Sizin bir B planınız var mı?
Soru bu.
Çünkü kulislerde savaş haberleri de var…
Partilerde yaşanması beklenen deprem haberleri de!
Yani Türkiye’nin siyasi geleceğini derinden etkileyecek, muhtemel olaylar…
CHP’de yaşananlar, yükselen itiraz sesleriyle gözler önünde…
CHP içindeki rahatsızlık, çeşitli ortamlarda dillendiriliyor.
Sadece parti içi muhalefet tarafından mı?
Tabii ki hayır.
Görevlerinin başında olup, yüksek sesle rahatsızlıkları dile getirenler de var.
Kapalı toplantılarda özellikle CHP’nin "normalleşme" politikalarını, sert bir dille eleştiren milletvekilleri de var.
Onlara alkışlarıyla destek verenleri de katarsak sayıları bir hayli fazla…
CHP’de çiçeği burnunda Genel Başkan Özgür Özel'in, sınav günleri diye de nitelendirilen süreçte bunlar önemli.
Tartışmasız Türkiye’nin en önemli sorunu ekonomi.
Emeklilere zam, asgari ücretlilere ara zam, gezi, kavala vb davaları...
Oysa iktidarın hedefi bütün bu sorunların dışında.
Yeni Anayasa.
Chp'nin önemli isimlerinden İstanbul Milletvekili ve Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın, katıldığı televizyon programında normalleşme ile ilgili görüşmelerin aslında biraz nafile olduğunu " bizim anayasa sorunumuz yok" cümlesiyle özetliyor. Normalleşme görüşmelerine ilişkin
Kapalı kapılar ardından dışarı sızanlar o ki, CHP'nin asıl meselesi Türkiye'nin sorunlarına çare bulmak.
Bu konuda Özgür Özel son açıklamalarında şunları söylüyor:
"Biz 22 yıllık AKP iktidarının yükünü sırtımızda taşımıyacağız..."
Bugün normalleşme görüşmelerinden birini daha izleyeceğiz.
Bu kez muhatap. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek.
Öyle işte...
* * * İktidardaki AK Parti ve Cumhur İttifakı için de kulaktan kulağa yayılanlar var.
Muhtemel senaryolarda dayanak; Erdoğan ile Cumhur İttifakı ortağı arasında yaşanması beklenen çekişmeler...
Bununla ilgili yorumlar ve olası senaryolar mı?
Normalleşme adı altında muhalefetle yapılan görüşmeler.
Yaklaşan Sinan Ateş davası...v.b.
Tüm bu gelişmeler kulislere düşen haberlere ‘dikkat!’ kesiyor!
Ve muhtemel gelişmelere ilişkin iddialar birbirini kovalıyor…
İddialardan birkaçı ‘Yok artık!" dedirtecek cinsten:
Bazı bakanların ve üst düzey bürokratlardan bir çok ismin malum nedenle görevlerinden uzaklaştırılacağı.
Hatta Ak Parti içinde de istifa düzeyinde kopmaların olabileceği gibi...
Bunlar tetiklenmenin de sonucu ortaya atılan iddialar.
Üstelik iktidar savaşında, ‘her yol mübahtır’ diyenler için, olmayacak şeyler değil.
Türkiye siyasetinin çok değil; önümüzdeki birkaç ay içinde nasıl bir yöne gideceğini hep birlikte bekleyip, göreceğiz.
Muhalefet ve iktidarda yaşanacak muhtemel değişiklikler, yorumlar ve olası senaryolarla anlatılıyor.
Bir de araştırmalar var.
Partilerin oy oranları ile ilgili.
Bakın son yapılan kamuoyu yoklamalarında birinci parti %34 oyla CHP olurken, ikinci parti %31 ile Ak Parti oluyor.
Bu sonuçlar Ana Muhalefet CHP'yi 'erken seçim' çağrısı yapmamakla eleştirenlere şu yanıtı veriyor.
% 3, % 4' lük bir fark seçim garantisi olamaz.
CHP'li Günaydın, konu ile ilgili bir noktaya şöyle dikkat çekiyor.
" Muhalefetin TBMM deki sandalye sayısı erken seçim kararı için yeterli değil..."
Savaşın Efendileri!
Dış politikada yaşananlar aylardır Türkiye gündemini de meşgul ediyor.
Hatta orda yaşananlar Türkiye’de yaşanan olaylar kadar yakından takip ediliyor…
‘Savaş çıktı, çıkacak’ naraları atıldı günlerce.
Ve sonunda görüldü ki; insanlığın alçalma imkanı yükselme imkanından daha mümkün ve derinlerde…
Nasıl mı?
Savaşın efendilerinin son oyunda sergiledikleri gibi…
Anlaşıldı ki; insanlığı savaşa sürüklemenin sınırı yokmuş…
Olan biteni yalanla anlatmanın da…
İnsanlık bu kadar alçalabilirmiş.
İsrail'in Gazze'de yaptıkları...
Savaşın efendilerinin yeni planları...
Yazılıyor, çiziliyor…
Bunları hep birlikte izliyoruz.
Olup biten bunca olumsuzluklara endişelenme hakkımızı kullanmayalım mı şimdi.
Hüzünlü bir şarkının sözlerindeki gibi.
“Burası Türkiye Cumhuriyeti, burada yaşanır acıların en şahanesi en divanesi…”