Can Ataklı/Vatan
CHP’yi altüst eden anket
SONAR araştırma şirketi pazar akşamı yaptığı son kamuoyu araştırmasını açıkladı.
Buna göre AKP oyları yüzde 40’ı buluyor. İkinci parti CHP’nin ise oy oranı yüzde 20.
Araştırmanın en ilginç sonucu ise bu iki partinin dışında üç partinin daha barajı aşacak olması. MHP yüzde 12, DP ve Genç Parti ise yüzde 11’le barajı aşan partiler oluyor.
Hemen söylemek istiyorum ki bu araştırmanın sonuçları bana hiç gerçekçi gelmedi. SONAR’ın bu konuda kaliteli ve dürüst geçmişini biliyorum elbette, ancak örneklemede ya da değerlendirmede bir hata olabileceği duygusu ağır basıyor. Onu diğer yazıda göreceksiniz.
Gelelim bu araştırmanın CHP’yi neden altüst ettiğine.
Araştırmaya bakınca AKP dışında 4 partinin daha barajı aştığı görülüyor. CHP yüzde 20’ler düzeyinde. Diğerleri ise barajın biraz üstünde.
CHP uzun bir süredir “AKP’yi iktidardan indirmek için oyların bölünmemesi gerek, bu nedenle herkesi CHP’ye oy vermeye çağırıyoruz” propagandası yapıyor.
Vatandaşın da önemli bir bölümü bu konuda kararsız. Onlar da gönülleri başka partide olmasına rağmen oyların bölünmesinden endişe ettikleri için “acaba CHP’ye mi versem” tereddüdü içinde.
Oysa SONAR araştırmasına bakınca CHP’nin tezinin yerle bir olduğunu görüyoruz. Çünkü bu araştırmaya göre AKP ile CHP başa baş gitmiyor. AKP neredeyse CHP’nin iki katı kadar.
Bunun ötesinde üç parti daha baraj sınırının üzerinde. Bu durumda “oylar ziyan olmasın” mantığı ile CHP’ye giden oylar CHP’yi AKP’ye yaklaştırmayacak ama barajın hemen ütündeki partileri belki de tarihe gömecek.
Ayrıca basit bir aritmetik hesap yapalım. MHP, DP ve Genç Parti’ye oy vermeyi düşünen ama oyların bölünmesinden korkan yüzde 5’lik bir kesimin CHP’ye kayması halinde CHP yüzde 25’e çıkacak diğer partiler ise baraj altı kalacak.
Bu halde AKP tek başına iktidar olacak, CHP’nin milletvekili sayısı ise bilemediniz 25 artacak.
Oysa herkes kendi partisine oy verir ve diğer üç parti de barajı aşarsa, üç parti toplam 150’ye yakın milletvekili kazanacak, AKP’nin tek başına iktidar olma şansı iyice azalacak.
İşte SONAR araştırmasının CHP’yi korkutan yönü bu.
Bu tablo, baraj sınırında olan üç partiyi daha yükseğe çekebilir, CHP ise yüzde 20’yi bile bulamayabilir.
Mantık ve matematik bunu söylüyor.
SONAR’ın araştırmasına inanmıyorum
Bugün seçim olsa AKP’nin oyları yüzde 40’ı bulur mu? SONAR’ın yaptığı araştırmaya göre evet. Ama buna inanmıyorum. Elbette bilimsel araştırmalar çok önemlidir, buna karşın yılların verdiği deneyim ve gözlemi de ihmal etmeyin.
İstanbul’da ya da başka bir kentte sokağa çıktığımda, halkın neredeyse yarısının oyunu AKP’ye vereceği gibi bir hava olduğunu görmüyorum.
Şimdi bu yazdıklarıma kızanlar olabilir,
22 Temmuz’da ak da kara da görünecek, bu nedenle uzatmak istemiyor ve bazı noktalara değinmek istiyorum.
Araştırmanın açıklandığı Habertürk’teki programa katılan ve yine bir araştırmacı olan Bülent Tanla’nın çok önemli bir saptaması vardı.
AKP 2002 seçimlerinde 10 milyon oy aldı. Bugünkü seçmen sayısına bakıldığında yüzde 40 oy, yüzde 90’a yakın bir katılma oranındaki aşağı yukarı 16 milyon oy demek. Bu da AKP’nin kendi içinde yüzde 60 güçlendiğini ortaya koyar.
