Doğan Grubu en zor günlerini atlatmaya çalışıyor.
Her türlü kusuruna rağmen Doğan Grubu’nun bu depremi atlatması en azından basın çalışanları için faydalı olacaktır.
Bu konudaki rivayetler muhtelif…
Kimi çevrelere göre, “Doğan Grubu tüm medya varlığı satarak medyadan çıkacak…”
Bazı çevrelere göre, “Hürriyet ve Kanal D dışında geri kalan medyasını satacak…”
Bize göre de, “Satış gerçekleşecek ama Doğan Grubu sis dağıldıktan sonra koltuklarına tekrar oturacak…”
Ortak kanaat Doğan Grubu’nun medyasının önemli bir bölümünü (mümkünse geçici olarak) elden çıkaracağı yönünde olacağına göre en merak edilen soruya cevap verelim;
Doğan Grubu’nun Hürriyet, Kanal D ve Milliyet’i kaç para ediyor?
Kritik soru bu.
Kritik sorunun kritik cevabı da şu;
Doğan Grubu Hürriyet Gazetesi’ne tam 1 milyar dolar fiyat biçmiş.
Türkiye’nin en büyük gazetesi için istenilen para az değil.
Peki, Doğan Grubu Türkiye’nin en büyük televizyonu Kanal D için ne istiyor?
Kanal D için de tam 600 milyon dolar…
Bu da iyi para…
Ya Milliyet?
Milliyet için de 375 milyon dolar istiyor Doğan Grubu…
Milliyet için biraz fazla istenilmesinin sebebi Milliyet’e ait taşınmaz malların çokluğu…
Axel Springer Doğan’dan 375 milyon Euro istiyor
Doğan TV Grubu’nun yüzde 25 hisseleri Almanya ve Avrupa’nın en büyük yayın kuruluşlarından biri olan Axel Springer AG’ye ait.
RTÜK kısa bir süre önce Doğan Grubu’na, “Hisselerde aşma var, düzelt” uyarısında bulundu….
Bu da şu demektir; Axel Springer’in Doğan Grubu’nda %25’in üzerinde hissesi var!
Kulislerde dolaşan bilgilere göre bu gelişmeden sonra Doğan Grubu’nun, Axel Springer’e, 375 milyon Euro geri ödemesi gerekiyor.
İlginç çalışma
Hürriyet için çok ilginç, ilginç olduğu kadar da karışık bir çalışma var.
Doğrusunu isterseniz; Bakkaldan parasının üstünü doğru/dürüst almayı zor beceren bir gazeteci olarak size nasıl anlatacağımı bilemiyorum ama en azından deneyeceğim;
Türkiye’nin önemli bir siyasetçisi aracılar kullanarak, Hürriyet’in hisselerini bazı menkullerle takas yapmak istiyor…
Bodyguard Siyasetçi
Çok ünlü bir siyasetçinin geçmişte bodyguardlık yaptığını öğrendim.
Bu ünlü siyasetçimiz bir süre sonra bodyguardlıktan terfi ederek görev yaptığı barın koruma müdürü olmuş.
Bu ünlü siyasetçimizi Başbakan Erdoğan’la tanıştıran da Erkan Mumcu olmuş.
Bileğinin hakkıyla gelmek diye buna derler!