Bu aralar yazılarım, gelişmeler ve uygulamalar dolayısı ile Meclis Başkanlığı’nda yoğunlaştı.
Kah, 22. Dönem Başkanı Bülent Arınç’ta yoğunlaştık, kah 23. Dönem ve mevcut Başkan Köksal Toptan’ın uygulamalarını dilimiz döndüğünce sizlerle paylaşmaya çalıştık.
İş Bankası’nın promosyon ödemeleri ve bunun memura yansıtılması ile ilgili gelişmeleri aktardım, Arınç’ın ek binalarla ilgili uygulamalarını anlatmaya, personele bakış açısını ortaya koymaya çalıştım. Toptan’ın verdiği mücadeleleri, karşılaştığı sıkıntıları anlattım.
Bir yazımda da son iki başkanın farkını ortaya koymaya çalıştım.
Şimdi gelelim Meclis’teki Türktime soruşturmasına:
Son iki Meclis Başkanını karşılaştırdığım yazımdan bir memur bilgisayar çıktısı almış. Mesai bitiminde kamuya ait olmayan özel servis aracında bu yazıyı yanındaki arkadaşıya tartışmaya başlamış.
Tesadüf bu ya serviste Meclis Genel Sekreteri’nin çok samimi olduğu ve Maliye Bakanlığı’ndan özel istekle getirdiği sekreteri de varmış. Anlaşılan o ki, memur arkadaşlarının bu yazıyı okuyup değerlendirmeleri Sekreter Hanımın ağırına gitmiş. Yazıyı kapmış ellerinden almış.
Tabii yememiş-içmemiş, sabah ilk iş yazıyı Genel Sekretere takdim etmek olmuş…
Genel Sekreter de çok sinirlenmiş. Aramış memurun birim amirini, “Açın şu kendini bilmez hakkında soruşturma ve ağır ceza verin” demiş. Soruşturma gerekçesini de:
“Türktime’da yayınlanan Yalçın Malgil’in yazısından çıktı aldığı, bu yazıyı mesai saati dışında, arkadaşlarıyla birlikte kiraladıkları özel serviste okumak ve 22. Dönem Başkanı ile 23. Dönem Başkanını alaycı bir uslupla karşılaştırmak’’
Diye özetleyebileceğimiz biçimde açıklamış.
Eee ne diyecekti. TBMM Başkanı Köksal Toptan’ı ve uygulamalarını övmek suç diyemezdi ya…
Birim amiri çaresiz memur hakkında soruşturma açmış. Servis’te kim varsa ifade için tek tek çağırılıp olay hakkında bilgisine başvurulmuş. Bilgisine başvurulan herkes, hakkında soruşturma açılan arkadaşlarının sadece, Türktıme’da yer alan yazıyı okuduğunu ve herhangi bir değerlendirme yapmadığını anlatmış.
Ardından da suçu Türktime’da yayınlanan yazımın çıktısını almak olan gariban memurun sicil dosyası istenmiş. Bakılmış, tertemiz bir dosya ve karara varılmış:
“… ancak sicilinin temiz olduğu görüldüğü için uyarı cezası verilmesi uygun görülmüştür.”
Bunları ben uydurmadım. Hepsi yaşanan trajikomik olaylar.
Güler misin, ağlar mısın?
Başka bir gerçek, bu gelişmeler direk Meclis Başkanını ilgilendirmesine rağmen Sayın Toptan’ın haberi bile yoktur herhalde…
Aslında, Meclis Genel Sekreteri Ali Osman Koca’nın, aldığı mahkumiyet kararı nedeniyle yöneticilik yapması mümkün değil. Yani, bırak genel sekreteri Müdür yardımcısı bile olamaz diye yargı kararı var.
Bir de CHP’nin görevden alınması için Bölge İdare Mahkemesine açılan davası var.
Kulislerde Köksal Toptan’ın Genel Sekreteri görevden almak için bu mahkemenin kararını beklediği öne sürülüyor.
Anlattığım basit bir olay. Daha neler var, neler?
İnşallah iş-işten geçmeden Köksal Bey gereğini yapar…
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...