Hukuki Araştırmalar Derneği (HUDER) Genel Başkanı Av. Hasan Oymak İçişleri Bakanlığı Sivil Toplumla İlişkiler Genel Müdürlüğü tarafından desteklenen “ Türkiye’nin Sivil Anayasa Yolculuğu” isimli proje tanımında önemli açıklamalarda bulundu.
Saygıdeğer Basın Mensupları;
HUDER ailesinde birlikte görev yapmaktan onur duyduğum kıymetli meslektaşlarım genç kardeşlerim hanımefendiler beyefendiler;
İçişleri Bakanlığı Sivil Toplumla İlişkiler Genel Müdürlüğü tarafından desteklenen “ Türkiye’nin Sivil Anayasa Yolculuğu” isimli projemizin tanıtım toplantısında bir arada olarak bizleri onurlandırdınız mutlu ettiniz, hepinize çok teşekkür ediyorum, saygı ve muhabbetle selamlıyorum. Hoş geldiniz,
Değerli misafirler;
Hikayesi olan ruhu olan bir mekandayız.
12 Eylül Askeri Darbesi sonrasında, Sıkıyönetim askeri mahkemelerinde adil olmaktan uzak yargılama süreçleri , aylarca süren gözaltı ve işkence seansları, bir sağdan bir soldan diyerek idam edilen onlarca kişi, işkence ile öldürülenler, idamından sonra suçla ilgisi olmadığı ortaya çıkan mazlumlar, maalesef bu acı hikayenin kahramanları olmuştur. 12 Eylül yönetimi tarafından milletimize dayatılan 1982 Anayasası ise o günden bu yana tartışılmaya devam etmektedir. Bugün, 1982 darbe Anayasası yerine, Türkiye yüzyılına yaraşır sivil bir anayasa hazırlama çalışmaları yapılırken, Projemizin tanıtım toplantısını 12 Eylül mağduriyetlerinin en yoğun şekilde yaşandığına şahit olan bu simge mekanda gerçekleştiriyor olmak, bizim için çok anlamlı.
Saygıdeğer Basın Mensupları;
Bugün burada size bir anayasa taslağı sunmayacağız. Biliyoruz ki taslak konusunda yapılan akademik, kurumsal ve Kişisel çalışmalar mevcut. Zamanı gelince elbette biz de meslektaşlarımızın tecrübelerinden ve bilgi birikiminden ortaya çıkan görüşlerimizi ilgili makamlara sunacağız.
Ancak bugün size, Türkiye’nin en köklü ve en yaygın teşkilat yapısına sahip hukuk sivil toplum kuruluşu olarak, Hukuki Araştırmalar Derneği olarak, bu sürece nasıl bir katkı verebileceğimizi, projemizle neyi amaçladığımızı anlatacağız.
Biliyoruz ki, sivil toplum kuruluşlarının en önemli amacı amacı, kamu ile iş birliği yapmak ve kamunun karar alma mekanizmalarına katkıda bulunmaktır.
İşte HUDER bundan 36 yıl önce 1988’de, aynı amaçtan yola çıkarak “ HAK VE ADALETIN TESISINE KATKI SUNMAK VE SAĞLIKLI - İSTİKRARLI BIR HUKUK DÜZENI INŞAA EDECEK HUKUKÇULAR YETIŞTIRMEK“ düsturuyla kuruldu.
Bu düstur doğrultusunda, yasama yürütme ve yargı erklerinin en önemli noktalarında görev yapan pek çok kıymetli hukukçu yetişti HUDER okulundan.
HUDER bugün 20 şubesi ve 73 temsilciliği ile Türkiye’nin 81 ilinde, ve dünyanın 7 ülkesinde, kuruluş amacı doğrultusunda istikrarlı bir şekilde faaliyetlerine devam etmekte olan en önemli hukuk sivil toplum kuruluşudur.
