30 Eylül 1924 akşamüstü, saat 18 civarı.
Altüst olmuş Erzurum, Erzurum yıkılmış, bozulmuş bağa dönmüş Erzurum..
Viran olmuş evleri, bastonla ayakta durmaya çalışan gençleri, çömelip bir yıkıntının kenarına kucağında bebesini avutan kadınları süzer Gazi Kemal..
Cüssesini harap olmuş evinin önündeki taş üstüne bırakmış ihtiyarın yanında duraksar. ‘Otur dayı otur..’ der.
‘Geçmiş olsun.’ diye devam eder iç çekerek.
‘Sağ olasın Paşam.’
Moloz yığınına dönmüş hanesini süzer omuzlarının üzerinden adamın.. ‘Kaybın büyük mü dayı ?’
‘Memleketimiz sağ olsun.’
‘Kimin kimsen yok mu ?’
‘Evlatlarımı harpte şehit vermişim..’
‘Ah be dayı..’ der.
Yanındaki heyete dönerek ‘Bak, devlet sana yardıma geldi. Ne istersin devletinden ?’
‘‘Bi’ şey istemirim Paşam. Biz yedi düvelle harp etmişik, koca memleketi yeniden kurmuşuk. O bize yetir.’’
Yutkunur Gazi Kemal, dudak uçları seğirir, yangına dönen mavileri deryaya evrilecekken, bi’ gayret toparlar kendini.
‘Üzülme dayı, bu halin çaresine bakacağız..’
Omzunu sıvazlar, üç beş adım sonra aniden döner, bir daha selamlar ve devam eder yoluna..
Bi’ ses duyulur sonra..
‘Anadolu’nun gururlu insanı bir daha kimseye muhtaç olmasın diye; o günden sadece altı ay sonra, Atatürk’ün talimatıyla Anadolu Sigorta kuruldu. O günden bugüne, tam seksen beş yıldır kaybetmek yok.’
Muazzam bir reklamdır bu hafızama kazınan. Cumhuriyetin ne demek olduğunu bir dakika kırk iki saniyede özetleyen, anlatan.
Muazzam bir reklam..
Sadece reklam mı ? Hakikatin tâ kendisi.
Erzurum depremini Karadeniz gezisi sırasında Trabzon’da öğrendi. Derhal geziyi iptal etti. Trabzon’dan Erzurum’a ulaşacak doğru düzgün yol yoktu; keza araç da yoktu..
Ankara’dan gelen otomobillerle 24 Eylülde çıktığı yolu tam altı günde tamamlayabildi. 30 Eylülde ulaştı Erzurum’a.
On gün kaldı deprem bölgesinde. On gün boyunca zarar gören ilçeleri, kasabaları, köyleri, çevre illeri tek tek gezdi, her şeyi yerinde inceledi. Zamanın kısıtlı imkânlarıyla depremi, deprem bölgesinden koordine etti.
Genç Cumhuriyet;
‘Biz yedi düvelle harp etmişik, koca memleketi yeniden kurmuşuk. O bize yetir.’ diyen Erzurumlu yurttaşın tüm yaralarını sardı.
Dört gün önce yurdunun farklı yerlerinde orman yangınları çıkan;
98 yaşındaki 2021 yılının Cumhuriyeti mi?
Yangın söndürme uçaklarının olduğu kurumun genel başkanı düğün çaldı. Aynı zamanda Türk Hava Kurumu’nun Onursal Başkanı da olan Cumhurbaşkanı: ‘Türk Hava Kurumu’nun şu an elinde buralarda rahatlıkla kullanılabilecek uçak filan yok.’ dedi.
İki gün sonraki yangın bölgesi ziyaretlerinde; evi, tarlası, hayvanları yok olmuş insanlara otobüs üzerinden keyif çayı ikram etti.
Tarım ve Orman Bakanı: ‘Altı tane apronda uçak gözüküyor. Üç tanesinin motorlarının içine kuşlar yuva yapmış.’ dedi.
Evet, bunu dedi.
Bir yaşındaki Cumhuriyet ruhunu niye hasretle andığımızı, fabrika ayarlarımıza niye dönmek istediğimizi;
Bildin mi şimdi ?