Hafta Sonu Hava Nasıl Olacak? 

Sayın Dışişleri Bakanımız "Tarihimizle Yüzleşmek" ifadesi ile neyi kastetmişlerdir. Açıklığa kavuşturulması gerekmektedir. Acaba soykırım Yalanlarını kabul edebiliriz, anlamında mıdır? Gelenin keyfi için Atamıza iftira ve çamur atılmasına şiddetle karşıyız. Sayın Başbakanımızın daha önce de belirttikleri gibi bu işi siyasiler değil, tarih konusunda yeterli bilgi birikimine sahip gerçek bilim adamları tespit eder. Türkiye’nin her tarafında nereyi kazsan Ermeni çetelerinin katliamlarıyla şehit olanların cesetleri ortaya çıkmaktadır. Onun için bilakis soykırıma uğrayan Türk Milleti, soykırım yalanına asla rıza göstermez, gösteremez. İşte çok yakın tarihte Azerbaycan toprağı olan Karabağ’da ve diğer bölgelerinde yapılan Ermenistan soykırımı ortada iken hiç kimse bunu görmemezlikten gelemez. Bütün Arşiv belgeleri bilim adamlarımıza açılsın. Yalanlar bir bir ortaya çıksın. Dış güçlerin baskısı ile hiç kimse Atamıza, ecdadımıza hakaret edemez. Ve hiç kimse de Büyük Türk Milleti adına dış güçlerin yalanlarını, dayatmalarını ve siyasi manevralarını kabul edemez. Devletimiz; Dış güçlerin değil, Türk Milletinin sesine kulak vermelidir. İsviçre gibi bir ülke hiçbir belgeye dayanmadan sadece Ermenistan ve diasporasının siyasi başarısı sonucu aldığı kararlara karşı Hükümetimizce gerekli itirazların konulmaması ise çok dikkat çekicidir. Bu durum Türk Milletinin dikkatini celp etmektedir. Kıbrıs dâhil bu gibi hassas konularda Sayın Bakanımızın çok titiz davranacaklarına inanmak istiyoruz.

Bebecan tarihimizle yüzleşmeye hazırız ne demek?Bizce gizli olan bir şey yok.Tarihi yok sayan teslimiyetçi ruhları, tarihin lekeli sayfaları olarak geçmişe ekleyeceğiz. Türkü soykırımcı,işgalci niteleyenlerin ayaklarına gidip aman diyenleri mühürleyeceğiz.

“Özellikle Batılı ülkeler Ermenistan’la diplomatik ilişki kurarak sınırı açmamız için bize telkinde bulunmaktadırlar. Hangi devletten sınırlarını resmen tanıdığını ortaya koymayan bir devletle ilişkilerini normalleştirmesi beklenebilir?...” Ermenistan “önkoşulsuz görüşelim”, yani “Ne sınırlarınızı tanımamızı, ne soykırım iddiamızdan vazgeçmemizi, ne de Azerbaycan işgalinden vazgeçmemizi isteyin” diyordu. Dediğini yaptırdı. Şimdi Gül, “Sözde soykırım meselesini ne açtılar, ne de imada bulundular” diye seviniyor. Sırayla bayım, sırayla