Bu vesileyle ben de öğrencilik zamanlarından bu yana HUDER bünyesinde çeşitli görevler yapmış ve bugün başkanlık onurunu yaşayan biri olarak, bugüne kadar Kıymetli çalışmalara imza atan meslek büyüklerimize, bugün dernek kurullarında aynı amaca birlikte yürüdüğümüz tüm meslektaşlarıma , genç kardeşlerime teşekkür ediyor, hepsiyle gurur duyduğumu ifade etmek istiyorum
Değerli Basın Mensupları;
1982 anayasasını değiştirmeye yönelik ilk çalışmalar 1987 yılında başlamıştır. Yani 37 yıldan bu yana darbe anayasasından kurtulmak ve sivil bir anayasaya sahip olmak amacıyla pek çok taslak hazırlanmış, makaleler yazılmış, çalıştaylar düzenlenmiş, farklı hükümetler tarafından irade ortaya konulmuşsa da muhtelif nedenlerle mutabakat sağlanamamış ve sadece bazı maddelerde değişiklik yapmakla yetinilmiştir.
1982 Anayasası, 1987 yılından bu yana, 23 seferde tam 184 kez değişmiş, adeta yamalı bohçaya dönmüş, ancak yeni bir anayasa yapılma ihtiyacını ortadan kaldıramamıştır.
Peki neden yeni bir anayasaya ihtiyaç var?
Çünkü darbe anayasası, toplumsal tartışma, müzakere ve halkın sürece katılımı olmaksızın, hazırlanmıştır ve Türkiye’nin toplumsal mutabakatla hayata geçecek sivil bir anayasaya ihtiyacı vardır.
Çünkü 1982 Anayasasının üzerinde hala 12 Eylül darbesinin otoriter ve antidemokratik gölgesi devam etmektedir,
Çünkü , bugüne kadar yapılan değişiklikler sonucunda, dil ve kavram uyumu zayıflamış, kurumsal bütünlüğü kaybolmuştur. Yürürlükteki yasalarla uyumsuz ve çelişkili ifadeler barındırmaktadır. Mesela hala müsteşarlık makamından, ilkokuldan bahsetmektedir.
Dünyada son yıllarda yaşanan hızlı gelişmeler ve yenilikler, yeni ve yenilikçi bir anayasa ihtiyacını zorunlu kılmıştır.
Artık zamanın ruhuna uygun, topluma dinamizm katan, demokratik, özgürlükçü, Türkiye Yüzyılına yakışır, toplum sözleşmesi niteliğinde milli ve egemen bir anayasa yapmak elzemdir.
Sayın Cumhurbaşkanımız bu amaca yönelik olarak, “ Tüm siyasi partilere, tüm sivil topluma, akademi mensuplarına sesleniyorum: en ideal anayasa metnini bulmak için konuşalım, tartışalım, müzakere edelim” çağrısı yapmıştır.
İşte “ Türkiye’nin Sivil Anayasa Yolculuğu “ projemizin çıkış noktası bu çağrıdır.
Zira Hukuki Araştırmalar Derneğimiz, 81 ilde örgütlü yapısı ile, toplumumuzun görüşlerini, hassasiyetlerini, taleplerini ölçme ve sürece katkıda bulunma imkanına sahiptir. Bu gerekçeyle yola çıktık ve Sivil Toplumla İlişkiler Genel Müdürlüğünün destekleriyle huzurunuzdayız.
Şimdi projenin işleyiş prensiplerini özetleyerek konuşmama son vereceğim:
TÜRKİYE’NİN SİVİL ANAYASA YOLCULUĞU PROJESİ NEDİR?
Türkiye’nin Sivil Anayasa Yolculuğu adını verdiğimiz bu projenin amacı , şeffaf ve katılımcı bir süreç tasarlamaktır.
Biliyoruz ki anayasa ancak , toplumun sürece katılımıyla sivilleşebilir. Anayasa, bir toplumun birlikte yaşamak konusundaki temel uzlaşı zeminini, bu yaşamanın koşul ve kurallarına ilişkin tasavvurunu, ortak gelecek tahayyülünü temel alan ve yansıtan bir metin olmak zorundadır. Anayasaya tüm vatandaşların eli değmelidir.
