Çok kafa karıştıran bir dönem geçiriyoruz. Sadece ülke içi sorunlar konusunda değil, uluslararası sorunlar için de öyle… Yalnızca kamuoyu için değil aynı zamanda yöneticiler için de içinden çıkılması zor bir dönemden geçiyoruz. Irak ta ne olduğunu net olarak anlayabildiniz mi? Maliki, Haşimi meselesi dışında Kuzey Irak konusundan da bahsediyorum. Belki de Barzani ile bir ortaklığımız olacak, kimsenin pek üzerinde durduğu var mı? On yıl önce olsa kıyamet kopar, her gün bunu konuşurduk…
Suriye konusunda da sıkıntılıyız, batı bizi maalesef bir anlamda ofsaytta bıraktı ve bu konuda kamuoyunun dikkatinden kaçırılmak istenen konulardan biri…
Uludere ise son zamanlarda en fazla iktidarı endişelendiren konuların başında geliyor. Aylardır devlet sorunun ihmal mi, kasıt mı yoksa bir sistem sorunu mu olduğunu açıklayamadı ve sorumluları tespit edemedi. Muhalefet ve basın konuyu haklı olarak dile getirdikçe iktidar çıldırıyor. Bir devlet, ‘Bilerek yaptık, bunlar teröristti veya hata şuradaymış’ diyemez mi? Bu konu da dikkatlerden kaçırılması gereken konulardan başında geliyor…
Memura para verilmemesi, ekonomide ki düşüş, borcu gittikçe artan toplum, bazı bakanların saçmalıkları, sütün öğrencilerde yarattığı rahatsızlık, tutuklu milletvekillerinin verdiği vicdani rahatsızlık, Ergenekon ve Balyoz Davalarında verilemeyen ve uzayan cezalar, şehit sayısında ki artış ve huzursuzluğu gittikçe artan bir toplum vesaire, vesaire…
Böyle bir ortamda iletişim dehası bir Başbakan olsanız ne yaparsınız?
Üstelik kendi cenahınızda olan bazı medya kuruluşları da sizi eleştirmeye başlamış ve özellikle Pakistan’da promtersız yaptığınız konuşmaları çok fazla eleştirmişse…
Yakın zamanda önemli iki ameliyat geçirmişsiniz, koalisyon ortağınız sayılabilecek bir kesimden öldürücü bir hamle gelmiş ve en yakın adamınızdan başlayarak size uzanması muhtemel soruşturmayı özel kanun çıkararak şimdilik zar-zor savuşturmuşsunuz…
Diğer taraftan ABD önce sizin davet edileceğiniz mesajını vermişken son anda en yakın rakibiniz Cumhurbaşkanı davet edilmişse…
Evet tekrar sorayım, böyle bir ortamda iletişim dehası bir Başbakan olarak ne yaparsınız?
“Her kürtaj bir Uludere’dir” der misiniz? İşin içine sezeryanı karıştırıp garip bir sayfa açar mısınız?
Anlıyorum gündem değişmeye başladı ama bu yeni söylemi de belli kesimlerde Başbakan hakkında ki soru işaretlerini artırmaya başladı…
Hükümetin hazırladığı ve kabul ettiği OVP’ye göre 2012-2014 yıllarında büyüme hızımız 2011’in yarısına düşecek, istihdam daha fazla sorun yaratacak, ekonomi daha iyi olmayacak. Siyasi ortam ise yukarı bazı ipuçlarını verdiğim gibi…
Yanlış anlaşılmasın iktidar değişiyor falan demiyorum. Muhalefet partilerine pay falan çıkarmıyorum. Başbakan’ın paniğinden bahsetmiyorum. Sadece dediğim şu; çok sıkıntılı bir döneme girdik. Yalnızca Başbakan değil tüm toplum, Türkiye olarak. En başta Türkiye olarak…