DTP Grup Başkanı Ahmet Türk, "türban siyasi simge" diyen Başbakan Erdoğan'a ilginç bir karşılık verdi.
Başbakan Erdoğan'ın Türkiye'nin sorunlarına ilişkin yurtdışında açıklamalarda bulunmasına tepki gösteren Türk, "Endülüs'te türban yok, zil, şal ve gül var" dedi. Türk, DTP'li Aysel Tuğluk'un yaptığı açıklamalarla başlayan "DTP'nin bölündüğü"ne ilişkin görüşlere ise sert yanıt verdi. Türk "hiç kimse sevinmesin. Bu parti birliğini bütünlüğünü sonuna kadar koruyacak" dedi. Türk, 301. maddeye yönelik tartışmaları değerlendirirken de maddenin tümüyle kaldırılmasını istediklerini söyledi. Türk, 301. maddeye yönelik değişiklikleri "makyaj" olarak nitelendirirken, hükümetin, 301'le ilgili dava açma yetkisini Adalet Bakanlığı'nın iznine bırakma planına tepki gösterdi. Türk, 301'in sembolik bir hale getirilmesi ve dava açma yetkisinin de Cumhurbaşkanı'na verilmesini önerdi. Türk, yeni anayasaya ilişkin çalışmaları da eleştirerek "dağ fare doğurdu" diye konuştu.
UÇAKTA DEĞİL MECLİS'TE KONUŞSUN
DTP Grup Başkanı Ahmet Türk, partisinin Meclis grup toplantısında gündemdeki konulara ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Grup öncesinde gazetecilerin, Başbakan Erdoğan'ın İspanya'da türbanla ilgili sözlerine "İspanya'da, Endülüs'te türban yok" karşılığını veren Türk, türbana ilişkin tartışmaları grup konuşmasında da değerlendirdi. Başbakan'ın Türkiye'nin önemli sorunları hakkında yurtdışında açıklama yapmasını eleştiren Türk "İnançlara saygımız var ancak inançları siyasi ranta dönüştürmeyelim. Başbakan ülke içinde bu çalışmaları yapmıyor ama alışkanlık haline getirmiş. Uçakta Türkiye'yi uç tartışmalara sürükleyecek açıklamalar yapıyor. Bugüne kadar Başbakan'ı Parlamento'da üç oturumda gördük. Başbakan'ın söyleyeceği varsa gelsin Parlamento'da söylesin" diye konuştu. Erdoğan'ın türbanla ilgili sözlerine ise Türk "Endülüs'te türban yok. Endülüs'te bir şairin dediği gibi zil, şal ve gül var. Bu ülkenin sorunlarına Endülüs'te açıklama yaparak çözüm bulamazsınız" karşılığını verdi.
"KİMSE SEVİNMESİN BİRLİĞİMİZİ BÜTÜNLÜĞÜMÜZÜ KORUYACAĞIZ"
Türk, DTP'li Aysel Tuğluk ve Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir'in Diyarbakır saldırısıyla ilgili yaptıkları açıklamalarla başlayan "DTP'nin bölündüğü"ne ilişkin tartışmaları da değerlendirdi. DTP grubunda zaman zaman farklı açıklamalar olabileceğini, milletvekillerinin görüşlerini dile getirebileceğini kaydeden Türk "ama hiç kimse sevinmesin. Bu parti birliğini, bütünlüğünü sonuna kadar koruyacak. Biz tartışarak, birbirimizi eleştirerek doğruyu buluyoruz. Bizim partimizde liderin ağzına bakarak siyaset yapmak yok. Eyyamcı değiliz, özgür insanlarız. Siyasi yapımız, anlayışımız bu" diye konuştu.
301'LE İLGİLİ ÖNERİLER
DTP Grup Başkanı Ahmet Türk, grup konuşmasında, 301. maddeye yönelik tartışmaları da değerlendirdi. 301. maddenin demokratikleşmenin önündeki en büyük engel olduğunu ifade eden Türk, "301. madde 1982 anayasasının getirdiği şoven-ırkçı yaklaşımın gelişmesine neden olan bir madde" dedi. 141, 142 ve 163'ncü maddelerin kaldırılarak önce 312'nci maddenin getirildiğini, eleştiriler üzerine bu maddenin de 301. maddeye dönüştürüldüğünü ifade eden Türk, hükümetin 301'nci maddeye yönelik değişiklik planlarını ise "makyaja yönelik" çalışmalar olarak nitelendirdi. "Değişimi ve dönüşümü esas alan, düşüncelerini, özgürce ifade etmek için çaba gösteren aydınlarımızla adeta dalga geçme, alay etme yaklaşımıyla karşı karşıyayız" diyen Türk, hükümetin ve Adalet Bakanının aydınların eleştirilerine kulak tıkadığını kaydetti. Türk "Kirli ve suçlu bir maddedir 301, Nobel ödüllü yazarımızın durumuna bile bu madde yüzünden sevinemedik. Demokrasi ve özgürlük şehidimiz Hrant Dink, bu madde yüzünden hedef oldu. Bu madde derhal değiştirilmeli, grup olarak tamamen kaldırılmasından yanayız" diye konuştu. 301. maddenin azınlıkları korumaya yönelik bir madde haline dönüştürülmesini isteyen Türk, "ermeni dölü demeyi yasaklayacak bir madde haline dönüştürülmeli." Dedi. Hükümetin, 301. maddede değişiklik yaparak, dava açma iznini Adalet Bakanına verme planına tepki gösteren Ahmet Türk "Adalet Bakanının pratiklerini yaşadık. Şemdinli'de savcı adalet bakanının emriyle görevden alındı. Adalet Bakanı 8 askerin PKK tarafından alıkonulmasından sonra yaptığı açıklamada 'keşke ölselerdi' dedi. Biz bu iznin adalet bakanına verilmesini 'kuzunun kurda teslim edilmesi' olarak değerlendiriyoruz." diye konuştu. 301. maddenin sembolik hale getirilmesini isteyen Türk, dava açma yetkisinin ise Cumhurbaşkanına verilmesini önerdi.
"DAĞ FARE DOĞURDU"
Konuşmasında anayasa tartışmalarını da değerlendiren Türk yeni anayasa tartışmaları konusunda umutlandıklarını ancak ortaya çıkan sonucun hayal kırıklığı yarattığını söyledi. Türk "bugün dağ fare doğurdu. Sivil toplum örgütleri, akademik çevreler, aydınlarla bir çalışma yürütülmedi. Sadece AKP grubunda tartışılıyor ve başbakana sunuluyor. Bu milletin anayasası. AKP'nin, başbakan'ın anayasası ise çıkıp açıklasınlar" dedi.
"CHP'NİN GÜNEYDOĞU PAKETİNE KATKI SUNABİLİRİZ"
Türk, DTP olarak barıştan yana olduklarını, şiddet ve silahın ülke gündeminden çıkarılmasını savunduklarını belirtirken, CHP'nin hazırlık aşamasındaki Güneydoğu paketine de değindi. CHP'nin seçim öncesinde ve parlamentoda milliyetçi ve şoven bir çizgi izlediğini savunan Türk, "ancak Güneydoğu'ya ilişkin bir çalışma yapacaklarsa biz bunu olumlu karşılarız ve katkı veririz. Böyle bir çalışma hükümeti yeni çalışmalar konusunda tetikleyebilir. Biz bu çalışmaya açıkca destek vermek istiyoruz" dedi.
"ALEVİLER ÜZERİNDEN SİYASET AHLAKA UYGUN DEĞİL"
DTP Grup Başkanı Türk, Başbakan Erdoğan'ın geçen hafta bazı alevi örgütlerle yediği iftar yemeğini ise şöyle değerlendirdi: "Bu yemeği önemsiyoruz. Açıklamalara baktığımızda, Başbakan 'alevilerin talepleri yok' dedi. Aleviler yıllarca katliamlar yaşadı. Maraş'ı, Sivas'ı, Çorum'u yaşadı. Şimdi kalkmış Sayın Başbakan Alevilerin talebi yok diyor. Bu söze nasıl inanacağız. Başbakan'ın ölçülü konuşması gerekir. Geçmişteki pratiklerini de biliyoruz. Cemevlerini yıktığını biliyoruz. Alevileri bölmeye, parçalamaya yönelik çalışmalar çok yanlış. Alevilere yönelik bir çalışma olmadan siyaset yapmayı ahlaklı bulmuyoruz. Yapılması gereken Aleviliğin ne olduğunu araştırmak, doğru bir şekilde ortaya koymak. Bu yapılırsa sorunun reçetesi de doğru bir şekilde ortaya konulabilir."
Haber 10
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...