Sinema sektöründe görev yapan 'menajerlere' ulaşmak çok çok zor!
Eğer ulaşanlar olursa, yanıtları şöyle:
"Biz VIP oyuncular ile çalışıyoruz. Siz gidin Kast Ajanlarına kayıt olun!"
İster kamera önü oyunculuk, ister tiyatro oyunculuğu olsun sektörde her zaman konservatuar ve oyuncu akademisi okumuş oyuncu adayları bir adım öndedir!
Konservatuar okuyan bir kişinin oyuncu olma şansı daha yüksek olsa da, konservatuar okumamış ama, oyunculuk eğitimleriyle kendini yetiştirmiş bir kişinin de bir o kadar oyuncu olma şansı vardır.
İŞSİZLİK!
Sanat alanındaki mevcut işsizlik sadece tiyatro ve sahne ile sınırlı değil. Sinemacılar ve televizyon yapımı ile ilgili okullardan mezun olanların çok azı kendi alanlarında iş bulabiliyor.
İşsizlik gerçeği var olan sanatsal üretimin kalitesine de etki ediyor.
Çoğu yetenekli oyuncu ya da yönetmen iş bulamadığı için üretimden uzaklaşıyor. Bu gerçeğe rağmen üniversiteler tiyatro bölümü açmaya devam ediyorlar. Fakat hiç bir okul, mezun ettiği oyuncu adayının istikbaline ilişkin mesleki düzeyde bir gelecek tasarımı yapmıyor. Devlet ve özel okullardan mezun olan oyuncu adaylarının yarısı ancak iş bulabiliyor.
GENÇ OYUNCULAR ZOR DURUMDA!
Oyuncular mesleğine dair hayal kırıklığı ve pişmanlık yaşıyor. Çoğu da istemediği halde günün gerçeğine yenilerek başka alanlarda istihdam peşinde koşuyor.
Bu alanların en acımasız ve en perişan olanı ise piyasa koşullarını ve kurallarını rant peşinde iş yapan yapımcının belirlediği, ancak zorunlu olarak oyuncuların umut kapısı olan diziler.
Şu bir gerçek ki, yapım şirketlerinin ve menajerlerin sürekli olarak dizi filmlerinde hep aynı isimlere ve yüzlere yer vermesi ile
genç oyuncular devre dışı bırakılıyor.
Umut ışığı olmadığı için karamsar, geleceği hakkında bir fikri olmayan, mutsuz ve umutsuz yetenekli genç oyuncularla dolu çevremiz.
BİLİNÇSİZ KAST AJANSLARI
Dizilerde çalışanların sete gitmek için servis beklediği Mecidiyeköy 'figüranlar kahvesi' gibi oldu. Kast oyuncuları buradan alınarak film setlerine götürülüyor.
Dizi film piyasasında yüzlerce kast figüranı 300- 500 tl karşılığı setlere koşuyor!
Sabahın çok erken saatlerinde İstanbul'un uzak semtlerinden Mecidiyeköy 'e gelen kast oyuncuları kar, yağmur altında çile çekiyorlar. Bir veya iki cast ajansı dışında diğer ajansların bekleme alanlarının olmadığını ifade eden cast oyuncuları mekân talep ediyor.
AMELE PAZARINA BENZİYOR
Dizi sektöründe iyileştirme çalışmalarına başlayan Sinema Emekçileri Sendikası (Sine-Sen) Taksim'de ve Mecidiyeköy' de bekleme salonu yapabilecekleri bir alan tahsisi için Büyükşehir Belediyesi'nden yetkililerden yer sorununa çözüm istiyor.
ÜNLÜ OLMAK İÇİN
Kimileri ünlü olabilmek adına, kimileri eğlence için, kimileri de ekmek paralarını kazanmak için gidiyorlar.
Buradan ünlü olunamayacağının farkına varmaları ise çok uzun sürmüyor pek tabi ki. Bazen 10 saat bazen de sabahlara kadar koşuşturan figürasyon oyuncuları rol aldıkları dizileri izleyince "şok" oluyorlar.
Çünkü kamera onları 'flu' olarak gösteriyor!
Koridorda yürüyün, kapının önünde oturun, sokak boyu koşun, dans edin, alkışlayın, hoplayın, zıplayın, yerlerde sürünün, kavga edin gibi...
Bir kaç oyuncuya haftalık 25-30 bin lira ödenirken, çile çeken figürasyona ise İstanbul' da ulaşım parasını bile karşılamayan ücretler veriliyor.
Bazen peşin, bazen 15- 20 gün sonra ödeme yapılıyor 'kast ajansları' tarafından;
yazık bu insanlara!
YARDIMCI OYUNCULAR ÇİLE ÇEKİYOR
O kadar çok kast ajansı var ki...
Şimdilerde figürasyona "yardımcı oyuncu" deniliyor!
Gece 24.00 de aniden mesaj veya ajans tarafından aranıyorlar:
"Yarın sabah şu film de, şu dizi de cafe sahnemiz var.
Yönetmen tarafından seçildiniz(!)
Kızlar etek, elbise topuklu ayakkabı, erkekler smokin giyecek. Sabah saat 07.00 de Mecidiyeköy AKM nin orda olunuz!"
Sabahın 04.00'de kalkıyorlar fırlıyorlar sokağa.
Varsa ceplerinden yol parasına ödeyerek oturdukları semtten Mecidiyeköy 'e geliyorlar!
Kast sorumlusu isimleri yazıyor kimliklerini alıp çantasına koyuyor; belki setten kaçarlar falan diye!
Daha sonra minibüslere bindiriyorlar. Set alanına gidiliyor...
Kıyafetlere bakılıyor "beğendim beğenmedim" diye kostüm sorumlusu değerlendiriyor.
Bazı setlerde eğer 'yardımcı oyuncunun' giyeceği uygun kostüm yoksa onları sete getiren KAST ajanslarına kızıyorlar;
"neden şu kıyafetleri giyin demediniz."
Yahu nasıl bir uygulama bu?
Kast ajansları aracılığı ile gelenlerin kazançları iyi olsa zaten 250-300 lira için sabahın zifiri karanlığında kalkıp oraya gelmezler!
Makyaj saç yapılır...
Gecelere kadar set sürer, hele set 16.00 ve 17.00 de başladıysa sabaha kadar devam eder...
Yemek konusunda sıkıntı yaşanmaz.
Çok çok yorulursunuz, geceye kadar cafede oturmak bar masasında dudak kıpırdatarak konuşuyor gibi yapmak gibi!
MENAJERLER DEĞER VERMİYOR
Sinema sektöründe görev yapan menajerlere ulaşmak çok çok zor!
Eğer ulaşanlar olursa, yanıtları şöyle:
"Biz VIP oyuncular ile çalışıyoruz!"
Bu nasıl bir cevap?
Küçümsüyorlar kısacası!
Konservatuarı bitirmiş, oyunculuk akademisinde eğitim görmüş bu kişilere değer vermiyorlar resmen!
Menajerlere soruyorum:
O yüksek ücretler karşılığı menajerlik yaptığınız kişi ve kişiler nasıl "şöhret" oldular?.
Hiç cevap yok!
Çok yanlış yapıyorsunuz!
Sizin yüzüne bile bakmadığınız, cast ajanslarına gidin dediğiniz, oyunculuk okulundan başarıyla mezun olan bu kişileri küçümsemeyin.
Çünkü ilgilenmediğiniz bu genç oyuncular karşınıza şöhret olarak çıkabilir!