Ankara Cumhuriyet Savcısı ve Yargıda Birlik Platformu Sözcüsü Abbas Özden’e, 12 Ekim’de yapılacak HSYK seçimleri ve yargının sıkıntılarını sordum.
Savcı Özden’in, şimdiye kadar hiçbir savcının söylemediği&söyleyemediği sözleri ve sorularıma verdiği yanıtlar şöyle oldu:
- Yargıda Cemaatçi Hakim ve Savcılar var mı?
- Var.
- Sayıları ne kadar?
- 1500 civarında.
- Yani, Türkiye’de 13 bin civarındaki Hakim ve Savcının 1500’ü cemaatçi öyle mi?
- Sayıları 1500 civarında ama 1500 civarında da etkiledikleri Hakim ve Savcı var.
- Cemaat mensubu olarak anılan Hakim ve Savcıların, liyakat problemleri var mı?
- Derindeki asıl problem bu. Cemaat, liyakati olmayan, 2 satır yazı yazamayanları Hakim&Savcı, hatta mahkeme başkanı olarak yerleştirdi. Asıl beyin takımını ise geride prens olarak kullanıyor.
- Neden?
- Ne kadar muhakeme yeteneği zayıfsa, o denli yüksek kontrol sağlanır diye.
- Peki, Hakim ve Savcılar kritik yerlerin cemaatin kontrolü altında olduğunu biliyorlardı da, Tayyip Erdoğan’a karşı yürütüldüğü söylenilen, 17-25 Aralık operasyonlarında neden yargının tümü sessiz kaldı?
- Bu sorunun birden fazla yanıtı var. Başka bir zaman, daha derinliğine bunu sizinle konuşuruz.
- HSYK seçimlerini kim kazanacak?
- Cemaatçi Hakim ve Savcılar birbirlerine çok sıkı şekilde bağlılar. Mobilize olabiliyorlar. Yargıda Birlik Platformu beraberliğini bozmaz ise, cemaat kaybedecek.
Müthiş proje
TEDAŞ Genel Müdürü Mükremin Çepni’nin, Enerji Bakanlığı’nda, Türkiye Gaziler Vakfı’na verdiği yemeğe katıldım.
Vakıf Başkanı Lokman Aylar ve Genel Başkan Yardımcısı Levent Demir’in öncülüğünde verilen yemekte, kolu- ayağı kopan, gözü kör olan gazilerimizin metaneti çok etkileyiciydi.
Gaziler Vakfı’nın Başkanı Lokman Aylar’da çatışmada gözünü kaybeden bir gazi.
Türkiye Gaziler Vakfı Başkan yardımcısı Levent Demir, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın da desteklediği bir projeden bahsetti.
Türkiye’deki tüm gaziler, beyaz bir bez üzerine, kendi kanlarıyla, dev bir Türk bayrağı oluşturacaklarmış.
Projeyi yürüten, destekleyen herkesi kutluyorum.
*Bu yazı Talat Atilla'nın Güneş Gazetesi'ndeki köşesinden alınmıştır...