Çin Doğu Türkistan’ın başkenti Urumçi’de 5 Temmuz’dan beri yaşanan olayları ‘adeta soykırım’ diye niteleyen Başbakan Tayyip Tayyip Erdoğan’a ölenlerin çoğunluğunun Han olduğunu gösteren resmi rakamlarla yanıt verirken Pekin’in hedef tahtasına oturttuğu Dünya Uygur Kongresi Başkanı Rabia Kadir’e Amerikan Kongre üyeleri sahip çıktı. İki Temsilciler Meclisi üyesi, olayları kışkırtmakla suçlanan Kadir’e destek veren ve Pekin’i kınayan bir tasarıyı Kongre’ye sunmakla kalmayıp Çin’i soykırımla suçladı.
Erdoğan’ın önceki günkü çıkışının ardından ölenlerin sayısını 156’dan 184’e çıkartan Çin yönetimi, bunlardan sadece 46’sının Uygur, birinin Müslüman Hui, kalan 137 kurbanın Han Çinlisi olduğunu öne sürüp Kadir’i de rakamları abartmakla itham etti. Uygurlar için dünyadan yükselen sesler cılız kalırken ABD’de iki Kongre üyesi Kadir’e kalkan oldu.
Demokrat vekil Bill Delahunt, Cumhuriyetçi meslektaşı Dana Rohrabacher ile birlikte Çin’in Uygurların barışçıl protestosunu şiddetle bastırmasını protesto eden bir karar tasarısını Kongre’ye sundu. Kadir ile basın toplantısı düzenleyen Delahunt, Çin’in suçlamalarını ‘saldırgan ve iğrenç’ diye niteleyip Çin hükümetine “Üç kez Nobel Barış Ödülü’ne aday gösterilmiş bu kadına iftira etmeye son ver” diye seslendi. Rohrabacher ise “Irk, din ve başka nedenlere dayalı olarak başkalarına karşı şiddete başvuran herkesi kınıyoruz” deyip ekledi: “Bu anlaşmazlık Pekin’in Uygur vatanını yok etmeye yönelik kasıtlı politikasının bir sonucudur. Uzun vadede bu Pekin’in Uygur halkına karşı soykırım politikasıdır.”
‘Kitlesel öldürme var’
Kadir de “Ölü sayısı 1000’in üzerinde, kimileri de 3 bin rakamını telaffuz ediyor. Kaşgar gibi kentlerde kitlesel öldürmeler var” dedi. Çin’in dediği gibi 1434 değil 5 bin kişinin tutuklandığını savunan Kadir, şiddeti kışkırttığı suçlamasına “Şiddete karşıyım. Bunu yapmadım, asla yapmam” yanıtını verdi. ABD Dışişleri Sözcüsü Ian Kelly de “Çin hükümetinin suçlamalarını doğrulayacak bir bilgi yok” dedi. Urumçi’deki Uygurlar da kayıplarla ilgili resmi açıklamayı reddetti. Bir Uygur “Yüzden fazla Uygur öldü, kimse bunu açıkça konuşmuyor” derken pazarcı İsmail “Uygurlara ateş ettiklerinde bundan bahsetmiyorlar ama Uygurlar bir Han’ı öldürürse bunu herkese söylüyorlar” diye konuştu.
Uygurlar saklanıyor
Urumçi’de dün güvenlik güçleri Uygur mahallelerine uzanan yolları yine kapattı. Dükkanların bir kısmı açılırken polis Uygur dilinde Kadir’e karşı konulması çağrısı yapan anonslarını sürdürdü. 30 kişilik bir grup ise birlik sloganları eşliğinde yürüdü.
AFP, birçok Uygur’un saldırı ve tutuklanma korkusuyla saklandığını aktardı. Altı gecedir klinikte kalan göz doktoru Halişa “Korkuyorum, eve dönemiyorum, yaşadığım yerde Hanlar var. Orada Uygurlar dövüldü” dedi. Bir Uygur işadamı “İşçiler burada kalıyor, evlerine gitmek istemiyor, çünkü tutuklanmaktan korkuyorlar” diye konuştu.
Erdoğan: Asimilasyona son ver
Erdoğan da Çin’e çalımını dün Erzurum’dan sürdürdü: “Canlara kıyarak, sivilleri haklarından mahrum ederek hiçbir ülke huzura kavuşamaz. Asimilasyon peşinde koşan Çin’e diyoruz ki; Bu asimilasyon size birşey kazandırmaz. Vazgeçin. Böyle bir vahşete ister Uygur Türkü, ister Çinli olsun müsehama ile bakamayız.” Erdoğan, “Başbakan burada da ‘One Minute’ derse yanınında oluruz” diyen MHP lideri Devlet Bahçeli’ye başbakan yardımcısı olarak 2002’deki Çin ziyaretini hatırlatıp “Tam siz oradayken Uygur Üniversitesi’nde 50 yıldır yapılan Türkçe eğitim yasaklandı. Sesiniz çıktı mı? Hamaset yapma, icraat yap” diye çattı. (Radikal)
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |