Bu ilginç tespitler Star gazetesinden Oğuz Karamuk'a ait. Dünya FED'in sıfırladığı faiz oranlarını konuşuyor. Piyasalar kapitalizm, adil düazen ve sosyalizm karışımı bir düzene mi gidiyor? Şimdi tartışılan konu bu. Karamuk'un Amerika'da yaşanan son gelişmeleri ele aldığı analizi şöyle:
Başlık kışkırtıcı gelebilir, ama içinde bulunduğumuz durum da çok normal sayılmaz. ABD Merkez Bankası (FED) önceki akşam aldığı bir kararla dünya piyasalarına yön veren kısa vadeli faiz oranlarını resmi olarak sıfırladı. ABD’de kısa vadeli faiz oranları yüzde 0-0.25 aralığına çekildi. FED belki de resmi olarak ‘Faiz sıfır’dır diyemediği için bir sistem değişikliğine gitti. Ve daha önceki uygulamalarının aksine tek bir faiz oranı vermek yerine gösterge faiz oranlarını alt sınırı sıfır olan bir bant sistemine soktu. Böylece modern kapitalizmin daha önce hiç görmediği bir döneme girildi. Burada Japonya’nın 1990’da girdiği krizin ardından faizi sıfıra düşürdüğü söylenebilir. Ancak Japonya’da Merkez Bankası hiçbir zaman faizi sıfıra düşürmedi. En düşük oran yüzde 0.15 oldu. Bu da FED’in önceki günkü kararını benzersiz kılıyor.
ÜSTE PARA ÖDEDİLER
FED’İN kararı piyasalar açısından pratikte çok önemli değişiklik yapacak bir eylem değil. Zaten son bir aydır ABD’de kısa vadeli faiz oranları ortalaması yüzde 0.2’de seyrediyordu. Hatta geçen hafta üç aylık bonoların faiz oranı yüzde 0.01’e kadar indi ve getiri eğrisi terse döndü. Bu bonolardan alan yatırımcılar faiz getirisi elde etmek yerine bir miktar faiz ödemek zorunda kaldı. FED’in son kararının ardından dün itibariyle ABD’de kısa vadeli dolar faiz oranları yüzde 0.15 ortalamayla işlem gördü. Yani aslında FED önceki akşam attığı adımla pratikte olan bir durumu resmiyete döktü. Burada bankalar dahil yatırımcılara verilmek istenilen mesaj: ‘Paranızı artık orta vadede kár getirecek işlere yatırmaya başlayın, reel sektöre akıtın. Faizden size gelir yok.’
FAİZSİZ SİSTEME DOĞRU
FED’İN son kararı ve bu noktaya gelinceye kadar atılan bir dizi adım bize yıllar önce Necmettin Erbakan’ın bahsettiği ‘Adil Düzen ekonomisi’nin temel unsurlarını hatırlatır hale geldi. Örneğin Adil Düzen ekonomisinde de şimdi ABD ekonomisinde olduğu gibi faizsiz bir sistemden bahsediliyordu. Diğer taraftan Erbakan’ın açıklamalarıyla dile getirilen Milli Görüş’ün ekonomi anlayışı piyasa kapitalizmine karşı bir modellemeyi savunuyordu. Gelinen noktada ABD’nin de bir farkı yok. ABD’de sadece son altı ay içinde bilinen tüm büyük bankalara devlet ortak oldu. Şimdi sanayi şirketlerine ortak olması tartışılıyor.
Diğer taraftan sıradan ABD vatandaşlarının oturduğu konutların finansörü Freddie Mac ve Fannie Mae de devlet malı oldu. Bu iki şirket de şu anda borçlulara bir Adil Düzen şefkatiyle yaklaşıyor. Mortgage taksidini ödeyemeyenlere kolaylık sağlıyor vb. Ayrıca kısa süre önce FED 800 milyar dolarlık yeni bir paket açıklayarak öğrenci kredileri, kredi kartları ve tüketici kredilerine kadar her alanda yeni bir kurtarma planını harekete geçirdiğini duyurdu. Sonuç olarak sistem ne deve ne kuş! Herkes kendince biraz kapitalizm, biraz sosyalizm, biraz da Adil Düzen bulabilir.