Son dönemde, Cumhurbaşkanı adayı Selahattin Demirtaş’ta meydana gelen değişimler sizin de dikkatinizi çekiyor mu?
Sürekli bir plastik espri yapma ihtiyacı…
Entelliğe abartılı bir öykünme…
Laf sokmayı mutlaka bir tekerleme ile yapma…
“İyi konuşuyorsun” pohpohlanmasını boşa çıkarmamak için zorlama yapay sözler…
Sahte özgüven patlaması…
Alaycı bir dil…
Oysa, Demirtaş iyi bir çizgi yakalamıştı.
İzlediği siyaset bana uzak ama hakkını vereyim, iyi hatip olduğu için oldukça etkili bir profil çiziyordu.
Ta ki, Nişantaşı Medyası’nın eline düşene kadar…
Demirtaş’ın siyasi hayatı, Nişantaşı Medyası öncesi ve sonrası diye ikiye ayrılabilir.
Halk siyasetçisi diye ortaya çıkan Demirtaş’ı, sosyete siyasetçisine çevirdiler.
Tek bir örnek vereyim;
CNNTURK’ün yaptığı ankette, Selahattin Demirtaş, yüzde 65 oy ile Cumhurbaşkanı seçiliyormuş!
Buyur buradan yak!
Uzaylıları bile güldürecek kadar komik ve absürt bir yalan, kendisini ciddi olarak kabul ettiren bir kanaldan ilan edilebiliyor!
Ve Demirtaş buna inanıyormuş gibi yaptığı yetmezmiş gibi, bizim de inanmamızı istiyor!
CNN TÜRK mü?
Orada yönetici yok!
O koltuk boş!
İki yıldız
Önümüzdeki yakın dönemin iki güçlü siyasi figürü olacak;
AK PARTİ Genel Başkan Yardımcısı Süleyman Soylu ve koltuksuz başbakan yardımcısı Yalçın Akdoğan…
Soylu ve Akdoğan’ın kıskanılmadığını söylemek zor.
Genç, akıllı, Başbakan’a çok yakın oldukları gibi, yaptıkları icraatlarla da Başbakan’ın gönlünü fetih ettiler.
10 Ağustos’tan sonra Soylu’nun Bakan, Akdoğan’ın Başbakan Yardımcısı olacağını düşünüyorum.
Şimdiden her ikisini de kutlarım!
Hayırlı olsun!
Durmuyorlar!
Polis teşkilatını en iyi bilen birkaç kişiden birisidir Emniyet genel müdür yardımcısı Mustafa Gülcü.
Geçmiş dönemde hac dönüşü cemaat operasyonu ile görevinden alınmıştı.
Bir süre önce Başbakan Erdoğan tarafından yeniden göreve getirildi.
Birileri yine rahat durmuyor.
Gülcü’yü görevden almak için kulis üstüne kulis yapanlar yine sahnede!
Kimler olduğunu yazmaya gerek var mı?
*Bu yazı Talat Atilla'nın Güneş Gazetesi'ndeki köşesinden alınmıştır...