Bahçeli, AB zirve kararları sonrasında Türkiye-AB ilişkileri konusunda yaptığı yazılı açıklamada “Türkiye ile Avrupa Birliği arasında esasen sanal bir zeminde sürdürülen sorunlu ilişkilerde beklenen kırılma noktası sonunda karşımıza çıkmıştır” dedi.
Hafta başında yapılan AB Dışişleri Bakanları Konsey toplantısında alınan ve 14-15 Aralık Zirve toplantısında onaylanan kararların, bu ilişkilerin geleceğinin olmadığını tescil ettiğini kaydeden Bahçeli, “Türkiye bugün bir yol ayrımı, bir kavşak noktasıyla karşı karşıya” olduğunu savundu.
Bahçeli, şöyle dedi:
“Kıbrıs dayatmalarının gölgesinde yapılan Konsey toplantıları sonuçları, Türkiye ile Avrupa Birliği arasındaki ilişkilerin sanal zeminini de ortadan kaldırmış ve biyolojik ölüm öncesi bitkisel hayat dönemini ilan etmiştir.
Bu gerçekleri saklamak, saptırmak ve üstünü örtmeye çalışmak artık mümkün değildir. Gelinen bu noktadan sonra artık herkes dürüst ve namuslu olmak zorundadır.”
SÜREÇ MASKARALIĞA DÖNÜŞTÜ
Bahçeli, Türkiye-AB ilişkilerinin “aldatma ve oyalama” sürecinden öteye geçemediğini söylerken, “Son dönemde Kıbrıs ekseninde yaşanan gelişmeler ise, AKP hükümetinin hicap duyulması gereken emsalsiz bir aczinin ve teslimiyetinin hikayesi olmuştur” dedi.
AKP’nin AB sanal müzakere sürecini ucuz tüccar siyaseti anlayışıyla canlı tutmaya çalıştığını belirten Bahçeli, “Ancak, günü ve görüntüyü kurtardığını zanneden AKP hükümeti için sonunda “kader anı” gelmiş ve altında imzası olan faturalar şimdi tahsilat için önüne konulmuştur” diye konuştu.
Bahçeli, AKP’yi “acemi siyasi manevralar” içine girmekle eleştirirken, son on günde yaşanan sürecin “maskaralığa” dönüştüğünü ifade etti.
Bahçeli, “Bundan birkaç gün önce Afyon’da “siyasetin netice alma sanatı olduğunu” söyleyen Sayın Başbakan’ın Avrupa Birliği ve Kıbrıs konularında aldığı netice, kendisi için ne hazin bir tecellidir ki, bu olmuştur” dedi.
Bahçeli, şöyle konuştu:“Avrupa Konseyi’nin son kararlarında ifadesini bulan Türkiye’ye çarpık bakış açısı sonucu, sanal AB sürecinin içi tamamen boşaltılmış ve derin dondurucuya alınarak bitkisel hayata mahkum edilmiştir.
Türk milletini böyle bir sanal AB gündemi ve perspektifiyle oyalamak artık mümkün değildir. Türkiye ne pahasına olursa olsun Avrupa Birliği’nin yörüngesinde bulunmaya mecbur, mahkum ve muhtaç değildir.”
ANKA
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...