Hepimizi sıkıntılar bastı, tümümüz gergin bir vaziyette ülkemiz ve geleceğimiz konusunda endişeli bir beklenti içerisindeyiz. Erdoğan’ın geçen hafta sonu söyledikleri de bu endişelerimize tuz-biber ekti. Cumhuriyetin sınırlarını isteyerek kabul etmiş değiliz dedikten sonra şunu söylüyor ki ben gerçekten endişelendim; “Asıl yanlış dönemin tartışmalı şartları içerisinde yapılan bu fedakarlığa teslim olup devlet ve toplum hayatını buna göre inşa etmeye kalkışmaktır. İşte bunu kabul etmiyoruz. Böyle bir şey yok. Artık bu yanlış tarih ve medeniyet algısından vazgeçilmesini gerektiğini söylüyoruz.”

Bilemiyorum bu sözlerden siz ne anladınız, devlet ve toplum hayatındaki yanlışlık nedir? Biz o dönemde devlet hayatında meşrutiyeti kaldırıp Cumhuriyeti getirdik. Bunu mu kast ediyor? Bir de halifeliği kaldırdık, meclisin şahsında yaşayacaktır dedik. Bunlar mı devlet hayatındaki yanlışlarımız? Şimdi, TBMM, Erdoğan’ı halife ilan etse neyin değişeceğini sanıyor? Suudilerin veya İran’ın daha fazla saygı göstereceğini, Mısır’ın Sisi’nin veya Suriye’nin Esat’ının özür dileyeceklerini mi düşünüyor?

Peki toplum hayatındaki yanlışlarımız neler? Dini açıdan baktığımızda İslamı en iyi yaşayan toplumuz. Çağdaş yaşama en yakın, tüm islam toplumlarının özendiği bir ülkeyiz. Sorun, halifeliğin siyasi bir güç vereceğinin sanılması mı?

Cumhurbaşkanının konuşmaları beni endişelendiriyor ama bu defa gerçekten endişelendim. Nasıl bir devlet ve toplum olmamızı hedefliyor anlamadım ve endişelendim. Devletine ve toplumuna muhalefet eden bir Cumhurbaşkanı ile hem de tek yetkili bir Cumhurbaşkanı ile nereye gidiyoruz inanın bilemiyorum…
                                                                ***
MUSUL TANTANASI
Son 15 gündür Musul Harekatına katılmalıyız, masada olmalıyız tantanası yaşadık. Ne olacak Musul harekatına katılırsak? Ne elde edeceğiz, çıkarımız ne olacak? Cumhurbaşkanımıza göre Misak ı Milli toprağı olduğu için istiyormuşuz… Bazı yorumlar Musul’u Türkmenlerden dolayı federal yapımıza katacağımızı, bazı yorumlar ise o bölgede sünni bir yapılanma istediğimizi söylüyor…

Ne istediğimizi biliyor muyuz gerçekten?
Daha düne kadar Irak’ın toprak bütünlüğünü savunuyorken şimdi ayrışmasını savunur duruma düştük. Daha düne kadar mezhepçilik yanlışına düşmemişken şimdi küresel güçlerin istediği şekilde en çığırtkan Sünnilik taraftarıyız.
Bakın eğer doğrusu ne diye soruyorsanız doğrusu Musul’a girip-girmemekten ve masada olup-olmamaktan önce ne istediğini bilen bir devlet olmaktır, derim. Türkiye’nin amacı, stratejisi ve çıkarı ne, bunu biliyor muyuz?

Hatırlamazsınız Kerkük Türkleri için çok bağırdık-çağırdık Barzani’ye terk ettik oraları. Hatırlarsınız, Bayır-Bucak Türkmenleri diye çok tantana ettik onları da Rus korkusuna feda ettik. Musul için çıkardığımız gümbürtüyü de yarın inkar ederiz.
Bence her ne yapıyorsak, her ne diyorsak iç politika için yapıyor ve diyoruz.
                                                              ***
ERDOĞAN  
Erdoğan Türk politikasının gelmiş-geçmiş en başarılı iletişimcisidir. Gündem belirlemekte ve siyahı beyaz yapmakta gerçekten üstüne yoktur. Baksanıza yıllarca beraber olduğu, daima güzel sözlerle andığı, hükümette ortaklık yaptığı Cemaati bir anda, hem de kendisinin yolsuzluklarının ortaya çıktığı bir anda FETÖ Terör örgütü yapıverdi. Kimse itiraz edemedi. Cemaatcıları, Müslüman mezarlığına gömdürmedi, namazını kıldırmadı kimse itiraz edemedi. AKP’de tek bir cemaatcı yoktur dedirtti, kabul ettirdi. Hatta CHP’nin cemaate en yakın parti olduğunu kabul ettirmek üzere. Vallahi bravo…
Tüm bunları da dikkatinizi çekerim Türkiye ekonomisinin en berbat olduğu dönemde yapıyor…  Ekonominin berbat olmasından da kendisi sorumlu…
Böyle bir ortamda başkan olamaya çalışıyor ve yanında olan yüzde 50’ye dahil hiç kimse ‘Yahu Sayın Erdoğan 15 yıldır Başbakan ve Cumhurbaşkanı olarak bu ülkeyi yönetiyorsun. Neyi başbakan ve cumhurbaşkanı olarak yapamadın ki başkan olmak istiyorsun? Başkan olsan ne yapacaksın farklı olarak?’ demiyor.
Türkiye felakete giderken o mavi semaların beyaz bulutlarında yaşıyor…
Gerçekten ama gerçekten takdir edilecek bir siyasi başarı…
                                                       ***
Eşimin vefatı dolayısı ile arayan, mesaj gönderen, bu sütunlarda üzüntülerini bildirenlere ve Rahmi Turan Ağabeyime çok teşekkür ediyorum.