Londra merkezli örgütün yayımladığı "Otomatik Apartheid" başlıklı raporda, "Red Wolf" olarak bilinen sistemin, İsrail hükümetinin Filistinliler üzerindeki kontrolünü yerleşik kılan ve apartheid rejimini sürdürmeye yarayan, günden güne genişleyen gözetim ağının bir parçası olduğunun belgelendiği belirtildi.
Sistemin, işgal altındaki Batı Şeria’da El Halil merkezindeki askeri kontrol noktalarında konuşlandırılarak, Filistinlilerin yüzlerini taramak ve onayları olmadan halihazırdaki geniş gözetim veri tabanına eklemek için kullanıldığı kaydedilen raporda, şu ifadeler kullanıldı:
"Uluslararası Af Örgütü, aynı zamanda İsrail'in yüz tanıma teknolojisinin Filistinlilere karşı kullanımını, özellikle protestoların ardından işgal altındaki Doğu Kudüs’te ve yasa dışı yerleşimlerin etrafındaki bölgelerde nasıl artırdığını da belgeledi. El Halil'de ve işgal altındaki Doğu Kudüs'te Filistinlileri neredeyse aralıksız olarak gözlem altında tutmak için kullanılan yüz tanıma teknolojisi, kapalı devre televizyon sistemi (CCTV) kameralarından oluşan karmaşık bir ağı destekliyor. 'Otomatik Apartheid', bu gözetim sisteminin nasıl, stratejik bölgelerde Filistinlilerin varlığını en düşük seviyeye indirmek isteyen İsrailli yetkililerin Filistinliler için düşmanca ve baskıcı bir ortam oluşturmayı amaçlayan kasti girişiminin bir parçası olduğunu gösteriyor."
Açıklamada, İsrailli yetkililerinin, Red Wolf yüz tanıma sistemini, Filistinlileri takip etmek ve dolaşım özgürlükleri üzerindeki aşırı sert kısıtlamaları otomatik hale getirmek için kullandığının altı çizildi.
Örgüt, açıklamasında, İsrailli yetkililere, Filistinlilere yönelik kitlesel ve planlı gözetime son verme ve işgal altındaki Filistin toprakları genelinde Filistinlilerin dolaşım özgürlüğüne getirilen keyfi kısıtlamaları kaldırması çağrısında bulundu.
Açıklamada, raporun, sınırları içinde İsrail yerleşimleri bulunan El Halil ve Doğu Kudüs'e odaklandığı, 2022'deki saha araştırması sırasında bu bölgede yaşayan Filistinlilerle yapılan görüşmeler, açık kaynaklı içeriklerin incelenmesi ve İsrail ordusunda görev yapan veya geçmişte yapmış olan personelin tanıklıklarını içeren kanıtlara dayandığı kaydedildi.
FİLİSTİNLİLER ŞİMDİ BİR DE KENDİMAHALLERİNE GİRMEKTEN ALIKONULMARİSKİYLE MÜCADELE EDİYOR
Örgütün Genel Sekreteri Agnes Callamard da konuya ilişkin açıklamasında, işgal altındaki Doğu Kudüs ve El Halil'de yaşayan Filistinlilerin kendilerine, her yere konuşlandırılan gözetim kameralarının nasıl mahremiyetlerini ihlal ettiğini, aktivizmi bastırdığını, sosyal hayata zarar verdiğini anlattığını aktardı.
Callamard, şu ifadeleri kullandı:
"Filistinliler devamlı aşırı fiziksel kaba kuvvet ve keyfi alıkonulma tehdidine ek olarak şimdi bir de bir algoritmayla takip edilme veya ayrımcı gözetim veri tabanlarında saklanan bilgiler yüzünden kendi mahallelerine girmekten alıkonulma riskiyle mücadele ediyor. Bu durum, yüz tanıma teknolojisinin gözetim amacıyla kullanıldığında neden insan haklarıyla bağdaşmadığını gösteren son örnek."
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...