Başarısız darbe girişimi olalı bu yazıyı yazarken 10 gün tamamlandı. Artık ilk heyecan geçtiğine göre daha sağlıklı ve sağduyulu değerlendirmeler yapmamız gerekiyor. O kadar çok yazılacak veya konuşulacak ve her şekilde araştırılacak konu var ki, nereden başlayacağını bilemiyor insan…
Darbe girişimi çok fazla saçmalık içerse de gerçek ve çok önemli sonuçları olacak. Türkiye’yi yıllar boyu hatta yüzyıllar boyu etkileyecek tarihi bir olay yaşıyoruz. Siyasal İslam kaynaklı iki siyaset Cumhuriyet tarihinde ilk kez kapıştı ve çok kanlı ve acımasız bir süreç başladı. Siyaset algıları dahil çok şey değişecek ve değişmeli…
Darbe girişimi sonrası 10 gün geçtiği halde hala darbenin ele başları belli değil. Darbecilerin arkasında kim var, dış bağlantıları nereler, kimler, somut amaçları neydi bilmiyoruz. Darbe olsaydı nasıl bir Türkiye olacaktı, darbeciler yönetimlerini sürdürmek için hangi tavizleri vereceklerdi bilmiyoruz. Buna benzer sorular, darbe girişiminin acımasızlığı ve şiddeti beni endişelendiriyor.
Darbe girişiminin çok fazla saçmalıklar içermesi, belki de darbenin gerçekte başarısız kalmak üzere planlanmış olması, bazı askerlerin son anda veya en baştan darbeye destek vermemelerinin nedenleri, darbe öncesi ve darbe sırasında nelerin yaşandığının bilinmesi çok çok önemli…
Darbe girişimindeki saçmalıklar demişken ihmal etmememiz gereken konu da darbe içerisinde darbe yapılmış olma ihtimali. Olan-biten soğukkanlılıkla ve bilgi kirliliğinden arındırılarak değerlendirildiğinde görülecektir ki darbe içerisinde bir darbe ihtimali hiçte az değil. Büyük olasılıkla RTE darbeyi önceden haber aldı ve karşı darbe yürürlüğe sokuldu. Bu ihtimal doğru ise haberi kim verdi, ilk darbeyi kim yozlaştırıp RTE’nin mutlak hakimiyetini ve kurtulup şov yapmasını sağladı mutlaka bilmek gerek, çok önemli. Hele bu gücün arkasında bir ülke varsa daha da önemli…
RTE darbe girişimini kendi lehine savuşturmuş olsa da gerçek şu ki; Türkiye’nin başında çok büyük bir bela var. Bu darbe girişimi bana göre her şekilde yapılacaktı yani iktidarda CHP’de olsa yapılacaktı. Dolayısı ile ‘Bu darbe girişiminin hedefi RTE’dir veya RTE bundan yararlanmıştır’ deyip farklı pozisyon almamak gerek. Darbe girişiminin hedefi Türkiye’dir. Demokrasimizdir, Cumhuriyetimizdir.
RTE darbe girişimin ardından yine iyi bir siyasetçi olduğunu ispat ederek, sanki masummuş gibi taraftarlarını konsolide etmiş ama yine kötü bir devlet adamı olarak ülkeyi özellikle ekonomik ve siyasi açıdan çok zor bir duruma sokmuştur. Diğer yandan darbeye karşı uluslararası bir destek dahi sağlayamamıştır. Küresel alanda bu kadar kanlı olmasına rağmen darbe girişimi olması gereken tepkiyi almamıştır. Nedense, darbe girişimi özellikle Batıda çok ciddiye alınmamıştır.
Darbenin arkasında Amerika’nın olduğunu bazı bakanların ve Saray danışmanlarının ifade etmesi ise Türkiye’nin yönü ve Doğu-Batı tercihi konusunda sorun olduğunu gösteriyor. Zaten RTE daha öncede birkaç kez Batıdan kopma konusunda maalesef gayrı ciddi şeyler söylemişti. Bu defa iş çok endişe verici bir sürece girdi. Pazar günü Hürriyet’te Tolga Tanış’ın Amerikalıların aldığı pozisyonu anlattığı yazıda ise darbenin en azından belli bir bölümünün RTE tarafından planlandığının ifade edilmesi çok ürkütücü… Türkiye’nin bu aşamada Batı bloğundan kopması mümkün değil ama bunların konuşulması, tartışılması ve bu konuda teşebbüste bulunulması dahi derin bir sorundur.
Benim yine ilgililerin demeçlerinden anladığım Fetullah Gülen’in iadesi konusunda resmi başvuru olmadığıdır. Zaten iade etseler siyaseten RTE için sorun olur… Ben RTE’nin, Gülen’in iadesini de samimi olarak istediğini düşünmüyorum ama doğrusu işin siyasetini iyi yapıyor…
Sonuç olarak şunu söyleyebilirim; Bundan sonra RTE olduğu sürece ABD ile müttefik değiliz fakat bir şekilde müttefikliğimiz devam ederse RTE tarafından çok çok önemli bazı tavizler verilmiş demektir.
Ha unutmadan ilave edeyim; Ekonomik yönden çok kötü durumdayız ve çok kötü sıkıştırılıyoruz…