Dünya, 2009 yılında yeni bir grip virüsü ile tanıştı. Bir anda ortaya çıkan ve hızla yayılan bu yeni grip virüsü, H1N1 olarak adlandırıldı. Domuzlarda görülen bir grip virüsü ile benzerlik taşıması nedeniyle domuz gribi olarak da anılmaya başlandı.
Grip mevsiminin de başlaması ile domuz gribi yeniden gündeme geldi. Öldürücü olduğu söylentisi ile birlikte herkes bir anda telaşlandı. Biz de bu konuda aklımıza takılanları Bahçeşehir Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi ve Liv Hospital Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Yard. Doç. Dr. Zehra Çağla Karakoç cevapladı.
2009 yılında yaşanan salgında kimsenin domuz gribi ile bağışık olmadığını söyleyen Karakoç, risk grubunu oluşturan kişilerin grip aşısı ile hastalığa yakalanma olasılığını azaldığını da belirtti.
‘ANTİBİYOTİKLER GEREKSİZDİR’
İlk olarak domuz gribi ve mevsimsel grip nedir? İkisi temelde aynı mıdır?
Bugün için mevsimsel grip etkenleri influenza A (H1N1(domuz gribi), H3N2) ve influenza B ‘den oluşmaktadır. Domuz gribi(H1N1) de, H3N2 de influenza A’nin alt tipidir.
Domuz gribi ile mevsimsel grip belirtileri aynı mıdır?
Evet aynıdır. Ayırt edilemez. Zaten ayırt edilmesi de önemli değildir. Çünkü zaten ikisi de mevsimsel grip etkeni haline geçmiştir. Durum sadece 2009 yılında farklıydı. Çünkü o zaman toplumda kimse domuz gribi ile bağışık değildi.
Hastalıktan korunmak için neler yapmamız gerekli? Alışılmışın dışında bir uygulama bulunuyor mu?
Alışılmışın dışında uygulama yok. En önemlisi aşılanmadır. Maalesef ülkemizde aşılama oranları çok düşük. Yüzde 5’i bulmuyor. Aşılamada en önemli grup risk grupları. Yani; kronik hastalığı olanlar(KOAH; kalp hastalığı, diyabet..), bağışıklığı baskılanmış hastalar yani kanser hastaları, yaşlılar, gebeler, küçük çocuklar. Genel hijyen kurallarına dikkat etmek; en önemlisi el yıkama! hasta kişilerle aynı ortamda bulunmaktan mümkünse kaçınmak gerekli.
Toplu taşıma araçlarını kullananlar ellerini yüzlerine, gözlerine, ağızlarına götürmemeleri önemli çünkü virüs cansız yüzeylerde bulunabilir…çantalarında alkol bazlı el dezenfektanı bulundurabilirler.
Tedavi yöntemleri arasında bir fark var mı?
Hayır yok. Gribin ve domuz gribinin tedavisi çoğunlukla destek tedavidir. Antibiyotikler gereksizdir. Antiviraller ise gerekli durumlarda özellikle risk grubundaki hastalara hekim kontrolünde kullanılır.
Domuz gribinden daha fazla korkmamızı gerektirecek bir neden var mı?
Yoktur. Aksine geçmiş yıllarda H3N2 griplerin daha ağır seyrettiğini gördük.
Mevsimsel grip ile domuz gribini karşılaştırdığımız zaman ölümle sonuçlanan vaka hangisinde daha fazladır? Bugüne kadar olan grip salgınları arasında en fazla ölüm ne zaman yaşandı?
Böyle bir bilgi vermek elimizdeki bilgilerle mümkün değil. Bugüne kadar ki grip salgınları içinde en ağır seyredeni 1918 yılındaki ispanyol gribiydi. Birinci Dünya Savaşı'ndaki ölü sayısından bile fazla olduğu söylenir ancak o zamanki koşullar günümüz koşullarından farklıydı; yani izolasyon;tecrit- karantina, maske kullanımı, antivirallerin olmaması gibi.
Hastalığa yakalanmadan önce sadece aşı olmak yeterli mi?
Evet.
Virüs bölgelere göre değişiklik gösteriyor mu? Türkiye’de aşı olan birisinin ülke dışına çıkarken farklı bir aşı olması gerekiyor mu?
Virüs bölgelere göre değişiklik göstermiyor. Türkiye’de olunan aşı yeterli.
akşam
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...