Talat Atilla Öcalan test edildi! Değişim var! Tüm arşivi yaktılar! 'Tekbirlerle gömün beni!' |
Ersan Yıldız GİRİLMEZ |
Mihriban Başlı Nereye Gidiyoruz? |
Tuğba AYAN Çakralar ve Uyanış |
Adnan Küçük MEB YUSUF TEKİN’İN LAİKLİK SÖYLEMİ BAZI ÇEVRELERİ RAHATSIZ ETTİ |
Zahide Guliyeva EGO İŞÇİLERİ |
Cengiz Altınsoy Benim güzel memleketim... |
Kıvılcım Kalay NEDEN DİYE SORMA |
Canan Sezgin BU DOLUNAYLA BİR DEVİR KAPANIYOR! |
Tuğrul Sarıtaş Duayen gazeteci Tuğrul Sarıtaş'tan yeni kitap! |
Tekin Öget GERÇEKTEN DE TAM YOL İLERİ Mİ? |
Esra Süntar SU ÜSTÜNDE İKEN SU İÇİNDE OLMAK |
M. Kürşat Türker ZİNCİR |
Yalçın Toker SPOR YAZARLARI GENEL KURULUNDAYDIM.. |
Haktan Kerem Ural ‘ADALET SİSTEMİ’NİN ALTINDA SERİNLEYEN AHLAKSIZLAR |
Sima Güleser Polat İPİN UCU KAÇTI! |
Uğur Özteke SAĞLIKTA KANDIRMACA YENİDEN Mİ BAŞLIYOR? |
Yazmamız, konuşmamız, tartışmamız ve yapmamız gereken o kadar çok konu varken hepsini unutup erteleyeceğiz. Çünkü, yepyeni bir sorunumuz daha oldu; Nakıs darbe.
Geçen hafta 15 Nisan akşamında sadece nakıs kalan bir darbe başlamadı, aynı zamanda yeni bir döneme de girdik. Bu yeni dönemin nereye doğru evrileceğini bilemiyorum ama bildiğim bir şey var; uzun zaman kaos, karmaşa ve zorluk yaşayacağız… Siyaset kanalı ile demokratik yollarla normalleşmemiz gittikçe zorlaşıyor…
Daha önce birkaç yazımda en önemli sorunumuzun toplumsal birliğimizin, mutabakatımızın bozulması ve ahlaki çöküş olduğunu sizlerle paylaşmıştım. Siyasi kutuplaşması birbirine düşmanlık derecesinde, son derece hoş görüşüz ve asabi bir toplum olmuştuk, şimdi bu nakıs darbe ile daha da hassas, aşırı kırılgan bir toplum haline geldik. Farkında mısınız, bu darbe teşebbüsü bahanesi ile sokağa çıkartılan gruplar çatacak birilerini arıyorlar...
Darbe girişimini irdelememiz şart. Henüz bu yazıyı yazarken 48 saat dahi yeni dolmuşken benim de sizin de darbe ve darbecilerin kim oldukları, ortakları, iş birlikçileri hakkında yorum yapmamız, suç isnat etmemiz, spekülasyon yapmamız yanlış olur ama sorulması ve aydınlatılması gereken çok soru var. Mesela,
Madem darbe iktidara ve RTE’ye karşı yapıldı da neden en azından iktidara ait bir parti, idare binası veya iktidardan yetkili bir kişi hedef alınmadı?
Neden darbe öncesi RTE 6 gün ortalıkta yoktu ve o gece ortaya çıktı?
Neden daha darbe bitmeden açığa alınacak yargı mensupları ve mülki amirler tespit edilmişti?
Neden bunların birçoğu iktidarın ve RTE’nİn göreve getirdiği en yakın adamlarıydı?
MİT neden darbeyi tespit edemedi?
Eğer, iktidar darbeden haberdar ise önlemeyip güçlenmek için kullanmayı mı tercih etti?
Askeri darbeyi, darbeye karşı çıkan veya pasif kalarak desteklemeyen askerler başarısızlığa uğrattığı halde neden bu konuşulmuyor da TSK’nın yıpratılmasına izin veriliyor?
Soru çok. Detaya ve kişilere girersem binlerce soru var. Bunları bugün cevaplamamız doğru değil ama TBMM’de ciddi bir araştırma komisyonu kurulması şart. Halkın, bu ülkenin doğruları öğrenmesi gerekli…
‘Darbecileri TSK’ya ve Yargıya alan, her istediklerini veren RTE’dir, dolayısı ile onlarla birlikte RTE’de suçludur’ veya ‘Siyasal İslam, son olarak İsrail ile anlaşmak ve Rusya’ya taviz vermekle bitmişti. Şimdi bu vesile ile siyasal İslamı canlandırmaya çalışıyorlar’ veya ‘Darbe bir anlamda Anayasa’yı ayaklar altına almaksa, RTE’de Anayasa’ya fiilen uymadığını söyleyerek ve uymayarak aynı suçu işlemiştir’ veya ‘İsrail anlaşmasının neden taviz verilerek yapıldığı anlaşıldı, MOSSAD darbeyi RTE’ye haber verdi ve darbeyi önledi’ gibi kamuoyunda uçuşan tespitleri veya spekülasyonları şimdilik tartışmayıp bir kenara not ederek bu sıkıntıdan kurtulmak için ne yapmalıyız sorusuna cevap arayalım.
Ne Yapmalıyız?
1-Toplumu normalleştirmeliyiz. Kitlelerin aklı yoktur, insafsız coşkuları vardır. Ülke iç savaşa sürüklenmeden toparlanmalıyız. CB Danışmanı Malkoç’un halkı silahlandırmaktan bahsetmesi ve darbe gecesi sonrası da halkın darbeyi önleme gerekçesi ile sokaklara çağrılması beni gerçek anlamda kaygılandırdı. Bir an önce kutuplaştırma politikasına son vermeli, toplumu uzlaştıracak, ülkü birliğini sağlayacak politikalara yönelmeliyiz.
2-Darbeciler iktidarlarını sürdürebilmek için dış desteklerine büyük tavizler verirler. Darbe başarılı olsa bu taviz Kürt özerkliği olabilirdi ama iktidarda aynı şekilde bu anormal ortamda kendini devam ettirebilmek için benzer bir tavizi verebilir. Dolayısı ile Türkiye gerilmemeli, iç savaş tahrikçiliği yapılmamalıdır…
3-TBMM’de mutlaka her partiden eşit katılımla bir darbe araştırma komisyonu kurulmalıdır.
4-Demokrasi, hukuk, özgürlük gibi kavramlar ve uygulamaların hepimiz için şart ve gerekli olduğunu unutmamalıyız.
5-Darbecileri hukuk sınırları içerisinde yargılamalı, demokrasiden taviz vermemeliyiz.
6-Ekonomik zorluklar daha fazla artmadan siyasette uzlaşı bir an önce sağlanmalıdır.
7-Devlet kurumlarını çalışır, devleti işler halde tutmalıyız.
Sonsöz
Bu ülke iyi yönetilmiyor ve bu ülkede yarınından endişe etmeyen tek bir kişi bile yok.
E-posta Facebook Twitter Yazdır Önceki sayfa Sayfa başına git |
Bu yazı 15960 defa okunmuştur. |
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
|
|||||
|
|
|||||
|