E-posta :
  Şifre :
    ► Üye olmak istiyorum
    ► Şifremi Unuttum

Özgür Özel'den dikkat çeken açıklamalar: Cumhurbaşkanı adayımıza saldırıyorlar 

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, partisinin grup toplantısında açıklamalarda bulundu. Özel, "Ekrem Başkan’a, kendisini geçmişte dört kez yenmiş, yapılacak ilk seçimde aday olursa beşinci kez yeneceğinden emin oldukları cumhurbaşkanı aday adayımıza saldırıyorlar." dedi.

18.03.2025 - 16:10
Özgür Özel den dikkat çeken açıklamalar: Cumhurbaşkanı adayımıza saldırıyorlar

CHP lideri Özgür Özel, partisinin grup toplantısında açıklamalarda bulundu.

Özel'in açıklamalarının satır başları şöyle:

"Çanakkale aynı zamanda Mustafa Kemal Atatürk'ün tarih sahnesine büyük bir askeri deha olarak çıkmasının, yine Anadolu'da, Rumeli'de yaşayan, Türk'üyle Kürt'üyle, Laz'ıyla Çerkez'iyle bu topraklarda yaşayan hepimizin dedelerinin göğüs göğüse çarpıştığı ve bu ülke emperyalistlerin işgaline uğramasın diye can verdikleri, kefensiz olarak toprak altında koyun koyuna yattıkları, bir büyük ayağa kalkışın, bir büyük direnişin ve karşıdaki ne kadar güçlü, elindeki silahlar ne kadar üstün olursa olsun, vatan sevgisinin, ülke sevgisinin ve cesaretin hiçbir silah karşısında aciz içinde olmayacağının dünyaya gösterildiği, tüm Cumhuriyet Halk Partililere ve Türkiye Cumhuriyeti'ni seven herkese de 110 yıl öncesinden vasiyet edildiği bir zaferdir. Günümüz kutlu olsun.

"SURAT ASTAR, UTANMAK YOK!"
AK Partili arkadaşlar da güya kanunlar münhasıran milletvekilleri tarafından çıkarılır, hiç usanmadan, sıkılmadan hele başlarında bir grup başkanları var. Aman Allah’ım! 25 gün önce bakanın dediğini kuruşu kuruşuna getiriyor, surat astar, astar, utanmak yok. Aynı şeyi geçiriyorlar. Şimdi geçen hafta 3.000 lirayı 4.000 lira yapacak. Erdoğan akşam her iyi haber verileceğinde ballandıra ballandıra anlatır.

Daha Meclis’e gelmeden o çok kıymetli kardeşime açıklattılar “4.000 lira olacak” diye. Şimdi komisyondan geçti, Meclis’ten geçecek. Geçen hafta da beceremediler Meclis’i işletmeyi. O 3.000’i 4.000 yapacaklar. Buradan açıkça söylüyoruz: O 3.000 lira 4.000 lira olmasın. O 3.000 lira en az bir asgari ücret, 22.000 lira olsun. Hiç olmazsa bu bayramda emeklilerin boynu bükük kalmasın. Grup Başkan Vekillerimize söylüyorum. 3.000 lirayı bir asgari ücret yapıyorlarsa gece gündüz çalışın, destek verin, geçirin. 3.000 lirayı 4.000 lira yapacaklarsa nasıl böyle biliyorlarsa öyle yapsınlar. Sakın ha sakın “Şuraya yetişecek, buraya yetişecek.” bayram sabahına kadar çalışsınlar, çıkarsınlar. 4.000 lirada biz yokuz kardeşim. 22.400 lira yaparsan biz desteği veriyoruz.

"İMRALI" SÜRECİ
Partimizde tarihsel bir tutarlılık, grubumuzda, üyelerimizde tam bir söylem birlikteliği, doğru bir duruş var. O duruşumuzu asla terk etmiyoruz. Kürt sorununun varlığını kabul ediyoruz. Bunun ancak demokratikleşerek aşılacağını biliyoruz. Bunun için Türklerin de, Kürtlerin de, Lazın da, Çerkezin de büyük bir demokrasi paketiyle bu sorunu açmak için iş birliği, el birliği, gönül birliği yapması gerektiğini düşünüyoruz.

Hiçbir kesimi dışlamadan bu Meclis’i zemin kabul ediyoruz ve bunun üzerinden ilerliyoruz. Bize özellikle iktidarın küçük ortağı bir dönem kendi üzerine ateş toplayarak şimdi de bu süreçle ilgili olur olmaz yere ateş ederek bir algı yönetimi yapmaya, bir tuhaf sorular, bir tuhaf çabalar.

