Reis Portekizce’de “kral” anlamına gelir. Biz de birilerine “Reis” diye diye onu kral havasına soktuk. Hatta öyle ki “Reis” kendine saray bile yaptı; adeta krallığını ilan etti! Cumhuriyet eski güzel günlerimizde kaldı. Cumhuriyetin barındırdığı kanun-nizam ise şimdilerde kemanla saksafonun yanında takılıyor!..

Bu Cumhuriyeti iki sarhoşun kurduğunu söyleyip eleştirenler sarhoş olmayan bir “reisin” yönetiminden memnunlar mı acaba? Cumhuriyetin sunduğu demokratik haklarla iktidara gelen, yandaşlarıyla birlikte devletin altını üstünü çatır çatır satıyor; devlet eliyle tüm kaynaklarımızı birilerine peşkeş çekip kendi ceplerini tıka basa doldururken vatandaş fakirlikten kan ağlıyor! Bu hak mıdır, reva mıdır Allah aşkına! Arkadaşım yeni emekli oldu; bağlanan emekli aylığı 1553 TL. Ayıptır ya, utanın biraz!
Aynı Reis değil miydi Suriye’deki %80 Sünni’yi nasıl %20’lik Şiiler yönetir diye isyan eden? Peki şimdi %30’luk oy oranına sahip olan AKP-MHP ittifakının %70’lik diğer kısmı yönetmekte ısrarcı olması hem de ekonominin, hukukun, basın özgürlüğünün…vb. yerle bir edildiği bir ortama mahkûm edilerek zorla yönetilmesi hak mıdır, adalet midir?
Arabası olup da uzun yolda trafik cezası yemeyen var mı acaba? Yolu yapıyor, yolla ve günümüzün araba kalitesiyle uygun düşmeyen bir süratle gitmeyi şart koşup para trafik cezalarıyla dolduruyorlar devletin kasasını… Ya da her noktada otopark imkânı sağlamış gibi trafiğe engel olan-olmayan binlerce aracı her gün çekici marifetiyle çekip dünyanın para cezasını hop yine aynı kasa için topluyorlar. Ha bu arada çekicilerin bu işlemi yaparken daha çok trafiğe yol açmaları da cabası…

Bir ceza kapısı da müzikli mekân sahipleri için açıldı! “Müzik gece 00.00’da bitecek!” buyurdu Reis… İşini bilen, arkası sağlamda olan mekân sahipleri bir yolunu buluyor, bir miktar “haraç” ödeyip 03.00’lere kadar eğlenceyi devam ettiriyorlar mekanlarında… Devlet eliyle yine “yasadışı” bir kazanca vesile olunuyor böylece… Zaten 00.00’da müziği bitirme kafasını da anlamak mümkün değil! Sen kafa dağıtmak isteyen halkı, Türk gece hayatını tecrübe etmek isteyen turisti, işini yapmak isteyen sanatçıyı neden engellemeye çalışırsın ki? Elbette kuralları olmalı, mekanların bulunduğu alanlara göre ses geçirmez bir yalıtım sisteminin bulunması, belli desibel ölçüleri vb. elbette gözetilmeli… Ama sen hangi hakla müziği saate bağlıyorsun, anlamak mümkün değil!

Futbol federasyonunun başına 5 müteahhitden birini getiriyorsun.Demokratik seçilmiş havası yapıyorsun ve futbolu kirletiyorsun.Futbolu siyasetin oyuncağı haline getiriyorsun.
Sonra Avrupa'da futbol takımlarımızı hakemler yakınca ,ağlamaya başlıyorsun.Avrupa böyle bir kirliliğe izin vermez seyirci kalmaz.Yani bizim Milli takımımız ve kulüp takımlarımızın  Avrupa'da barınması zor artık.Öyle doğruyacaklar ki takımları sizlerde göreceksiniz,Çünkü siyaseti futbola yani spora bile soktunuz.Yazıklar olsun.İnsanlar reisi eleştirdiği zaman hemen troller yani paralı askerler  saldırıya geçiyor.Düşünmek ve yazmak suç oldu bu ülkede.Şimdi oylar dibe vurdu.
Bir Bayburt Türküsü var çok severim."Ben feleği gördüm taşdan inerken " evet bende feleği gördüm.
İşin özü!
İnsanımız çok şey istemiyor; diyor ki demokratik bir iklimde insanca yaşayalım, soymayın ve de soydurmayın; hakça çalışıp hakça kazanalım…
Son sözüm de ülkenin içinde bulunduğu bu günleri güllük gülistanlık gösterme gayretinde olan zavallılara:
Kardeşim, kraldan çok kralcı olmayın; çünkü kralınız “çıplak!”