Yahu nedir bu öfke, bu bölünme, bu gerginlik! Herkes asabi. Hangi mecliste, odada, kahvehanede, büroda, televizyonda referandumu konuşan kişiler görsem bunun kavga sınırında bir tartışmaya dönüştüğüne de şahit oluyorum. En masumundan tartışma sonrası “Ahmet Beyin AKP’li olacağını asla düşünemezdim. Gerçi işadamı, mecbur kaldı galiba!” veya “ Tanzimattan beri en kapsamlı değişiklik gerçekleştiriliyor ama bazı Mehmet Bey kafalı adamlar dine ve dindarlara olan düşmanlıklarından bunu göremiyorlar!” diyoruz, yine kızgınlıkla.
Para harcıyoruz, zaman tüketiyoruz, kendimizi bitiriyoruz.
Ne için?
26 maddelik Anayasa değişikliği için.
Bazılarının iddia ettikleri gibi çok iyi veya yine bazılarının iddia ettikleri gibi çok kötü bir metin olabilir. Peki, biz bu kafada, bu anlayışta olduğumuz sürece ne fark eder? Bölünmemize, birbirimize öfkelenmemize değer mi? Bizi kutuplaştıran, birbirimize düşman eden hangi metin bizden kıymetli olabilir?
Her şeyden önce davranışlarımıza, daha doğrusu kendimize hakim olmamız gerekmez mi?
Adam olamaz isek en mükemmel anayasa fayda sağlar mı?
Zaten geçmişte 27 Mayıs Anayasa’sı “fazla özgürlükçü” olduğu gerekçesi ile “bol” gelmemiş miydi?
Referandumun ramazana gelmesi, oruçlu olmamız bahane değil. En tepeden itibaren tartışmasını, konuşmasını, dinlemesini, usulünce propaganda yapmasını bilmiyoruz.
Zaten yüzde 90’ımızda neyi oyladığımızı bilmiyoruz.
***
Temel üniversite sınavına girmiş. Her soruyu yazı tura atarak cevaplamış. İki saat sonra öğrencilerin çoğu sınav kağıdını verip salonu terk etmiş, Temel hala yazı tura atıyor. Gözetmen gelip başına dikilmiş,
- Hepsine yazı tura atıyorsun, hala bitiremedin mi?
Temel:
- Hocam pir saat once pitirdim ama cevaplarımi kontrol edeyrum!
***
Herkes değil ama çoğunluk yazı-tura atan Temel’den pek farklı değil. Hele televizyonlardan izlediğimiz “Uzman”, “Akademisyen”, “Usta” geçinenler kontrol için ikinci kez yazı-tura atan Temel’den hiç de farklı değiller. Üstelik “yorum” yapıp etraflarındakilere de kopya veriyorlar.
Daha kötüsü Temel gibilerden kopya alanlarda var.
***
Allah aşkına bu 26 madde kutuplaşmamıza, kavga etmemize değer mi?
“Konu bu 26 madde değil. Konu başka…” diyenler –ki kimi “12 Eylüle hayır”, kimi “faşizme evet” gibi şeyler söylüyorlar, ayrıca konuşalım…