Fransa'da Türkiye Mevsimi Başladı Eyfel Kulesi KIRMIZI-BEYAZ

Kültür Bakanı Ertuğrul Günay ve Fransız meslektaşı Frederic Mitterrand, dün Paris'te düzenledikleri basın toplantısı ile Türkiye'nin tanıtımına büyük katkı sağlaması beklenen mevsime start verdi. Dokuz ay sürecek olan program kapsamında, Fransa'nın dört bir yanında, 400 civarında Türkiye konulu etkinlik düzenlenecek. Mevsimin açılışını, cumartesi gecesi Paris'in Trocadero Meydanı'nda düzenlenecek olan gecede Mercan Dede ve Anadolu Ateşi dans grubu yapacak.

Mevsim, Türkiye Cumhuriyeti'nin, kuruluşundan bu yana yurtdışında gerçekleştirdiği en geniş kapsamlı tanıtım ataklarından birisi. Bunun, Türkiye'nin Avrupa Birliği üyeliğine muhalif ülkelerin başını çeken Fransa'da olması ise projenin önemini daha da artırıyor. Fakat, çalışmaları iki yılı aşkın bir süredir devam eden "Türkiye Mevsimi"nin Fransa'ya gelmesi hiç de kolay olmadı. 2006'yı "Ermenistan Yılı" ilan eden Fransa, dönemin cumhurbaşkanı Jacques Chirac'ın girişimiyle Ankara'ya da "Türkiye Yılı" düzenlemeyi teklif etti. Türk hükümeti, bu öneriyi hemen kabul etti. Fakat, 2007'de yapılan cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Elysee Sarayı'na Nicolas Sarkozy'nin çıkmasıyla proje, seçim stratejisini Türkiye karşıtlığı üzerine kuran Sarkozy yönetimine kaldı. Sarkozy'nin, Chirac'tan devraldığı "Türkiye Mevsimi" mirasından rahatsız olduğu, fakat verilen sözden de geri dönülemeyeceği için sönük bir program istediği dillendirildi. Paris-Ankara arasında yürütülen müzakereler neticesinde, mevsimin Avrupa Parlamentosu seçimlerinin ardından başlamasına karar verildi. Sarkozy ve iktidardaki partisi UMP, AP seçim kampanyalarında Türkiye karşıtlığı üzerinden oy toplamaya çalışarak Türk-Fransız ilişkilerinde adeta bir "kış mevsimi" yaşattı. Başbakan Erdoğan da, Sarkozy'ye tepki olarak programın iptal olabileceği yönünde açıklamalar yaptı. Fakat, Dışişleri ve Kültür bakanlıklarının ikna girişimleri sonucu, açılışa günler kala geri çekilme düşüncesinden vazgeçildi.

ERMENİLERE SÖZ VERİLDİ

Projenin Paris ayağında ise Fransız yetkililer Ermeni diasporası hassasiyetini aşmak zorunda kaldı. Ermeni dernekleri, mevsim kapsamında düzenlenecek etkinliklerde, "Ermeni soykırımı"nı tartışmaya açacak programlara müsaade edilmemesi için girişimde bulundu. Bunun üzerine, projenin Fransız komiseri, Ermeni örgütlerini ziyaret ederek "inkârcılık" yapılmayacağı konusunda taahhütte bulundu. Öte yandan, Ermeni nüfusunun yoğun olarak yaşadığı Marsilya gibi bazı kentlerde belediye yönetimleri projelere iştirak etmek noktasında isteksiz davrandı. Birçok belediye ise kültür-sanat gündeminin yoğunluğunu gerekçe göstererek salon tahsis etme girişimlerini geri çevirdi. Konuyu gündemine alan başbakanlık, valilere bir mektup göndererek mevsimle ilgili kolaylık gösterilmesini talep etti.

EN AZ 250 BİN TURİST GELECEK

Fransa Dışişleri Bakanlığı'na bağlı CultureFrance ve İKSV tarafından hazırlanan "Türkiye Mevsimi"nin toplam bütçesi 23 milyon Euro. Bunun 11 milyonunu Türkiye, 12 milyonunu ise Fransa karşılayacak. Projenin hazırlık aşamasında yaşanan sıkıntılarla ilgili, geçmişten ziyade "Mevsimi nasıl değerlendirebileceğimize bakmak lazım." diyen mevsimin Türk komiseri Görgün Taner, projenin "Türkiye'nin Avrupa ve dünya kültürüne katkısını gösterecek. Kültür-sanat, kendini anlatmanın en iyi yolu. Türkiye bunu öğreniyor." şeklinde konuşuyor. