Saydığım isimlere, yakın yıllarda başka ‘süvari’ler de katıldılar: Necmi Rıza, Zeki Beyner, Oğuz Aral, Semih Balcıoğlu, Eflatun Nuri, Turhan Selçuk. Boşluk büyüyor.
Ferruh Ağabey’in yokluğunda, onuncu yılı geride bırakıyoruz. Rakı masaları masa değil, karikatür sohbetleri sohbet değil, oturma kalkma görgüsü görgü değil. Balık Pazarı, Nevizade eski Balık Pazarı, eski Nevizade değil. Ferruh Ağabey bu sözlerime katılmıyordu. Pastel yüzüyle gülümseyerek, “Nostaljiye gerek yok, oralar her zaman kendilerini var ederler” diyordu. Geçenlerde okuduğum bir şeyi aktarmak isterim: Elias Canetti, “Bir edebiyatçının görmediği şey olmamış demektir” diye yazmış “Edebiyat Üzerine” adlı kitabında.
Ferruh Ağabey’in yokluğundan yararlanarak ısrar edeyim: Ferruh Doğan’ın olmadığı bir Balık Pazarı daha az Balık Pazarı, olmadığı bir karikatür sohbeti daha az karikatür sohbetidir. En azından bana öyle geliyor.
CUMHURİYET
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...