E-posta :
  Şifre :
    ► Üye olmak istiyorum
    ► Şifremi Unuttum

TANKLAR HÜRRİYET İÇİN 2.KEZ YÜRÜMÜŞ 

28 Şubat denilince akıllara Sincan’da yürütülen tanklar gelir. 4 Şubat'ta, Çevik Bir'in emriyle yürtülen tanklar, meğer gazeteler arasında savaş çıkarmış. Peki ama neden?

11.01.2008 - 10:34
TANKLAR HÜRRİYET İÇİN 2.KEZ YÜRÜMÜŞ

Şamil Tayyar'ın köşe yazısı

Sincan’da tankların yürüdüğü o sabah Sabah Gazetesi’nin eski patronu Dinç Bilgin’in Yeni Şafak’ta dün yayınlanan röportajında dikkatimi çeken bir nokta vardı. ‘Sincan’da tankların yürümesinden sonraki o Sabah, benim hiç sevmediğim Sabah’tı’ diyerek özeleştiri yapıyordu.

Bu cümle, Yeni Şafak’ta ‘28 Şubat Sabahı Çok Utandım’ manşetiyle verildi.

Manşette teknik bir hata var. Bilgin’in sevmediği sabah, Sincan’da tankların yürütüldüğü sabahtır, o sabah da ‘28 Şubat’ değil ‘4 Şubat’ sabahıdır.

Çünkü, tanklar 4 Şubat sabahı Sincan sokaklarında dolaştırıldı. 28 Şubat’ta ise Milli Güvenlik Kurulu toplanmış, o meşhur 18 maddelik 406 sayılı karar alınmış ve Refahyol hükümetine dikte ettirilmiştir.

Kuşkusuz, bu teknik hata, keyifli röportaja gölge düşürmez.

Önceden haber verdiler

Laf açılmışken, biraz o sabahtan söz edelim.

Sincan’da tankları ilk olarak görüntüleyen Sabah’ın adliye muhabiri Cemal Doğan’dı. Emniyet muhabiri Kamil Elibol da yanındaydı. O tarihte ben de Sabah’ta başbakanlık muhabiriydim.

Cemal ve Kamil, habercilik refleksiyle Sincan’a giderek o ana tanıklık yaptıklarını söylüyorlar ama ben aynı kanaatte değilim. Görevle gittiler. O günkü yöneticilerimiz, 3 Şubat günü bu görevlendirme sonrası, ‘Sincan’da önemli gelişmeler olacak, özellikle askeri araçlara dikkat edin’ diyorlardı.

Öyle ki, parlamento muhabiri arkadaşımız Mehmet Çetingüleç de ekibe dahil edildi. Çetingüleç, ‘İki polis muhabirini gönderiyorsunuz benim orada ne işim var’ diyerek görevlendirmeye itiraz etti ama kimseyi ikna edemedi.

Şu tarihi notu düşmek istiyorum: Sincan’da tankların yürütüleceği bilgisi, belli bir merkezden bazı gazetelere önceden haber verildi. Bunlardan biri Sabah, diğeri Hürriyet’tir.

Hürriyet’in foto muhabiri Oktay Çilesiz de o gece Sincan’daydı. Tankları görüntülemiş ancak iddiaya göre pek haber değeri görmediği için (veya başka bir sebeple) servise koymamıştı. Hürriyet, o foto muhabirini işten çıkartarak cezalandırdı.

Kamil kalk manşet yürüyor

Bir çok gazetenin muhabiri gece yorgun düşüp Ankara’ya dönerken sadece Sabah muhabirleri Cemal Doğan ile Kamil Elibol Sincan’da kaldı. Gazetenin kendileri için tahsis ettiği otomobilde gecelediler.

4 Şubat sabahı saat 08.00 sularında tank paletlerinin gürültüsü, Sincan sokaklarında duyulmaya başladı. Sabah’ın aracı da bu gürültüden sallanmaya başlayınca yerinden fırlayan Cemal, hemen fotoğraf makinesine sarıldı.

