İsrail’in Filistin’de yaptığı katliamı dünya seyrediyor.
8 milyonluk İsrail, 1,5 milyarlık Müslüman alemini adeta esir aldı.
Bizler, asla başka bir dine husumet beslemedik.
Bunu, çocuklarımızın ismini Musa koyarak, İsa koyarak da kanıtladık, bize sığınan başka dine mensup kardeşlerimizi kanatlarımızın altına alarak da ispatladık.
Her gün dünya basınına düşen, ayakları kopmuş, kafasının yarısı bombayla imha edilmiş çocukların fotoğrafları bizi insanlığımızdan utandırdı ama İsrail’in halen kılı kımıldamıyor.
Ya İslam Ülkeleri?
Ne yazık ki, İslam ülkeleri liderlerinin çoğu kişisel saadetini kurmakla meşguller.
Uçağının tuvaleti altından mı olsun, yüz milyonluk tekneleri kaç katlı olsun tartışmalarından vakit bulamayacak kadar dünya sevgisiyle haşır neşirler.
Ya İslam alimleri?
Bin yıldır, “İğne yaptırsam orucum gider mi, banyo yapsam orucum sakatlanır mı” diyen bizlere, bıkmadan yanıt veren alimler, nedense, İsrail’in katliamlarında sessizliğe gömüldüler.
Ya bizler?
Yani, sıradan insanlar…
Sakız çiğnemenin orucumuzu sakat edeceğinden endişe ederken, katliamı seyretmenin ne kadar günah olduğunu aklımıza bile getirmedik!
 “Bir insanın ölümü tüm kainatın ölümü gibidir, bir insanın yaşatılması tüm kainatın yaşatılması gibidir” sözünü hiç içselleştirmemişiz.
Ne kadar da sahtekarmışız.
Beyin konforumuzun bozulacağına, ahlakımızın bozulmasına fena alışmışız.
İşte İsrail’in cesareti de, İslam ülkelerinin bu zaaflarını iyi bilmesinden kaynaklanıyor.
 
 
Antep Valisi Ata’ya!
Geçmişte bir çok gazetede çalışmış başarılı meslektaşımız Zerrin Erdoğan kariyerine memur olarak devam kararı aldı. Şu anda da Nizip Verem Savaş Dispanseri’nde çalışıyor.
Görev yaptığı dönemde, bir çok karanlık olayı aydınlatan gazeteci Erdoğan, Gaziantep’te akıl almaz bir mobbing uygulamasına maruz kalıyor.
Adeta karanlık bir el, Zerrin Erdoğan’ı sıkıntıya sokmak için uğraşıyor.
Erdoğan, felçli annesine bakarak hayata tutunmaya çalışan bir hanımefendi.
Dispanserde saltanat kurarak, bir bayana akıl almaz işkenceler yapanlara sessiz kalmamız mümkün değil.
Konuyu, Gaziantep’in başarılı Valisi Erdal Ata’ya havale ediyorum.
Umuyorum eski meslektaşımıza sahip çıkacaktır.
 

*Bu yazı Talat Atilla'nın Güneş Gazetesi'ndeki köşesinden alınmıştır...