AK Parti Gaziantep Milletvekili Şamil Tayyar TBMM Başkanlığına dilekçe vererek, “Dokunulmazlığım kaldırılsın” dedi. Kısa bir süre önce TBMM Başkanı Cemil Çiçek, Tayyar’ın bu talebini ret etti. Bu ilginç gelişmeyi AK Parti Gaziantep Milletvekili Şamil Tayyar’a sorduk.
- Sayın Tayyar aldığım bilgilere göre dokunulmazlığınızın kaldırılması talebini TBMM Başkanı Çiçek ret etti. Doğru mu?
- Doğru. Sayın Çiçek’in öyle bir tercihi oldu.
- Neden dokunulmazlığınızın kaldırılmasını istiyorsunuz?
- Kamuoyunda benim hapis cezalarından kaçmak için milletvekili olduğum yönünde gerçek dışı bir algı oluşturmaya çalışanlar var. Dokunulmazlığımın kalkmasının onlara iyi bir yanıt olacağını düşünüyorum.
- TBMM Başkanı Cemil Çiçek sizinle aynı fikirde değil ki, bu talebinizi ret etti.
- Görüş farklılığı doğal. Olabilir.
- Bu görüş farklılığı ne kadar doğalsa, sizin de bu son gelişmeye vereceğiniz cevap da o kadar doğaldır. Çiçek’in bu görüşüne bir yanıtınız olmayacak mı?
- TBMM Başkanı Sayın Çiçek’in bu yaklaşımı bir usul hatasıdır.
- Yani Çiçek hata yaptı diyorsunuz.
- Bir usul hatası yaptı. Sayın Çiçek’e göre fezlekenin meclise gelmesi gerekiyor. Zaten kısa bir süre sonra TBMM’ye gelecek. Oysa talebimi doğrudan komisyona iletebilirdi. Umut ederim, dokunulmazlığımın kaldırılmasına ilişkin fezleke TBMM’ye geldiğinde gerekli hassasiyeti gösterilir.
- Şu da var tabi. Siz dokunulmazlığınızın kaldırılmasını isteyince, AK Parti, CHP ve MHP’deki bir çok ismin dokunulmazlığın kalkmasının da psikolojik olarak önünü açıyorsunuz. Bir şuur altı tetiklemesi yapıyorsunuz. Bu yüzden dokunulmazlığınızın kalkması ret edilmiş olamaz mı?
- Yani, hangi saiklerle hareket edildi bilemiyorum. Benim için istenilen 65 ay hapis cezası var. Ayrıca devam eden cezalarım var. Dokunulmazlık kazanmak için vekil oldu kampanyasının önüne geçmek istiyorum
- Sizi sıkıştırmak için sormuyorum ama önce komisyondan istifa ettiniz, şimdi de dokunulmazlığım kalksın talebiniz var. Mayınlı alanlarda yürümüyor musunuz? Sınırları zorladığınızı düşünmüyor musunuz? Amacınız nedir?
- Siyasete girmeden önce hayatı nasıl okuyorsam, şimdi de öyle okuyorum. Siyasete girmeden önce farklı Şamil Tayyar, girdikten sonra farklı Şamil Tayyar olmak bana göre değil. İnsan, doğruluğuna inandığı değer ve duruşunu
Aldığı unvanlara göre niye değiştirsin ki?
-Doğrusu bu tabi ama siyasetin dinamikleriyle hayatın dinamiklerinin getirdiği farklılıkları fazla önemsemiyormuş gibi bir fotoğraf ortaya çıkmıyor mu?
- Çıkmıyor. İnsanların öz duruşlarını koruyarak siyaset yapması kendisine duyduğu saygının gereğidir. Ben AK Parti’nin durduğu noktayı benimseyerek siyasete girdim, AK Parti’de beni tanıyarak listesine aldı.
- Anlıyorum. Durduğunuz noktayı Başbakan Erdoğan’a farklı yansıtmaların önüne geçmek ve kendinizi daha sağlıklı ifade etmek için Başbakan’dan randevu talebiniz oldu mu? Komisyondan istifanız ve Çiçek’in bu kararından sonra Başbakanla hiç görüştünüz mü?
- Sayın Başbakan’ın feraset ve tecrübesi beni anlamak için yeterlidir. Hayır, Sayın Başbakanımızla görüşmedim. Randevu talebim de olmadı.