MHP'Lİ TUĞGENERAL BAŞÖRTÜLÜLERE SAYGI İSTEDİ 

MHP Genel Merkezi önüne siyah çelenk bırakan Türkiye Emekli Subaylar Derneği'ne (TESUD) bir tepkide MHP'nin Adana Milletvekili emekli Tuğgeneral Kürşat Atılgan'dan geldi.

Emekli Tuğgeneral Atılgan, 'MHP'nin TESUD'dan alacağı hiçbir ders yoktur!' dedi. Aksiyon dergisine mülakat veren Atılgan Paşa, derneği eleştirerek askeri tesislerde bile başörtüsünün serbest olduğunu savundu.
Atılgan şöyle konuştu:

“Emekli subaylar adına açıklama yapan arkadaşlarımızın davranışını etik, doğru ve ahlâkî bulmuyorum. Bu bir talihsizliktir. Derneğin bu konudaki provokasyonlardan uzak durmasını beklerdik. Emekli Subaylar Derneği yöneticileri, büyük bir provokasyonun parçası olamazlar.

MHP'nin emekli subaylardan alacağı hiçbir ders yoktur. Eğer MHP, bu ülkenin birliği ve bütünlüğü, cumhuriyet değerlerinin bekçisi olmaktan bir gün vazgeçerse o zaman siyah çelengi hak edebilir.

Emekli subayların siyah çelenk bırakacağı son adres MHP genel merkezidir. Gidip onu, ülkeyi bölmeye çalışan, kan gölüne çeviren, halkının sorunlarını görmezden gelen, cumhuriyet değerlerini koruma adına cumhuriyetimizin içini boşaltanların önüne bıraksınlar.

Getirilen düzenleme ile türban değil, onların da askerî tesisleri girilmesine müsaade ettiği başörtüsü serbest bırakılmaktadır. Halen başörtüsü ile askerî tesisleri girmek mümkünken, türban denilen şekli ile girmek yasaktır.”

SAYGI GÖSTERMEK GEREKİYOR

İnsanların kafasına, kalbine bakarak hangi amaçlarla başörtüsü taktıklarını anlamanın imkansız olduğunu kaydeden Atılgan Paşa, “Siyasi amaçla takan da olabilir, dini amaçla takan da… Ama bunların yüzde 90'ından fazlası inancı gereği taktığını söylüyorsa buna saygı duymak lazım” diye konuştu.

Türkiye'nin laiklikte referans altığı Fransa'daki başörtüsü uygulamasını örnek gösteren Atılgan Paşa, açıklamalarını şöyle sürdürdü:

Laiklik konusunda referans aldığımız ve sosyal yapısı itibarıyla en çok bize benzeyen ülke Fransa. Geçtiğimiz günlerde bir toplantı vesilesiyle gittiğim ABD'de Fransız bir senatör ile aynı konuyu görüştüm. Çünkü başörtüsü konusu 1990'larda orada da çok ciddi tartışma konusuydu. Tehdit değerlendirmesinde Rusya'dan sonra İslam'ı gören bir anlayış gelişiyordu o yıllarda. Senatör, devletin okullarında ortaokul ve lisede yasak; ama üniversitelerin farklı bir yapıya sahip olduğunu söyledi. Dolayısıyla üniversitelerde herhangi bir kısıtlama olmaması yolunda bir çözüm bulduklarını ve bu konuda herhangi bir sıkıntı yaşanmadığını anlattı.

Ne yazık ki Meclis kürsüsünde bile insanlar zaman zaman başörtüsü serbestliği Fransa'da bile yok diyorlar. İnsanlar doğru bilgiye dayanmadan konuşuyorlar. Örnek aldığımız ve sistem olarak hemen hemen aynısı olduğumuz Fransa'da da bu şekildedir. Üniversitelerde kıyafet kısıtlaması yok.