MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin terör örgütü PKK’ya yönelik yaptığı “silah bırakma ve kendini feshetme” çağrısı, siyasi gündemde tartışılmaya devam ediyor. Bahçeli’nin 4 Mayıs tarihini işaret ederek, PKK’nın Malazgirt’te kongre toplayıp kendini feshetmesi yönündeki çıkışına DEM Parti’den ilk resmi değerlendirme geldi.
DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, Habertürk canlı yayınında yaptığı açıklamalarda, Bahçeli’nin çağrısının tarihsel ve sembolik yönüne dikkat çekti ve çözüm sürecine dair zeminin oluşturulması gerektiğini vurguladı.
BAKIRHAN: MALAZGİRT TÜRKLERLE KÜRTLERİN ORTAK TARİHİDİR
Tuncer Bakırhan, Bahçeli’nin kongre için önerdiği Malazgirt’in tarihsel anlam taşıdığını vurgulayarak, “Malazgirt, Türklerin ve Kürtlerin ilk ittifak yaparak Anadolu’nun kapılarını birlikte açtıkları yerdir. Bu açıdan önemli ve tarihidir” ifadelerini kullandı.
Bahçeli'nin daha önceki yıllarda terör örgütü PKK'nın lideri Abdullah Öcalan'ın Meclis'e gelip DEM Parti grubunda konuşması gerektiğini ifade ettiğini de hatırlatan Bakırhan, bu açıklamaların sembolik anlamının büyük olduğunu ancak pratiğe dökülmesinin ciddi yapısal engellere takıldığını söyledi.
“ZEMİN OLUŞMALI, KONGRE BU ŞARTLARDA MÜMKÜN DEĞİL”
Bakırhan, örgütün Öcalan’ın çağrısına uyacağını açıkça ifade ettiğini ve bu kadar net bir tutumun nadiren görüldüğünü belirterek, “Ancak örgüt, kongre yapılması için uygun zeminin oluşması gerektiğini söylüyor. Bence bu zemin oluşturulmalı” dedi. DEM Parti Eş Genel Başkanı, örgütün çok geniş bir coğrafyada dağınık yapıda olduğunu, dolayısıyla bir kongre toplanabilmesi için operasyonların durması ve güvenliğin sağlanması gerektiğini savundu.
“Kongreyi toplamak demek, örgütün belli temsilcilerinin bir araya gelmesi demek. Bu kişiler, çatışmasız bir ortamda ve güvenlik içinde belirlenen yerde toplanmalı. Bu da ancak devletin ve ilgili kurumların sağlayacağı bir ortamla mümkün olabilir” diye konuştu.
“GÜZEL SÖZLER VAR AMA PRATİĞİ EKSİK”
Bakırhan, çözüm sürecine yönelik zaman zaman güzel sözler söylendiğini, ancak bu sözlerin pratik karşılığının olmadığını belirtti. “Güzel sözler söyleniyor ama pratikte bunun gerçekleşmesi için kimse sorumluluk almıyor. Süreci ilerletmek için bir yol bulunmalı” diyen Bakırhan, devletin bu konuda daha yapıcı bir yaklaşım sergilemesi gerektiğini vurguladı.
“Gerekirse İmralı’da yeniden bir görüşme yapılabilir. Bu meseleyi uzatmadan çözecek bir formül geliştirilmeli. Devlet yetkilileri süreci kolaylaştırırsa, çözüm çok daha rahat bir şekilde sağlanabilir.”
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...