Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Uluslararası Uzay İstasyonu'nda (UUİ) 14 günlük bilim görevine başlayan Türkiye'nin ilk astronotu Alper Gezeravcı'yla konuştu.
Gezeravcı, konuşmasını Türk bayrağı önünde gerçekleştirdi.
Türkiye'nin ilk insanlı uzay misyonu, Milli Uzay Programı’nın ilk ayağını oluşturuyor.
<blockquote class="twitter-tweet"><p lang="tr" dir="ltr">Uluslararası Uzay İstasyonu'ndaki İlk Türk Astronotumuz Alper Gezeravcı ile Canlı Bağlantı ?????? <a href="https://t.co/WiAWOKRuhL">https://t.co/WiAWOKRuhL</a></p>— Recep Tayyip Erdoğan (@RTErdogan) <a href="https://twitter.com/RTErdogan/status/1749401940851843522?ref_src=twsrc%5Etfw">January 22, 2024</a></blockquote> <script async src="https://platform.twitter.com/widgets.js" charset="utf-8"></script>
"ARTIK YENİ BİR DÖNEMİN KAPISINI ARALADIK"
Erdoğan, söz konusu bağlantıda şu ifadeleri kullandı:
"Milli Uzay Programımız kapsamında gerçekleştirdiğin bu kritik görevle çocuklarımız ve gençlerimiz başta olmak üzere tüm milletimize ilham kaynağı oldun. Senin seyahatinle birlikte uzay çalışmalarında da artık yeni bir dönemin kapısını araladık. Orada bulunmandan kıvanç duyuyoruz.
Türk Hava Kuvvetlerimizin yetiştirdiği bir pilot olarak bu görev için en uygun aday sendin. Fakat bu kez pilot olarak çıktığın irtifadan çok daha öteye geçtin. Eminim zorlu bir yolculuk tecrübesi yaşadın.
Dünya'dan yaklaşık 400 kilometre uzaklıkta, yer çekimsiz ortamdasın.
İnsanlı ilk uzay misyonumuzun bir bilim misyonu olması, bizim için çok değerli. Böylelikle bilim literatürüne önemli katkılar sağlayacak çalışmalara Türk bilim insanları imza atmış olacak.
"YENİ TEKNOLOJİLERE ÖNCÜLÜK ETMEYİ AMAÇLIYORUZ"
Fizikten kimyaya, biyolojiden malzeme bilimine orada çok farklı alanlarda gerçekleştireceğin deneylerin başarıyla tamamlanmasını ümit ediyorum.
Alper, orada farklı ülkelerden gelen astronotlarla birliktesin. Onlara Türkiye'nin selamlarını özellikle ilet. Uzay alanında uluslararası iş birliklerimizi güçlendirirken, yürüttüğümüz çalışmalarla yeni teknolojilere öncülük etmeyi amaçlıyoruz.
Bu yönüyle de Uluslararası Uzay İstasyonu'nda gerçekleştirdiğin misyon çok önemli, çok kıymetli.
Bu görevle birlikte çocuklarımızın ve gençlerimizin uzaya olan merakları daha da artacak. Belki pek çok evladımız bu alana yönelecek, senin izinden gidecekler. Zaten şimdiden de başladılar. 'Alper Ağabeyimizin gittiği yerden ben de gideceğim' gibi yaklaşımlar var.
Sen ilk astronotumuz oldun ama son olmayacaksın. Artık Türkiye de insanlı uzay görevi gerçekleştiren sayılı ülkeler arasında yerini aldı. İnşallah bu yolculuğumuz güçlenerek devam edecektir.
Başarılar diliyorum. Görevini tamamlayıp, yeryüzüne sağ salim, iftiharla taşıdığın ay yıldızlı bayrağımızla birlikte dönmeni temenni ediyorum. Sağlıcakla kal, Allah'a emanet ol."
"HAKİKATEN ÇOK FARKLI BİR DENEYİM"
Gezeravcı ise konuşmasında şunları söyledi:
Liderlik vizyonunuzun bir parçası olarak Türk astronot ve bilim misyonunda görev almaktan mutluluk duyuyorum. Cumhuriyetimizin 100. yılında Türkiye Yüzyılı'na adım atarken, bu önemli ve anlamlı görevde ülkemi temsil etmenin ve bayrağımızı Uluslararası Uzay İstasyonu'na taşımanın gururunu yaşıyorum.
Yıllarca uzayı başka milletlere ait olan bir rüya olarak kabul edip, hayal dahi etmekten çekinen ben de dahil, nice Türk gencine ve gelecek nesillerimize bu hayali gerçeğe dönüştürerek hediye ettiniz. Kendimize olan özgüvenimizi ayağa kaldırmamıza ve pekiştirmemize imkan tanıdınız. Bunun için size minnettarım Sayın Cumhurbaşkanım.
Yer çekimsiz ortamda bulunmak hakikaten çok farklı bir deneyim. 8 ayı aşan süre çok yoğun eğitim ve titiz bir planlamanın ardından Uluslararası Uzay İstasyonu'na ulaşır ulaşmaz, görevime bu detaylı plana uygun şekilde başladım.
Bu faaliyetlerin ilk adımı, Türk astronot ve bilim misyonumuzun en önemli kısmını teşkil eden bilimsel deneylerimizi hassas şartlarda istasyondaki yerlerine aktarmaktı.
Deney düzeneklerimizi Uluslararası Uzay İstasyonu'na olan uçuşu gerçekleştirdiğimiz Dragon kapsülünden istasyon içerisindeki deney öncesi muhafaza konumlarına naklederek bu önemli ilk adımı tamamladım.
Bunun ardından da bahsettiğimiz planlı takvim dahilinde deneylerimize başladım. Buradaki görevim boyunca tüm bu deneyleri tamamlayıp, sonuçlarını beraberimde ülkemize getirmek üzere kayıt altına alıyor olacağım.
"KANATSIZ UÇABİLİYORUZ"
Buradaki ortamın Dünya'dan en önemli farkı, yer çekiminin yokluğu diyebilirim. Mikro yer çekiminde istasyonun içinde havada bir kuş misali özgürce hareket edebiliyoruz.
Tabiri caizse, kanatsız uçabiliyoruz. Uzay istasyonundaki bu ortama çok hızlı bir şekilde uyum sağladım. Daha Dragon kapsülünün içerisindeyken, fırlatmanın hemen ardından, buradaki çalışmalarıma hedeflediğimiz gibi başladım ve üçüncü gün itibarıyla planlandığı şekilde devam ediyorum. Aksaklık olmadan faaliyetlerimizi yürütüyorum."
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...