Peki 2002’de 10 milyon oy alan AKP’nin bu seçimde 16 milyon oy alacağına inanıyor musunuz? Biz aylardır hep oranları konuşuyoruz. Ama seçmen sayısını ortaya koyunca ortaya garip bir rakam çıkıyor. Ben sokağa çıktığım zaman bu 16 milyonu göremiyorum.
Peki SONAR bir hile mi yaptı, onu mu diyorum. Asla. SONAR’ın ilkeli, dürüst ve bilimsel çalıştığını bundan önceki dönemden biliyorum. Bir ihtimal bu kez örneklemelerde ve değerlendirmede hata yapılmış olabilir. Bunun da ötesinde soru sorulan denekler çeşitli nedenlerle gerçeği söylememiş olabilir.
Kimi okurlar şaşırabilir, ilk kez bir seçim araştırması konusunda bu kadar net yazan bir yazarla karşı karşıya kaldılar çünkü.
Benim yazdıklarımın bilimsel değeri olmadığını biliyorum, ancak bu ülkede yaşıyor ve 30 yılı aşkın süredir halkın nabzını tutuyorum, bugüne kadar da dikkat çekecek ölçüde yanılmadım.
Şunun şurasında 25 gün kaldı. Bu kez riske girmeyi göze alıyorum.
200 kilometre hıza çıkmak zaten macera
Ali Babacan Türkiye’yi 200 kilometre hızla giden bir otomobile benzetmiş ve iktidardan gitmelerini ima ederek “Bu durumda duvara çarparız, 200 kilometre hızla giden bir aracın duvara çarpmasıyla içindekilerin halini düşünmek bile istemem” demiş.
Babacan bunu “ne kadar iyi işler yaptıklarını” anlatmak için söylüyor. Ama çok konuşunca örnekler de yanlış oluyor. 200 kilometre ile araba sürmeye kalkmak başlı başına yanlış ve hayatı tehlikeye atan bir şey. Bu iktidarın ülkeyi nasıl maceraya attığının bir kanıtı değil mi?
200 kilometre ile giderken duvara çarpmanıza gerek yok. Yol üzerindeki yumruk kadar taşa değdiğiniz an önce 10 metre havaya yükselir, iki üç defa döndükten sonra yere çakılır ve en az yüz metre sürüklenirsiniz. İktidar kendi itirafları ile “çuval”lıyor.
Hulki Cevizoğlu’nun hassasiyeti
AKP yönetimine çok ağır ithamlarda bulunan ve Milli Görüşçü olduğu bilinen Ahmet Akgül tarafından yazılan “AKP intihara gidiyor” isimli kitaptan iki gün üst üste yaptığım alıntılar okurların çok ilgisini çekti.
Bunun dışında ise en küçük bir tepki bile yok. Hulki Cevizoğlu’nun hassasiyeti hariç.
Yazının dünkü bölümünde Hulki Cevizoğlu’nun da adı geçiyordu. Cevizoğlu dün aradı. AKP’li danışmanın “Wolfowitz’in adamları bir psikolojik harp başlattı. Hulki Cevizoğlu, Emin Çölaşan, Mustafa Balbay, filan, bunları CIA ve MI6 iyi etkiliyordu” şeklindeki ifadesine şiddetli tepki gösteren Cevizoğlu “Beni kim, ne zaman, nasıl etkilemiş, benim yazılarım, konuşmalarım, kitaplarım ortada” dedi.
Cevizoğlu Hilmi Özkök konusundaki görüşlerini defalarca dile getirdiğini, bunu kitabında da anlattığını belirterek “Bu konuda beni birinin, hele kitapta adı geçen kişi veya kuruluşların etkilemesi mümkün değildir. Zaten ne onlarla oturur konuşurum ne de söylediklerini yaparım” diye konuştu.
Yakalamışken Cevizoğlu’na seçim çalışmalarını da sordum. Ankara 1. Bölgeden bağımsız aday olan Cevizoğlu halkın büyük ilgisi olduğunu, seçileceğine inandığını sölyledi. Belirteyim, oyunu vermek isteyenler oy pusulasında Mustafa Hulki Cevizoğlu adıyla karşılaşacaklar, şaşırmasınlar.
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...