Eskiden “DEM Partisi’ne şunu diyebilir misin? Bunu diyebilir misin?” ya da CHP’ye “DEM Partisi’yle nasıl bayramlaşırsın? Meclis’te nasıl el sıkışırsın? Nasıl ziyaret edersin?” Şimdi oraların çok ötesinde bir ilişki içindeler. Dün o görüntüleri gördük, o fotoğrafları gördük.

Geçmişte dedikleri lafları çıkarıp yüzlerine vursan orada bir siyaset var ama bizim işimiz, dün bizim doğru yaptığımıza hepsi birden gelince, 6,5 milyon oy almış bir partiyi siyasi muhatap kabul etme noktasına gelince tutarsızlıklarını yüzüne vurmak değil, CHP’nin tutarlılığını, haklılığının gururunu yaşamak ve onların geldiği bu noktanın doğru nokta olduğunu, geçmişteki zikzakların, 180 derece dönüşlerin falan da onların külliyatına, arşivine, geçmişine kaldığını bilmek bize yeter ama o da ne? O da ne? Beyler, CHP’ye şunu soruyor: “Önce şunu açıklayacakmış CHP: Terörsüz Türkiye hedefine karşı mısın?” Tövbe estağfurullah.

"HEPİNİZ GELİP CHP'NİN DURDUĞU NOKTAYA GELMİŞSİNİZ!"
Cumhuriyet Halk Partisi terörle arasına mesafe koymada, terör sorunuyla, Kürt sorunu konusunda en tutarlı çizgisini yıllardır korumada herkesin takdirini kazanmış. Hepiniz gelip CHP’nin durduğu noktaya gelmişsiniz. Göreceğiz, devamında o adımları atabilecek misiniz, atamayacak mısınız? Ama durduğumuz yer doğru olmuş, tarih bizi tescillemiş. Adam bize “Terörsüz Türkiye der misin?” Net cevap veriyorum, net. Biz terörsüz bir Türkiye’den yanayız. Terörün durmasından yanayız. Terörsüz Türkiye’nin baş savunucusuyuz ama biz terörün her türlüsüne, şiddetin her türlüsüne karşıyız.

CHP'Lİ BELEDİYELERE OPERASYON
Bu bileği bükemeyenler ellerindeki kamu gücünü kullanarak, adaleti bir sopa olarak kullanarak, yargı tacizleriyle saldırmaya devam ediyorlar. Onlara ilişkin söyleyeceğimi söylemeden, bu görevleri icatlarla, 14 yıl önceki vali talimatı, kaymakam ricasıyla cenaze teslim etmekten terör örgütüne yardım çıkararanların, 12 yıl önce kendileri güvenliği sağlayamayıp DHKP-C diye bir kukla örgütü, bir kukla örgütü belediyelerin başına bela edip belediye başkanlarının bunlara koruma talep ettiği, silah talep ettiği, bu örgüt tarafından tehdit edildiği bir süreci şimdi 12 yıl sonra geriye dönüp o terör örgütüne “yardım” diye, belediye başkanı o dönemin tutuklamak ya da bir belediye başkanını mağdur sıfatına koyup özel kalemini tutuklamak, belediye başkan yardımcılarımızı tutuklamak...

"BUGÜNÜN ZEKERİYA ÖZ'LERİNE SESLENİYORUM"
Bugün, bugünün Zekeriya Öz’lerine söylüyorum: Bu yaptıklarınızı Zekeriya Öz yapardı. Sonra sınırdan sıçan gibi kaçtı. Ne durumdasınız görüyor musunuz?

Gece yatağa başını koyarken “Huzurluyum, doğrusunu yapıyorum, adalet arıyorum.” diyen bir tane hâkim ve savcıya sözüm yok ama “Ben talimat alıyorum, görevimin gereğini yapıyorum.” deyip siyasete alet olanlara diyorum ki: Bu yaptıklarınız eninde sonunda hem Türkiye’de serbest mahkemelerde gerçekten hesap vereceğiniz günlerde hem de mahşerde yakasını bırakmayacak. Kul hakkı yiyorsunuz, bunun bedelini ödeyeceksiniz.

