Ak Parti’nin zaferle çıktığı seçimlerden sonra, Mustafa Sarıgül tam bir siyasi karikatür haline geldi.
Önce, iddialı girdiği yarışta, rakibinin 8 puan gerisinde kalınca, “Önümüzde çileli bir yolculuk var.” sözleriyle, İstanbul’u kaybettiğini, bundan sonra CHP liderliği için siyaset yapacağının işaretini verdi.
Aradan 48 saat geçtikten sonra, aniden, “Tüm oylar yeniden sayılsın. Seçimlerde usulsüzlük var.” feryadında bulundu.
Bu tarihi çarka, bıyığı olanlar bıyık altından, bıyığı olmayanlar dudak altından güldüler.
Basın toplantısına eşlik eden CHP İstanbul il başkanı Oğuz Kağan Salıcı bile, Sarıgül’e gülmemek için dudaklarını, dilinin arasına hapsetti.
Sarıgül’ü 48 saatte çark ettiren, CHP Ankara adayı Mansur Yavaş’ın YSK nezdinde yaptığı girişimler oldu.
CHP tabanının, “MHP’den gelen aday mücadele ederken, sen horul horul uyuyorsun.” mealindeki Twitlerinden etkilenen Sarıgül, acil ve göstermelik bir basın toplantısıyla durumu kurtarmaya çalıştı.
Bir Allah kulu da, Sarıgül’e, “Yahu, Mansur Yavaş ile Melih Gökçek arasında fark yüzde 1. Seninle Topbaş’ın arasındaki fark yüzde 8. Aradaki oy farkını boğaz köprüsüne sersek, trafik dururdu.” diyemedi.
Söz Mansur Yavaş’tan açılmışken, birkaç tespitimi aktarmak isterim.
Yavaş, Ankara’daki seçimi kazansa da, kaybetse de; artık önemli bir siyasi figür haline geldi. Ankara’da yüzde 12’lik kemik bir oya sahip olduğu görülen Mansur Yavaş’ın, Ankara YSK önünde toplanan kalabalığa, “Beklemeyin artık. Evinize gidin. Kimsenin burnu kanamasın.” sözlerinin, CHP’li bazı medya sever vekillere ibret olmasını öneririm!
Yakmayı da mı beceremez insan!
Antalya belediyesine ait ıslak imzalı evraklar yakılırken suçüstü yapıldı.
Menderes Türel’e karşı Antalya Belediye Başkanlığını kaybeden Mustafa Akaydın, belediyeye ait belgeleri yakma talimatı vermesini, “Gelecek belediye başkanı için temizlik olsun istedim. Yakacak olsam, gündüz yakar mıyım” diye savundu.
Fena halde komik bir açıklama bu.
Ne yani? CHP’li Akaydın, Ak Partili Türel rahat etsin diye mi ıslak belgelerin yakılma talimatını verdi!
Kötü niyetli olsaymış, gece yakarmış!
Belgeyi gece yaktığınızda, geceyi, güneş gibi yararsınız. Daha çok dikkat çeker.
Asıl, gece parlayan ateş dikkat toplar.
Neresinden bakarsak, imar ve bütçe ile ilgili ıslak imzalı belgeleri yakmanın, kötü niyetli bir davranış olduğu ortada.
Aldığım bilgilere göre, Akaydın’dan, “Belgeleri yakın” talimatı alanlardan bir kişi, Türel cephesini durumdan haberdar etti.
Hadi, niyeti bozdun!
İnsan, birkaç deste kâğıt parçasını yakmayı da mı beceremez mübarek!
Çalıştı ama!
Kemal Kılıçdaroğlu’nu yan gelip yatmakla suçlayan CHP’lilere katılmıyorum.
Kılıçdaroğlu’nun, belki de, en çok çalıştığı seçim, geride bıraktığımız 30 Mart seçimleri oldu ama temel siyaset parametresini, illegal ses kayıtlarının üzerine kurması, CHP’nin ana nüvesinin asla hoşlanmayacağı cemaatle iş birliği yapması, geleneksel CHP oylarını dahi ürkütünce, sükut-u hayale uğradı.
Bence, CHP’yi hezimetten kurtaran, Mansur Yavaş’ın şahsında, MHP’nin emanet oyları ve Sarıgül’ün 3-4 puanlık kişisel oyu oldu!
Yavaş’ı bilmem ama Sarıgül o 3-4 puanlık oylarının diyetini Kılıçdaroğlu’ndan isteyecektir!
*Bu yazı Talat Atilla’nın Güneş Gaetesi’ndeki köşesinden alınmıştır…