18 Kasım 2013 tarihli Güneş’in sür manşetinde, yayın yönetmenimiz Murat Büyükçelebi’nin iyi özetlediği bir Ertuğrul Özkök haberi vardı.
“Kaçtı mı?” başlıklı yazıda, Özkök’ün kendi yazısına atıfta bulunarak, tek tanrılı dinlerden bıktığı ve Budizm de huzur bulduğu ifade ediliyordu.
Özkök giderek sanal bir çizgi film karakteri olmaya başladı.
Bu kadar sık dönmeye insanın beli kırılmaz mı?
Kırılmıyor işte.
Esnek…
Özkök, kendisine yönelik ilgiyi diri tutmak için vazgeçmeyeceği değer olmadığını defalarca kanıtlamış popüler bir yazar.
Evet, bu tarzı kişisel bir tercih ama işin kamuoyu mühendisliği kısmında problem var.
Ahmet Kaya’ya, “Şerefsiz” derken milliyetçi.
“Federasyon olabilir” derken de ayrılıkçı genlere sahip olduğunu düşünmemizi istiyor.
Bunlardan hangisinin gerçek Özkök olduğuna kafa yorarken de, bize nanik yapmaya bayılıyor.
2009 yılında yaptığı Umre ziyaretinden huşu içinde dönen Özkök’ün bu manevrası iktidar partisinden karşılık bulmayınca, bir süre, “İktidar başarılı” mealinde yazılar kaleme aldı.
Özkök DNA’sını iyi bilen iktidar, bu yazıları da müstehzi bir tebessümle karşılayınca, tekrar nehrin kenarında oturup, “Nehirden Enis Berberoğlu’nun hareketsiz bedeninin geçmesini” bekledi.
Özkök, kuşatmayı yaran Berberoğlu’nun canlı-kanlı halini görünce, kendini, kendisine bile hayrı olmayan bir heykele; Buda’ya teslim etmek zorunda kaldı.
Hayırlı olsun…
Şükür ki;
Ahret dışında insanın yeniden defalarca dünyaya gelmesi ne bilime, ne akla, ne de dine sığıyor.
Bir Özkök’le baş edemedik, 16 kez dünyaya gelen Özkök’le aynı havayı teneffüs etme hayali bile beynimizi felç ediyor!
Gani; Bağış yapmak hata, normal değil!
İki gün önce, “İş yapmayan 14 minibüs sahibinin, işlek hatlara sahip olmak için, her biri ayrı ayrı, bir futbol kulübüne 120’şer bin TL bağış yaptığını” yazdım.
Neresinden bakarsanız bakın bu bir skandaldı.
İlk ses, konunun iki muhatabından birisi olan Ankara Minibüsçüler Odası Başkanı Hacı Gani’den geldi.
Başkan Gani, “Evet bu bağışlar yapıldı. Normal olmadığını da kabul ediyorum ama benim bu yönde kimseye bir baskım, telkinim olmadı. Bu konu gündemde olduğu zaman, ’ beni karıştırmayın’ dedim. Ayrıca mal beyanı veren nadir başkanlardan birisiyim” dedi.
Gani’ye, “Konunun iki muhatabından birisi sizsiniz. Diğeri ANKESOB Başkanı Mehmet Yiğiner. Bağış için siz çağrı yapmadıysanız, Yiğiner yaptı. Aksi bir durum fizik kurallarına aykırı. Bu durum haksız zenginleşmeye yol açtığı gibi, diğer minibüsçülere de haksızlık” dedim.
Tüm işaretler, ANKESOB Başkanı Mehmet Yiğiner’i gösteriyor.
Yiğiner, ANKESOB Başkanlığının yanında, Ankaragücü spor kulübünün de başkanı.
Ankara’da bazı hatlarda 1,5 milyon değeri olan minibüslerin bir bölümüne, yüklü bağış karşılığı çok para kazanan yerlerin tahsis edilmesi etik dışı olduğu kadar da, haksız rekabet açısından da suç…
Ankaragücü’ne bağış yap, çok para kazanacak hatta geç!
Devlet uyuyor mu?
*Bu yazı Talat Atilla’nın Güneş Gazetesi’ndeki köşesinden alınmıştır…