Şimdi tabii büyükşehire, ilçeye, İBB’ye var ya, aynı ölçekte birer hatırlatma yapayım. O çok çalışkan, o umreye gidişini bile erteleyip bu işlere dört koldan sarılana hatırlatıyorum: Bayrampaşa Belediyesi, 2021, yangın koruma malzemelerinin bakımı, onarımı. 1,6 milyon liralık ihale, pardon ?1,6 milyonluk Kamu İhale Kanunu’nun istisna hükümleriyle yapılan alım. İhale mihale yok, 1,6 milyon ödeniyor. Belediye inceleniyor, bakıyoruz ve şu görünüyor: Şirketin adresi belediyenin Türk İslam Sanatları Merkezi’nin adresi. Allah Allah! Şirket niye belediyede olsun? Araştırmaya çıkılıyor, bakılıyor. Böyle bir şirketin olmadığı, tamamen paravan olduğu, kestiği faturaların da naylon fatura olduğu, belediyenin almadığı hizmeti kendi bünyesinde kurulmuş gibi gösterilen şirketten kesilen ama ortada şirketin olmadığı naylon faturaya ödediği anlaşılıyor. 1,6 milyon o günün parasıyla para belediyeden olmayan şirkete ödenmiş, buhar olmuş.

Bu dosya Aralık 2024’te kaymakamlığa, İstanbul Cumhuriyet Savcılığı’na, İstanbul İl Ticaret Müdürlüğü’ne teslim edildi. Aralık 2024’ten bugüne kadar İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı’nın ne işlerle meşgul olduğunu siz görüyorsunuz. Peki bu işle niye meşgul olmuyorsun? Niye bu dosyanın kapağını açmıyorsun? O günün Bayrampaşa Belediye Başkanı’nı neden sorguya çağırmıyorsun? Sabahın dördünde evinde arama yapmıyorsun? Etrafındaki herkesi dört gün tutup neden tutuklama talebiyle sevk etmiyorsun? Görevse görev, belediyeyse belediye. Bir tarafta kanıt yok, uydurma deliller, delil olmuyor sonra iddianameye girmiyor, sadece servis ediliyor. Hiçbir şey bulamayınca gizli tanık, gizlidir, ne dediğini bilemezsin, okuyamazsın, göremezsin. Burada bu kadar açık bir ihlal var, sayfasını kıpırdatmıyorsun. Haftaya yine soracağım Bayrampaşa’yı. Peki Balıkesir Büyükşehir, yalnızca seçimden üç ay önce anket ihalesi açıyor. Biz de açtık, 18 firma başvurdu. 12’si şartname aldı, sekiziyle çalıştık. Tek firma başvurmuş ve yaptırdıkları memnuniyet anketi için 104 milyon lira ödemişler güya. Aynı şirketin bir yıl önce ölçeklendirdiğinde verdiği teklif 3,5 milyon lira.

"BİZ KAZANACAĞIZ ONLAR KAYBEDECEK HAZMEDEMİYORLAR"
Eğilmedik, yenilmedik, teslim olmadık, meydan okuduk. “Ayağa kalkın” dedik. “Hep birlikte bu hukuksuzluğa direneceğiz” 28 Ocak’ta bu kürsüden cumhurbaşkanı adayımızı ön seçimle belirleme kararını anlattık. 10 Şubat’ta kurultayımız hakkında, 11 Şubat’ta CHP’li belediyelere “kent uzlaşı” operasyonuyla iki dava daha açtılar.

Ekrem Başkan 21 Şubat’ta ön seçime başvuru yaptı. 22 Şubat’ta diplomasına dava açtılar. 27 Şubat’ta Beykoz Belediye Başkanımız Alaattin Köseler’e, 3 Mart’ta İstanbul İl Başkanımız Özgür Çelik’e, 4 Mart’ta İstanbul İl Kongremize dava açtılar. İstanbul il binasının binasına dava var, kongreye dava var, il başkanına dava var. Kapısında Şanslı diye kedimiz var, Şanslı hariç hepimizle birden uğraşıyorlar. Tek dertleri var: Biz kazanacağız, onlar kaybedecek, bunu hazmedemiyorlar.

10 Mart’ta Ekrem Başkan’ın çevresinin mal varlıklarına el koymalar, 12 Mart’ta, biraz önce anlattım, Ataşehir, Şişli, Sarıyer, Maltepe belediyelerinin 10 yıl önce, 12 yıl öncesine DHKP-C bilmem ne safsatasıyla saldırma. Biz, geçmişte görev yapsın, bugün burada görev yapsın, bütün arkadaşlarımızı, kimiyle yollarımız ayrılmış bile olsa, karşımızda aday olmuş bile olsalar, o günkü CHP bayrağını ellerinde tutuyorlardı. Biz bu arkadaşlarımızın kendilerine de, ailelerine de tüm örgütümüz olarak sonuna kadar sahip çıkıyoruz. Cumhuriyet Halk Partisi çıkar ilişkisi partisi değildir. Cumhuriyet Halk Partisi, cumhuriyet fikrinin partisidir. Demokrasi fikrinin partisidir. Hukukun üstünlüğü fikrinin partisidir. Bunların hepsini bu topraklara taşıyan Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün partisidir.

