Bu yazı yeni yılın ilk ve takip eden 4 günü yayınlanacak. Dolayısı ile makul, okuyucuya moral ve umut veren bir yazı olması doğru olur. Ancak kendimizi kandırmamıza da gerek yok. Yeni bir yıla girerken maalesef umutlu değiliz. Hatta toplum olarak karamsarız… Umutlu olmak, moralli olmak için öncelikle kendimize karşı dürüst olmamız, doğru tespitler ve o tespitler doğrultusunda gerekenleri yapmamız şart.
Yıllardır Cumhuriyete, devlete ve topluma söylemediğimiz ve getirmediğimiz eleştiri kalmadı. Tarihimize yalan, eğitimli insanımıza beyaz türk, diplomatımıza monşer dedik, valimizi ezdik, paşamızı küçük düşürdük, doktorumuza dayak attırdık…
Devletin küçülmek yerine küçük düşmesi kime yaradı bir düşünün…
Demokrasi ve özgürlük yalanları kime yarıyor bir tahmin edin…
Vesayetin askerisini kaldırıp yerine nelisini koyduk bir görün…
Dün bu konular tartışılırken neler diyenler olmuş, eski yazıların yorumlarına bir bakın ve bugünle karşılaştırın lütfen…
Dün devletin, TSK’nin kozmik odasına girildiğinde, kuvvet komutanları, rektörler, yazarlar içeri atıldığında “Bağırsak temizliği” diyenler şimdiler de bir yorumcumuzun işaret ettiği gibi “Biz ne saf, salakmışız” diyebiliyor…
Peki şimdi durum ne?
Üretmeyen, tasarruf etmeyen ve 13 milyon insanın yardımlarla geçindiği bir ekonomide, devletteki borcun halka ve özel sektöre kayması ve hem devlet hem de toplum için daha fazla risk…
İç siyasette özerklik/kantonal anayasa tartışmaları ve istaihbarat/güvenlik devleti… Kandil’in bakanlarımızla dalga geçtiği ve maalesef onların daha ciddi ve devlet adamı olduğu bir “Çözüm süreci”… Yolsuzlukların ayyuka çıktığı, İslam ilkelerinin 3-5 kuruş için harcandığı bir anlayışın bir de 4 bakan mı yoksa 2 bakan mı Yüce Divan’a gitsin diye utanmaksızın tartışması…
Dış politikada AB’den kopuş, Ortadoğu bataklığına batış…
Umut vermek zor ama ben size yılın bu ilk yazısında 2 fıkra anlatayım da belki tebessüm ettiririm…
Tayyip Beyin zengin ettiği yeni büyük şirketlerimizden birinin üst düzey yöneticilerinden biri Ankara üzerinde balonla dolaşmaya çıkar. Aksilik bu ya, pusulasını aşağıya düşürür ve kaybolur. İnmek için uygun bir yer ararken yandaş müteahhitlerin yapıp devlet kurumlarına kiraya vererek 3 yılda amorti ettikleri Çukurambar’da ki bir gökdelenin tepesinde sigara içen bir adam görür ve alçalır, bağırarak,
“Selam aleyküm. Ben neredeyim acaba?” diye sorar.
“Aleyküm selam. Yerden 100 metre yükseklikte bir balonun içindesin” der adam.
Yönetici sinirlenir ve “Sen devlette mühendissin değil mi?” diye sorar.
“Evet” der adam “Nereden bildin?”
“Çünkü başım belada ve sana bir soru soruyorum, verdiğin cevap yüzde 100 doğru fakat hiç bir işime yaramıyor”
“Sen de AKP’li yöneticisin değil mi?”
“Evet, sen nereden bildin?”
“Çünkü yerden 100 metre yükseklikte bir balonun içinde kaybolmuşsun. Pusulan yok, berbat durumdasın, fakat bu şimdi benim suçum oldu”
Diğer fıkraya da bir AKP’li koydum ki biraz rahatlayalım…
Uçak havalanmayı beklerken AKP’li entelektüel yolcu yanında oturan diğer yolcuya dönmüş ve
“Selam aleyküm” diyip kendini tanıtmış sonrada “Bir yerde okumuştum eğer yolculuk esnasında yanınızdaki ile sohbet ederseniz, seyahat süresi daha kısa geliyormuş insana…”
Kucağındaki kitabı okumak üzere yeni açmış adam, kitabı yavaşça kapatmış ve adama, “Hangi konuda sohbet etmek istersiniz?” diye sormuş.
“Fark etmez, mesela nükleer enerji konusunda olabilir” demiş AKP’li entelektüel. Bütün derdi “Nükleer enerjiye hayır dersek yıllık 60-70 milyar dolar tutan ithalatı nasıl dengeleriz, artan talebi nasıl karşılarız” diye yorum yapmak… Adam anlamış durumu ve
“Olabilir, bu ilginç bir konu ancak nükleer enerji konusuna girmeden önce size başka bir soru sorayım. At, inek ve keçi, üçü de ot yiyerek beslenmelerine rağmen, keçi misket şeklinde, inek sıvı şeklinde, at ise kurutulmuş ot şeklinde dışkılar. Sizce neden?” diye sormuş.
Sohbet etmek isteyen AKP’li entellektüel hayretle bakmış,
“Hiçbir şey aklıma gelmiyor, bilmiyorum” demiş.
Kitabını okumak isteyen adam,
“Madem hiç bir bok hakkında bilgin yok, ne demeye nükleer enerji konusunda sohbet etmek istiyorsun?”
Can ı gönülden iyi bir yıl diliyorum.