Diğer taraftan Kamil’i uyandırmaya çalıştı. Tankların giderek kendilerine yaklaştığını gören Cemal, uyanmakta güçlük çeken Kamil’i şu sözle ikna etmeye çalıştı: ‘Kamil kalk, manşet yürüyor.’

Kamil kalktı ama fotoğraf makinesi soğuktan donmuştu. Cemal, Sincan’da dolaşan tankları ayrılana kadar görüntüledi.

Tankları iki kez yürüttüler

Bu arada ilginç bir gelişme yaşandı. Tank görüntülerinin Sabah tarafından çekildiği duyulunca, başta Hürriyet olmak üzere çok sayıda gazete o fotoğrafların peşine düştü. Ama Sabah, fotoğrafları vermedi.

Bunun üzerine bazı gazetelerin üst düzey yöneticileri, Genelkurmay’ı arayarak tankların Sincan’da ikinci kez yürütülmesini sağladılar.

Aynı gün saat 16.00 sularında tanklar ikinci kez Sincan sokaklarında tur attılar. Böylece, tank yarışında geride kalan medyamız muradına erdi.

Fakat buna en çok bozulan ilk fotoğrafları çeken Cemal Doğan’dı. Tanklar ikinci kez yürütülürken bir komutana yanaşıp sordu: ‘Komutanım ne oldu?’ Komutan: ‘Tankları bakıma götürüyoruz.’

Cemal yeniden devreye girdi: ‘O zaman niye ters istikamete gidiyorsunuz?’ Komutanın şu sözü tarihe geçecek nitelikteydi: ‘Ne sorup duruyorsun? Sizin büyük başlarınız aramış. Döndük geldik.’

Demirel’i de kandırdılar

4 Şubat günü Çankaya da hareketliydi. Başbakan Yardımcısı Tansu Çiller, Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’i ziyarete gitmişti. Tankların ikinci kez Sincan’da yürütüldüğü sırada baş başa görüşüyorlardı.

Özel kalem müdürü, ‘acil’ olduğunu düşünerek görüşmenin ortasında Demirel’e bir not iletti. Demirel, bu notu okudu ama Çiller’e bir şey söylemedi.

Çiller, Köşk’ten ayrılırken tanklardan haberdar oldu. Dönüp yeniden Demirel’e gitti, Sincan’daki tanklardan söz etti. Demirel, ‘Önemli bir şey yok. Konuyu biliyorum’ diyerek Çiller’i sakinleştirmeye çalıştı.

Çiller, ‘Çok acil, Sincan’da tanklar yürümüş, bu meseleyi konuşmamız lazım’ dese de Demirel, dinleme niyetinde değildi: ‘Sen git, Genelkurmay’ı arar konuşurum.’

Sonra Demirel, Genelkurmay Başkanı Orgeneral İsmail Hakkı Karadayı’yı aradı. Kendisine verilen cevap şuydu: ‘Olağanüstü bir durum yok. Tanklar bir yerden bir yere geçiyormuş.’

Karadayı’yı da Bir mi yanılttı?

Ancak, Karadayı Paşa’nın da olaydan sonradan haberdar olduğu iddiası var. Bilal Çetin’in Vatan Gazetesi’nde yayınlanan 28 Şubat’la ilgili dizi yazıdaki şu iddia, çok önemli.

Karadayı, tankların Sincan’da yürütüldüğünü öğrenince Genelkurmay 2. Başkanı Orgeneral Çevik Bir’i çağırıp soruyor: ‘Bu emri kim verdi? Benim neden haberim yok?’

Bir ‘Ben’ deyince Karadayı, iyice sinirleniyor: ‘Durum çok nazik. Keşke yapmasaydın.’ Bir de öfkeleniyor, Karadayı’nın yakasına yapışıyor: ‘Komutanım Türkiye elden gidiyor, siz ne diyorsunuz? Demirel de bizi uyutuyor. İrticaya karşı seyirci mi kalacaksınız?’

