Çiller'in danışmanlığını yapan Hüseyin Kocabıyık, Kadınlar Günü nedeniyle yazdığı ve Yeni Asır Gazetesi’nde yayınlanan makalesinde Başbakanlığı döneminde Tansu Çiller'e ilişkin bir anısını şöyle anlattı: "İtalyan Başbakanı Prodi'nin kravatını masanın karşı tarafından uzanarak yakalayan, adamı masanın öbür tarafına bir hindi gibi sündüren ve 'seni boğarım' diyen kadın”
Kocabıyık'ın yazısında Tansu Çiller için : "Onun ismi geçtiği zaman zihnimde oluşan imaj güç, kararlılık ve eylemdir. PKK'lı hainler için "vurun", Kardak için Yunan gemilerini "batırın" diyen bir başbakandır." ifadesini kullanıyor.
Kocabıyık'ın anlattıklarına sözüm yok. Doğru olabilir... Bilmiyorum.
İtirazım olan husus, Kocabıyık'ın bunları anlatmasının zamanlamasına ve muhtemel sebeplerine.
Kocabıyık, Çiller'in danışmanlığını yaptı. Rivayete göre de 28 Şubat sürecinde Çiller'in yaptığı hatalardan da birinci derecede sorumlu.
Hüseyin Kocabıyık belli ki, birikimli birisi. Birkaç TV programında izledim kendisini, ağzı iyi laf yapıyor.
Kocabıyık'ta eksik olan şey duruş.
Duruşu yok.
DYP Lideri Çiller'den sonra ANAVATAN Lideri Mumcu'nun danışmanlığını yaptıktan sonra AK PARTİ'den Milletvekili adayı oldu ama listelere giremedi.
1 ay öncesine kadar ismi Abdullah Gül'ün danışmanlığı için geçiyordu.
Belli ki, oradan artık umut yok.
Çiller'le ilgili yazdıklarının zamanlaması oldukça ilginç.
Danışmanlığının kıymetini bilecek bir yer bulamayınca, kendine yer açma gayreti var sanki.
"Ya bir yol bul, ya da bir yol aç"
DP ile ilgili Kulislerde konuşulanları biliyorsunuz.
Süleyman Soylu'nun Çiller'in emanetçisi olduğu söyleniyor.
Kocabıyık, işte bu yolu Çiller'e açmak için ilk ateşi yaptı.
Bildiğim kadarıyla Çiller'le Kocabıyık'ın arası halen limoni.
Kocabıyık, bu yazıyla hem Çiller'le arasını düzeltmek, hem de Çiller liderliğinde DP'de etkinlik kazanma arzusunda olabilir mi?
Bu hesabın tutmasını mümkün görmüyorum.
DP Liderliğine seçilen Süleyman Soylu'nun yerini Çiller'e verme ihtimali sıfıra yakın.
Soylu'yu fazla tanımam. Bir kez ziyaretime geldiğinde yüz yüze 2 saat sohbet ettim.
Kendisinden aldığım hissiyat şu; Ne Demirel'e, ne Çiller'e, kralına yerini vermez.
Soylu'yu fazla tanımamaktan kaynaklı rezervim devam ediyor ama Soylu'nun şaşırtıcı bir başarı gösterme ihtimalini de görüyorum.
Kocabıyık'ın bu sözlerinin psikolojik bir ön savaş olduğunu kayda geçirmek isterim..