2 hafta önce Muhsin Yazıcıoğlu ile ilgili yazdığım yazıda şu satırlara yer vermiştim;
Yazıcıoğlu’nun helikopterinin düştüğü gün bir parti lideri beni arayarak, “Yazıcıoğlu sağ. Düştüğü yerin koordinatları bende ama yurt dışında olduğum için devlet yetkililerine ulaşamıyorum’” dedi. Ben de devlet yetkililerini arayarak konuyla ilgilenmelerini rica ettim.
2 hafta önce yazdığım yazının kısaca özeti buydu.
Yazımda ayrıca şimdiye kadar susan bu parti liderinin bildiklerini açıklamasının, Muhsin Yazıcıoğlu olayının karanlık noktalarını aydınlatabileceğini yazarak, “Artık konuşsun” demiştim.
Başta Can Ataklı olmak üzere birçok gazeteci televizyon programlarında, “Talat Atilla o lideri açıklamalı” şeklinde haklı sitemlerde bulundu. Bu yazım üzerine aralarında BBP genel başkanı Mustafa Destici olmak üzere birçok kişi beni arayarak, “O lider kim?” dedi. Ben de onlara, “Kendisi ortaya çıkmazsa açıklayacağım” yanıtını verdim.
2 hafta beklememe rağmen o lider konuşmayınca ismini açıklamak artık zaruri oldu. Yazıcıoğlu’nun helikopterinin düştüğü gün beni arayarak, “Yazıcıoğlu sağ. Düştüğü yerin koordinatları bende” diyen parti lideri MDHP genel başkanı Avukat Yusuf Erikel’dir.
Tanımayanlar olabilir; Bir ara BBP’de genel başkan yardımcılığı görevinde de bulunan MDHP Lideri Yusuf Erikel, Ergenekon soruşturması nedeniyle tutuklandı ama sağlık nedeniyle beraat etti.
Sayın Erikel’in bu konuyla ilgili konuşmasının Yazıcıoğlu’nun ölümündeki gizemi aralama ihtimali olabilir.
Erikel, Yazıcıoğlu’nun sağ olduğunu ve helikopterinin düştüğü yerin koordinatlarını
nereden bildiğini kamuoyuna açıklamalıdır. (Kendisine de Allah’tan şifa diliyorum)
Doğan, 1 liradan 40 bine çıkardı!
Karacan ve Demirören arasındaki problemler henüz çözülmemişken, bu grubun kapısına nur topu gibi bir problem daha geliyor. Aydın Doğan, Milliyet ve Vatan’ı Demirören/Karacan ikilisine verirken bu satışı belli şartlara bağladı.
(Konular denk geldiğinde satışın diğer unsurlarını da açıklayacağım)
Protokole göre Aydın Doğan, Milliyet ve Vatan’ın Ankara’da kullandığı dev binayı sembolik bir rakama, yani 1 liraya kiralamıştı. İşte o 1 liraya kiralanan binanın aylık kirası yakında tam 40 bin lira oluyor.
Müthiş bir artış değil mi?
Daha doğrusu bedavadan, 40 bin liraya yükselen akıl almaz bir grafik.
Demirören ve Karacan’lara hayırlı olsun!
Dündar’a 4 talip
Vatan yazarı Reha Muhtar, “Star TV için imza atıldı” diye yazdı. Hayır, henüz Star TV için imzalar atılmadı ama bu noktadan geriye dönüş olacağını da sanmıyorum.
Satış hemen hemen bittiği için açıklamakta mahzur görmüyorum. Star TV içi boş bir televizyon. Teknik imkânları Kanaltürk’ün bile gerisinde. Uğur Dündar ve Yılmaz Özdil gibi televizyon sihirbazlarının elinde reyting alabiliyor.
Dündar, CNN Türk’ün başına geçecek diye konuşuluyor ama benim aldığım bilgilere göre şu aşamada Uğur Dündar’ın CNN TÜRK’ün başına geçmesi henüz kesin değil. Dündar yaradılış olarak, “Ben, şu görevi istiyorum” diyebilen bir insan değil. Bu, mizacına ters. Bu yüzden henüz netleşen bir durum yok. İlk tercihinin CNN TÜRK olacağı kesin ama Dündar’la ilgilenen başka televizyonlar da var. Adı sır gibi saklanan ve henüz yayına geçmeyen bir televizyondan, TNT ve Habertürk TV’ye kadar Uğur Dündar’a göz koyan 4 televizyondan söz ediliyor. Sanırım 2 haftaya kalmaz netleşir. (Yazımı öğlen saatlerinde gönderdim. O saate kadar Star için imza atılmamıştı. Akşam üzeri imzalandı)
Doğruyu söyledi
Baştan söyleyeyim; Enerji Bakanı Taner Yıldız benim sınır köylümdür. Ben Yozgat Yazıkışla, kendisi Yozgat Devecipınar’lıdır. Torpil olsun diye söylemiyorum ama kendisi kabinenin en çalışkan, mütevazı ve üretken Bakanlarından birisidir. Geçen hafta şu öneriyi getirdi; “Memurlar sabah 06:30’da mesaiye başlasın ve Cumaertesi günü de çalışsın…” Bu öneriye karşı çıkanları tembel ilan ediyorum. Bakan Yıldız’ın bu önerisini yürekten destekliyorum. Türkiye büyük olacaksa, daha fazla çalışarak büyüyebilir.
Habertürk
“Habertürk satıldı” iddiaları üzerine Habertürk’ün en tepe yöneticisini arayarak, bu haberin doğruluğunu sordum. Cevabı netti, “Yalanlamaya dahi tenezzül edilmeyecek kadar uydurma bir haber”
Anladığım kadarıyla Habertürk’e ortak olmak isteyen birçok talipli var. Habertürk, daha fazla büyümek için bu taliplilerle görüşüyor. Bu görüşmelerden istediği sonucu alamayanlar da, “Habertürk satıldı” diyerek gurubun marka değerini düşürmeye çalışıyorlar.