"VALLAHİ BUNLARIN YAPTIKLARININ ALMANCA'YA İNGİLİZCE'YE TERCÜMESİ YOK"
Şimdi gelmişler, bir yandan altı farklı davayla Ekrem Başkan’a siyasi yasak getirmeye çalışıyorlar. Avrupalılar duyuyor, inanamıyorlar. Bir de “Diploma diploma neymiş o?” diyorlar. Vallahi Almanca’ya, İngilizce’ye tercümesi yok bunların burada yaptıklarının."

Ekrem Başkan’a daha önce “Elini arkana bağlayarak yürüdün” diye soruşturma açmışlardı. Daha beteri, 35 yıl önce üniversiteden aldığı diplomaya dava açtılar ve şimdi eli kulağında, yarın umuduyla bekliyorlar ki, bekliyorlar ki o diploma iptal edilsin.

Bakın, elimde İstanbul Üniversitesi Rektörlüğü’nün Ekrem Başkan’ı çağırdığı gazete ilanı var. Ekrem Başkan’ı çağırdığı, sırf o mu? Bir yıl önce 50 kişi, o sene onunla bir 50 kişi, sonrasında bir 40 kişi. İlan veriyor İstanbul Üniversitesi Rektörlüğü’nden. Diyor ki: “90-91 eğitim yılında yatay geçiş yoluyla öğrenci kabul edeceğiz. 14 Eylül 1990 Cuma gününe kadar bize başvurun.” Ekrem Başkan gazete ilanını görüyor, geçen yıl kendi okulundan kabul edilenleri de biliyor ve oraya başvuruyor. Bakın, başvuru yaparken gerekli belgeler var: 1 2 3 4. Diyorlar ya “Yazı Türkiye’ye aitti. Türkiye’deki üniversiteler içindi.” Diyor ki dört, “Yurt dışından yapılan başvurularda” diyorlar ki:

"BEŞİNCİ KEZ YENECEĞİNDEN EMİN OLDUKLARI EKREM BAŞKAN'A SALDIRIYORLAR"
Bir iktidar ne zaman sertleşir? İktidar kendini güçsüz hissederse sertleşir. Siz hiç dünyada güçlü ülkelerin seçimler yaklaşırken cumhurbaşkanı adaylarını ya da başbakan adaylarını ortadan kaldırmak için onlara dava açtıklarını, 35 yıl öncesinin diplomalarına saldırdıklarını, kumpaslardan medet umduklarını, altı ay itiraz süresi olan kongrelere neredeyse yenisi yapılacakken saldırarak siyasi rakiplerini, anketlerde kendilerinden dört puan, beş puan öne geçmiş Türkiye’nin birinci partisini karıştırmaya çalıştıkları gibi yaptıklarını hiç gördünüz mü? İktidar kendini güçsüz hissederse saldırganlaşır, kendinden emin iktidarlar böyle şeylere tenezzül etmezler ama devleti idare eden bu iktidar yoksuluna bakamıyor, işsizine iş bulamıyor, enflasyonu düşüremiyor, kadınını, çocuğunu koruyamıyor. Yeni doğmuş bebekleri para için katlediliyor, seyrediyor, sorumluları cezalandıramıyor. Uyuşturucu çeteleri, mafyalar sokaklarda kol geziyor. Bu beceriksiz iktidar eliyle devlet kurulduğu günden beri en büyük aciziyetini yaşıyor. Bunlar buna karşı bana saldırıyorlar, sana saldırıyorlar, partiye saldırıyorlar. Ekrem Başkan’a, kendisini geçmişte dört kez yenmiş, yapılacak ilk seçimde aday olursa beşinci kez yeneceğinden emin oldukları cumhurbaşkanı aday adayımıza saldırıyorlar.