Çevik Paşa, odasına döndüğünde ‘Ben bittim’ diyor. Adli Müşavir Tuğgeneral Erdal Şenel’e ‘Herhalde artık beni tutuklarsınız’ diye takılıyor.

Daha sonra Genelkurmay Genel Sekreteri Özkasnak’ın önerisi üzerine Karadayı’nın odasına yeniden gidip özür dileyen Bir, olayın büyümesini önlüyor.

4 Şubat’ın kısa özeti böyle.

(Star)

YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.
Üye girişi yapmadınız. Misafir olarak yorum ekleyebilirsiniz. Üye olmak için tıklayın.
  Yorumcuların dikkatine…

İmlası çok bozuk,
Büyük harfle yazılan,
Habere değil yorumculara yönelik,
Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan,
Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren,
Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen,

yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR.

Bu haber henüz yorumlanmamış...

KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
Türköne Konuşuyor: Eşimle Aram Kötü Olursa, Ak Parti'ye Muhalefet Ediyorum… MİT İşe Yaramaz, İlhan Selçuk Faşist, Çatlı Arkadaşımdı... Türkeş Bana Komünist Derdi…
Zaman’dan başka gazetede yazmam… Çok yakında medya savaşı çıkacak… Milliyetçilik ...
Cem Uzan Turktime'a Konuştu: Beni Kesebilirsin, Öldüerbilirsin ama Bana İnananlara İhanet Ettiremezsin!!!
Genç Parti Genel Başkanı Cem Uzan Türk Basınında evinin kapılarını ilk ...
MENDERES TURKTİME'A KONUŞTU! : “AĞAR, DEMOKRASİNİN YANINDAN BİLE GEÇMEMİŞTİR!”
Sağ siyasetin patent sahibi ve DP’nin biyolojik ve siyasi varisi Aydın ...
 
BAŞÖRTÜSÜ ÖZ DEĞİL, SEMBOLDÜR!
(TURKTİME-ERSİN TOKGÖZ) 5 bini aşkın üyesi ile Türkiye’nin ...
Emin Çölaşan Turktime'a Konuştu
(ÖZEL-TURKTİME) Türk basının usta kalemi, Hürriyet Gazetesi yazarı Emin ...
VEKİLLERİN ABD SEVGİSİ
ABD’ye tezkereyi ret ederek tarihi bir ders veren TBMM’de ilginç değişim. ...
 
SİLAHSIZLANMA KARŞITLIĞINDA AK PARTİ-MHP-DTP EL ELE!
AKP, MHP ve DTP milletvekilleri, önceki gece TBMM Genel Kurulu’nda silahsızlanma ...
KORU'DAN TURGUT'A BOL GÖNDERMELİ CEVAP!
İki gündür Akşam Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Serdar Turgut'un köşesinde ...
KÜRTLER İÇİN TÜRKİYE'Yİ FEDA EDİYORSAK APTALIZ
İsrail Büyükelçisi Gabi Levi, "Türkiye ile stratejik ilişkilerimizi Kuzey ...
 
SOSYAL MEDYADA TAKİP ET
FACEBOOK'TA TURKTIME
TWITTER'DA TURKTIME
 
KATEGORİLER
FOTO GALERİ
VİDEO GALERİ
ETİKETLER
  •KÜNYE
  •İLETİŞİM
  •REKLAM
 
 
  •Güncel
  •Siyaset
  •Dünya
  •Medya
  •Magazin
  •Spor
  •Kültür
  •Sağlık
  •Ekonomi
  •Dünya
  •Spor
  •Kültür
  •Ekonomi
  •Sağlık
  •Medya
  •Siyaset
  •Güncel
  •Dünya
  •Spor
  •Kültür
  •Ekonomi
  •Sağlık
  •Medya
  •Siyaset
  •Güncel
  •Aktüel
Almanya
konuk oyuncu
Murat Yıldırım
Emre Belözoğlu
yargıtay
deprem
efsun
Hugh Jackman
Lise