Bu kapsamda sadece hukukçuların değil, ,sivil toplum kuruluşlarından esnaflara, sanayicilerden eğitimcilere, çiftçilerden ilahiyatçılara kadar her meslek grubundan, her bölgeden vatandaşlarımızın görüşlerini, hassasiyetlerini, öneri ve eleştirilerini alarak, proje sonunda elde edeceğimiz çıktıları ilgili kurumlara sunmayı hedefliyoruz .
Bunun için mümkün olan en kapsamlı programlarla sivil toplum , vatandaş ve hukukçuların anayasa gündemiyle buluşmalarını sağlayacağız. Yedi bölgede yapacağımız programlarla , sivil anayasanın ülke sathında istişare edilmesine vesile olacağız. HUDER’in kadim geçmişi, yıllardan bu yana hukuk sistemimize katkısıyla oluşan tecrübesi , yedi bölgeye hakimiyeti ve tüm üyelerimizin özverili çalışması bu projenin sağlıklı bir sonuca ulaşmasını kolaylaştıracaktır.
TYASP NASIL İLERLEYECEK , PROJE AKIŞI NASIL OLACAKTIR ?
Yedi bölgede yapacağımız programlarla ülke genelinde anayasa buluşmaları gerçekleştireceğiz. Karadenizin incisi Samsun , Osmanlı’nın Kadim başkenti Bursa, Anadolu’nun batıya açılan kapısı Eskişehir, Medeniyetler beşiği Bitlis, Ege’nin merkezi İzmir , turizm başkentimiz Antalya ve Güneydoğu Anadolu Bölgesinin öncü şehri Gaziantep’ te yapacağımız anayasa buluşmalarını , Ankara’da yapacağımız final programıyla tamamlayacağız.
Yine diğer illerde bulunan şubelerimizde yapılacak atölye programları ve online yapılacak etkinliklerle de çalışmalarımızı ülke geneline yaymış olacağız. Ulusal ve yerel basın aracılığıyla da projemizin detaylarını ve etkinliklerimizi kamuoyuna duyuracağız. Yapılacak olan programlar sayesinde elde ettiğimiz bu kıymetli verileri proje sonunda yazılı hale getirerek ilgili kurumlara sunacağız.
Proje sürecimizi lisan-ı münasiple ortaya konulan tüm fikirlere ve diyaloğa açık saygılı, ön yargıdan uzak, uzlaştırıcı, rütbe, statü, yetki, yaş veya meslek grubundan kaynaklı ayrımcılık olmaksızın herkese eşit mesafede yürüteceğiz.
Katılımcıların, ister isim bildirerek, ister bildirmeden, ister sözlü isterse yazılı olarak, ister eleştirerek isterse öneride bulunarak ama mutlaka serbestçe kendilerini ifade etmeleri için uygun zemin hazırlayacağız.
Milletimizin olmazsa olmazlarını ve yenilikçi fikirlerini öğreneceğiz. İklim değişikliği, yapay zeka gibi hususların, elektronik katılım hakkı, halkın yasa teklifi verebilmesi sürece etkin katılabilmesi gibi yenilikçi fikirlerin uygulamasına yönelik istişareler gerçekleştireceğiz.
Temel prensiplerimiz ise, gönüllülük, bu aziz ülkenin mensupları olarak ortak geleceğe odaklanma ve zamanın ruhunu yakalayacak bir anayasa çalışmasına katkıda bulunmak olacaktır.
İnanıyoruz ki tüm bu çalışmalar, beklenen niteliklere sahip bir sivil anayasanın toplumsal mutabakat ile hayata geçirilmesine önemli ölçüde katkıda bulunacaktır.
Ben ‘’Türkiye’nin Sivil Anayasa Yolculuğu’’ projemizin tanıtım toplantısına iştirakinizden dolayı sizlere çok teşekkür ediyorum, projeye destek veren Sivil Toplum İlişkileri Genel Müdürlüğü’müze teşekkür ediyorum ve mensubu olmaktan, bugün de başkanlığını yürütmekten onur duyduğu HUDER ailesine mensup tüm meslektaşlarıma teşekkür ediyorum.
Hepinizi saygı ve muhabbetle selamlıyorum…. 14.12.2024
.Av. Hasan OYMAK
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...