Biz bugüne kadar bunlara teslim olmadık. Birliğimizi, beraberliğimizi bozmadık. Dışarıdan gelen saldırılara direndik, içeride yapılan yanlışlara kan kustuk, kızılcık şerbeti içtik dedik. Buradan partimin eski yeni bütün yöneticilerini, eski yeni bütün milletvekillerini, eski yeni tüm üyelerini kucaklarken, Cumhuriyet Halk Partisi’nde normal yollardan, legal yollardan partiyi ele alamayacak bir meczup odağın adliye koridorlarında birtakım meczuplarla, yalancılarla, birtakım sahtekarlarla, birtakım tuhaf uygulamalarla, iftiralarla aradıkları iktidarı onlara bu partinin asla ve asla teslim etmeyeceğini bilsinler. 

"BU PARTİ SENİ O KOLTUKTA OTURMAYI BIRAK, TÜKÜRÜKLE BOĞAR!"
Cumhuriyet Halk Partisi, Türkiye’de iktidarı sandıkta arar. Kendi içindeki iktidar da mahallelerden başlayan sandıklarla, böyle saatin vidasından gelerek mahalleden, ilçeden, ilden ta kurultaya kadar gelinir. Öyle kayyum eliyle, bilmem neyle Atatürk’ün kurduğu partiye gelip oturacaksın. Bu parti seni o koltukta oturmayı bırak, tükürükle boğar, tükürükle boğar.

Birtakım meczupların, repütasyonları, ilişkileriyle CHP’ye soruşturma açanların niyeti şudur, aynı MHP’nin başına geldiği gibi. MHP’de kongreyle yönetim değişecekken birileri yönetimi alacakları saf dışı bırakmak için, MHP’nin kongresini iptal ettirmek için AK Parti’ye gittiler ya, burada Cumhuriyet Halk Partisi’nin yönetimi varıp da AK Parti’den parti içi rekabet için merhamet dilenmeyeceğine göre, diyorlar ki: “Bu kayyum eliyle oraya birilerini koyarsak bugün nasıl o gün bize ip atan MHP bugün en büyük destekçimiz olmuştur, bu yeni yönetim eliyle Türkiye’nin ana muhalefetini bize muhalefet etmeyecek, bize seçim kaybettirmeyecek, kendisi seçim kazanmayacak, bizi iktidarda tutacak bir aparata dönüşebilir.”

YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.
Üye girişi yapmadınız. Misafir olarak yorum ekleyebilirsiniz. Üye olmak için tıklayın.
  Yorumcuların dikkatine…

İmlası çok bozuk,
Büyük harfle yazılan,
Habere değil yorumculara yönelik,
Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan,
Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren,
Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen,

yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR.

Bu haber henüz yorumlanmamış...

KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
3 vekilin dokunulmazlık fezlekeleri TBMM'de
DEM Parti milletvekilleri George Aslan, Ömer Faruk Gergerlioğlu ve Gülcan ...
Ümit Özdağ davasında gelişme
Zafer Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Ümit Özdağ'ın, tutukluluğunun devamına karar verildi.
Erdoğan'dan Gazze diplomasisi! İletişim Başkanlığı paylaştı: Dünyaya çağrı!
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Finlandiya Cumhurbaşkanı Alexander ...
 
Bakan Fidan'dan kritik temas
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri ...
Babacan'dan Gazze çağrısı
DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Almanya'nın başkenti Berlin’de ...
DEM Parti'den İmralı başvurusu
DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, DEM Parti'nin yeni İmralı ...
 
Erdoğan'dan Çanakkale Zaferi mesajı
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale ...
Bakan Tunç'tan genel af sorusuna yanıt: Gündemde yok!
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan'ın cezaevi ...
Dışişleri'nden Gazze tepkisi
Ateşkesi ihlal eden İsrail ordusu, hava saldırılarında en az 300 sivili ...
 
SOSYAL MEDYADA TAKİP ET
FACEBOOK'TA TURKTIME
TWITTER'DA TURKTIME
 
KATEGORİLER
FOTO GALERİ
VİDEO GALERİ
ETİKETLER
  •KÜNYE
  •İLETİŞİM
  •REKLAM
 
 
  •Güncel
  •Siyaset
  •Dünya
  •Medya
  •Magazin
  •Spor
  •Kültür
  •Sağlık
  •Ekonomi
  •Dünya
  •Spor
  •Kültür
  •Ekonomi
  •Sağlık
  •Medya
  •Siyaset
  •Güncel
  •Dünya
  •Spor
  •Kültür
  •Ekonomi
  •Sağlık
  •Medya
  •Siyaset
  •Güncel
  •Aktüel
beşiktaş
borsa istanbul
Club Brugge
Gurbangulı Berdimuhamedov
Sosyal Medya
işte benim stilim
İtalya
Anayasa
Yemen