"Biz her türlü milliyetçiliği ayaklarımızın altına almış bir partiyiz",
“Türk milliyetçiliği ayaklar altına alındı..” gibi sözlerin sahibi olan Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, 18 Ekim 2017 günü muhtarlarla yaptığı toplantıda da şöyle konuşmuştu:
"Türk'üm demek hakkındır, Ama Türkçülük yapamazsın, Türkçülük bölücülüktür. Kürt'üm demek hakkındır, Kürtçülük yapmak ise bölücülüktür.."
Tayyip Bey’in bu tür sözleri her zaman çok büyük tepki çeker..
Türk milliyetçileri, Tayyip Bey’in “Türkçülük bölücülüktür..” diye başlayan son sözlerine çok büyük tepki gösterdiler. Türklük, Türkçülük ve Türk milliyetçiliği kavramlarını yanlış anlamış olduğuna vurgu yapmaya hala da çeşitli medya organlarında devam etmekteler..
Soy, ırk, nesil ve ırkçılık gibi kavramların uzmanı olan bilim adamları, basın mensupları, siyasi örgütler, Atatürkçü kuruluşlar, Tayyip Bey’in sözlerini, bilimsel belgelerle çürütmekteler.
Bu meyanda; Türk milliyetçilerinin hasret ve özlemlerini karşılamak üzere kuruluş hareketini başlatmış olan Meral Akşener’in yeni partisinin kurucuları da bu konuda açıklamalar yaptılar..
Onların alkışlanacak sözleri ise ancak çok kısıtlı bir basın kesiminde duyuruldu.
Özetle şunları paylaştılar:
Meral Akşener: “Cumhurbaşkanı keşke Türk ve dünya tarihini bilseydi, 100 sayfa okusa, Gaspralı ve Atatürk’ü anlasaydı..”
Koray Aydın: “Türkçülükle, Türklüğü aynı şeyler sanmak akıl tutulmasıdır..”
“Cumhurbaşkanına tavsiyemiz, Ziya Gökalp’in Türkçülüğün Esasları kitabından başlayarak biraz okuma yapmasıdır.
Ümit Özdağ: “Türkçülük, Türk milletine kayıtsız şartsız sadakattir..”
Basınımızın Atatürkçülüğe ve Türkçülüğe saygı duyan kesiminde, günümüzde maalesef sayıları azalmış yazarlarımız da bu konuda güzel yazılar yazdılar.
Tayyip Bey’in Türkçülüğü tam anlamamış olduğunu ortaya koyan yukarıdaki sözlerine, basın mensupları da tepkilerini sürdürdüler..
Yani Türkçülüğün ne demek olduğunu Tayyip Bey’e anlatmaya çalıştılar.
Mesela SÖZCÜ’nün büyük yazarı Rahmi Turan, Tokmak isimli köşesindeki başyazısında şöyle dedi:
“Türkçülük yapmak bölücülüktür, diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan’a şunu hatırlatmak isterim: Türklük bu ülkenin çimentosudur. Çimentoyu çıkarınca, hiçbir bina nasıl ayakta kalamazsa Türkçülüğü çıkardığın zaman da ülkede geriye hiçbir şey kalmaz..”
Diğer bazı önemli yazarlar da, Türkçülüğün ne demek olduğunu, Ziya Gökalp’in Türkçülüğün Esasları kitabından satırlar naklederek Tayyip Bey’e anlatmaya çalıştılar..
Ben şahsen, Ziya Gökalp’in on beş eserini günümüz Türkçesi ile sadeleştirerek bir külliyat(*) halinde kitaplaştırıp, yayınlamış bir yazarım.
Yazar arkadaşlar ve siyasetçiler Türkçülüğün Esasları eserini başvuru aracı yaparak Tayyip Bey’in, “Türkçülük bölücülüktür” sözlerine yeterli cevabı verdiler.
Onun için ben, o satırları tekrarlamaya gerek duymamaktayım..
Sadece o kitaplarda yer alan bazı satırları hatırlatıp geçerek yazıma son vereceğim.
Yeni Türkiyenin Hedefleri kitabından: “Türk olmak için, yalnız Türk kanı taşımak, Türk ırkından olmak yeterli değildir. Türk olmak için her şeyden önce Türk harsı ile terbiye görme ve Türk mefküresi için çalışmak şarttır.”
Bir dörtlüğü:
Güzel il Türkçe bize
Başka dil gece bize,
İstanbul konuşması
En saf en ince bize..
Hars ve Medeniyet’in önsözünden ATATÜRK’ün sözleri:
“Etimin ve kemiğimin babası Ali Rıza Efendi ise, fikrimin babası Ziya Gökalp’tir.. “Heyecanlarımın kaynağı Namık Kemal, fikirlerimin babası Ziya Gökalp’tir.”
Türkleşmek İslamlaşmak Muasırlaşmak kitabından:
“Vatan ne Türkiye’dir Türkler’e ne Türkistan,
Vatan, ulu ve müebbet bir ülkedir: Turan”
Hars ve Medeniyet kitabından:
“Türk milletindenim, İslam ümmetindenim, Batı medeniyetindenim..”
(*) ZİYA GÖKALP KÜLLİYATI/ On beş eser, Yalçın Toker, Toker Yayınları- www.tokeryayinlari.com Tel: 0535 3199349 ve [email protected]