DOĞAN-CİNER KAVGASI BİTECEK GİBİ DEĞİL! SABAH’IN “HODRİ MEYDAN” RESTİNE ÖZKÖK DE AYNI CEVABI VERDİ! 

BAK şu "Hodri meydan" diyene.Utanması, arlanması olan biri "Hodri meydan" demeden önce durup kendi mazisine bakmalı.

Bu gazetenin sahibi, 30 yıllık yayıncılık hayatında, verilecek tek kuruşluk hesabı olmadığı için, memleketin bütün hırsızıyla, uğursuzuyla uğraştı.

Gazete diyor ki, medya birbirini denetlemelidir.

Elbette denetlemelidir. Bunu bir davetiye olarak memnuniyetle kabul ediyoruz.

Geçmişte Uzanlar’ı, onun gibileri nasıl denetlediysek, bugün de, yarın da başkalarını ve en başta onları denetleyeceğiz.

Biz camdan evde oturuyoruz. Medya mensupları, camdan evlerde oturmalı.

Elbette gerektiğinde birbirlerine taş atmaktan hiç çekinmemeli.

Geçmişte bırakın camdan evleri, demirden, çelikten şatolara, yıkılmaz sanılan barajlara taş attık.

*   *   *

Denetleme görevine başlayacaksak, önce kendi evimizde olup biten hakkında bilgi vermeliyiz.

Bir gazete, bir süreden beri Türkiye’nin en büyük şirketlerinden biri olan Petrol Ofisi’ne karşı insaf, izan hudutlarını aşan bir kampanya yürütüyor.

Olayın aslı şudur:

Petrol Ofisi, Hürriyet’in de sahibi olan Doğan Grubu’nun ortak bulunduğu şirketlerden biridir.

Doğan Grubu, İş Bankası ile birlikte Petrol Ofisi ihalesine girip bu şirketi kamuoyu önünde yapılan açık artırma sonucunda almış ve parasını peşin ödemiştir.

Şimdi Maliye Bakanlığı, Petrol Ofisi hakkında bir vergi incelemesi yapmaktadır.

Türkiye’de yüzlerce, binlerce şirket her yıl vergi incelemesine muhatap olur.

Bunların bazıları şirket lehine, bazıları Maliye’nin lehine sonuçlanır.

Petrol Ofisi hakkında yapılan inceleme de bunlardan biridir.

Bu uzun bir süreçtir; elbette gerçek ortaya çıkacaktır. Bunun gereği neyse kuşkusuz yerine getirilecektir.

Maliye Bakanlığı, Türkiye bürokrasisi içinde en güçlü gelenekleri, en kuvvetli hakkaniyet ölçüleri olan kurumların başında gelir.

Kim olduğunu bildiğimiz birisi, henüz sonuçlanmamış bu incelemeyi, kasıtlı biçimde bir medya grubuna sızdırdı.

O medya grubu da, bunu çarpıtarak kendi amaçlarına uygun biçimde istismar etti.

* * *

Ama bunu yaparken kamuoyunu yanıltan ve küçük yatırımcıyı haksızlıklara uğratan inanılmaz yalanlar yazdı.

İnceleme bitmediği halde, bitmiş gibi sundu.

Zamanaşımı söz konusu olmadığı halde, zamanaşımı var diyerek Maliye’yi baskı altına almaya kalktı.

"Biz olmasaydık zamanaşımına uğratılacaktı" diyerek Maliye Bakanlığı’na iftira attı.

Vergi matrahı ile vergiyi karıştırarak cahilce rakamlar ortaya çıkardı.

Biz uzun süre bu iftiralara serinkanlı biçimde baktık.

Çünkü bu inceleme, sadece Petrol Ofisi’ni değil, Maliye’nin verdiği görüşlere dayanarak işlem yapan, yatırım kararları alan çok sayıda kurumu, kanunlara güvenerek zararlı şirketi ile kárlı şirketini birleştiren birçok yatırımcıyı da yakından ilgilendiriyor.

Maliye’nin yapacağı inceleme, o şirketler için de emsal oluşturacak.

O nedenle bu incelemenin medyanın şu veya bu tarafa çekilebilecek baskısından azade olması gerekirdi.

* * *

Ama söz konusu medya grubu işi azıttı.

Maliye Bakanlığı mensuplarına, "Evet size baskı yapıyoruz" diyecek kadar ileri gitti.

Ben kendi payıma, Maliye Bakanlığı’nın bu inceleme sırasında, bütün Cumhuriyet yılları boyunca oluşturduğu teamüllerinin ve uygulamalarının dışına çıkacağına ihtimal vermiyorum.

Bakanlık elemanlarının, bu ülkenin bütün şirketlerine karşı uyguladığı "eşitlik" ilkesinden taviz vereceğini sanmıyorum.

Bu grubun fesadına, tuzağına düşmeyeceğine, kendi verdiği sözlere sadık kalacağına inanıyorum.

Sessizliğimiz, işte bu nedenledir.

* * *

Kimse yanlış anlamasın.

Hodri meydana gelince.

Ben de aynen "Hodri meydan" diyorum.

Elbette birbirimizi denetleyeceğiz.

Denetlemeliyiz.

Bunu biz de yapacağız.

Ama asla şantaj amaçlı değil; sadece ve sadece gerçeği ortaya çıkarmak için.

O nedenle hodri meydan.