Talat Atilla Öcalan test edildi! Değişim var! Tüm arşivi yaktılar! 'Tekbirlerle gömün beni!' |
Ersan Yıldız GİRİLMEZ |
Mihriban Başlı Nereye Gidiyoruz? |
Tuğba AYAN Çakralar ve Uyanış |
Adnan Küçük MEB YUSUF TEKİN’İN LAİKLİK SÖYLEMİ BAZI ÇEVRELERİ RAHATSIZ ETTİ |
Zahide Guliyeva EGO İŞÇİLERİ |
Cengiz Altınsoy Benim güzel memleketim... |
Kıvılcım Kalay NEDEN DİYE SORMA |
Canan Sezgin BU DOLUNAYLA BİR DEVİR KAPANIYOR! |
Tuğrul Sarıtaş Duayen gazeteci Tuğrul Sarıtaş'tan yeni kitap! |
Tekin Öget GERÇEKTEN DE TAM YOL İLERİ Mİ? |
Esra Süntar SU ÜSTÜNDE İKEN SU İÇİNDE OLMAK |
M. Kürşat Türker ZİNCİR |
Yalçın Toker SPOR YAZARLARI GENEL KURULUNDAYDIM.. |
Haktan Kerem Ural ‘ADALET SİSTEMİ’NİN ALTINDA SERİNLEYEN AHLAKSIZLAR |
Sima Güleser Polat İPİN UCU KAÇTI! |
Uğur Özteke SAĞLIKTA KANDIRMACA YENİDEN Mİ BAŞLIYOR? |
Sosyoloji derslerinin birinde hatırladığım tanımlamaya hayranlığım halen devam eder.
Özgürlüğün sınırsızlık değil tam tersine güçlü ve net sınırlara sahip olmakla ilgili olduğu ifade edilir.
Yani, hayır diyebildiğimiz ölçüde özgürlük alanımıza sahip çıkabiliyoruz.
En azından sosyoloji disiplini böyle diyor.
Bir de kitapların dili ile hayatın pratiği uyuşsa!
Türkiye'de hayır diyebilmenin sadece sosyolojik/psikolojik değil, somut ve katı karşılığını gören toplum mühendislerinin pek azı hariç köşelerine çekildiler.
Sinmenin ötesinde gizlendiler.
Gazeteciler...
Siyasetçiler..
İş dünyası..
Sanat...
Züccaciye dükkanına giren filleri, psikolog koltuğunda oturma kıvamında izlediler.
Türkiye, sırat köprüsü üzerinde adeta mıhları gevşek bir çadır gibi sallanıyor.
Gerektiğinde hayır diyebilmek, diyene olduğu gibi iktidar sahiplerine de onur ve akıl aşılar.
Görüntüyü cam sileceklerini çalıştırarak nitelendirebiliriz.
Nereden başlanmalı sorusuna 15 yıldır yakın dostlarıma söylediğim söz ile yanıt vereyim:
Kişilik bozukluğunu karizma sanma huyundan vazgeçerek!
İRAN, ASKERİ ARAÇLARLA SINIRIMIZA AFGAN TAŞIYOR
1-Vahşi Taliban’ın, 6 ayda ele geçirmesi beklenen büyük şehirleri 6 günde ele geçirmesi ve genel af ilan etmesi; Afganistan’dan kaçışı engellemesi açısından ve ülkemiz üstündeki mülteci baskısını azaltması açısından hayli faydalı olmuştur.
-İran Devrim Muhafızları ordusu kendine ait askeri araç ve vasıtalar ile günlük olarak sınırımıza düzensiz Afgan göçmen bırakıyor.
Yine konunun uzmanlarına göre İngiliz gazeteci ve yazar olan David Hearst’'ın köşe yazısında ilginç bir iddiası var.
Bilindiği gibi, azımsanmayacak bir kısım tarihçi Sovyetlerin çöküş döneminin Afganistan’daki yenilgisi ve geri çekilmesi ile başladığını yazmakta.
David Hearst’de önce bu saptamaya atıf yapıyor, bunun üstüne kendi analizini inşa ediyor. Bu yenilginin, Batı ittifakının küresel düzendeki dominant etkisinin sonunun başlangıcı olduğunu iddia ediyor.
E-posta Facebook Twitter Yazdır Önceki sayfa Sayfa başına git |
Bu yazı 48861 defa okunmuştur. |
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
|
|||||
|
|
|||||
|
|
|||||
|
|
|||||
|