara bir kadın milletvekilinin heyecandan kendini tutamayıp ‘Partimizi ele geçirmek istiyorlar’ dediğini duydum kulağımın kenarıyla.

O an beynimde bütün ışıklar yandı, hani çizgi filmlerde falan olur ya, öyle aydınlandım!
Öyle ya, neden düşünmemiştim şimdiye kadar bunu. Neden kimsenin aklına gelmemişti az sonra yazacaklarım? Malum, ülkemizde bir ‘Hayalet’ var, kibarca konuşmak isteyenlere göre ‘Gülen cemaati’, kibarlığı hiç umursamayanlara göre ‘Fethullahçılar’ veya ‘F tipi örgütlenme.’ Neler söyleniyor bu örgüt için?

Efsaneye göre elleri ve ayakları her yerde. Ordunun içine sızıp onu ele geçirmeye çalışıyorlar. Adalet teşkilatına sızıp yargıyı ele geçirmeye çalışıyorlar. Polisi ise çoktan ele geçirdiler bile.
Bu gizli örgütün amacı elbette ülkemizi şeriata götürmek ve bu amaçla da yeraltı çalışması yapıyor örgüt, müthiş bir gizlilikle hareket ediyor. Efsanesi o kadar almış yürümüş durumda ki, dinsiz imansız olduğunu bildiğim kimi arkadaşlarım bile ‘Fethullahçı’ damgasını yediler bir ara. Bu yazıdan sonra benim için de öyle derler artık.

Aklıma gelen fikri lafı daha uzatmadan söyleyeyim artık: TSK’ya sızmak gibi, yargıya sızmak gibi, polis teşkilatına sızmak gibi, devletin diğer yerlerine sızmak gibi oldukça uzun vadeli işlere girişen bu becerikli cemaat acaba bugüne kadar neden Cumhuriyet Halk Partisi’ne sızmamış, bu partiyi ağır ağır ele geçirmeye çalışmamıştır?

Öyle ya, eğer Türkiye’de siyaset alanında laikliğin yegâne yılmaz savunucusu CHP ise, bu partiyi ele geçirmek, partinin görüşlerini, ‘Partimizi Türkiye’nin şartlarına uyduruyoruz’ diyerek ağır ağır dine ve dinin görünürlüğüne karşı daha toleranslı hale getirmek, hatta
bu yolla partiyi iktidara taşıyıp sonra da dinci bir ajandayı uygulamaya geçirmek
daha kolay olmaz mıydı?

Düşünün bugün orduya sızmaya kalkışsanız ve askeri liselere diyelim
30 tane öğrenci soksanız bile etkili olabilmek için en azından 20 yıl daha beklemeniz gerekecek.
Oysa bugün CHP’ye onbinler halinde katılmak ve en çok 3-4 yıl içinde parti politikalarını etkileyebilecek bir konuma yükselmek mümkün.
Sadece CHP için de değil. Mesela aynı cemaat AKP’yi ve MHP’yi de, hatta biraz çabayla DTP’yi bile ele geçirebilir.
Ha gayret!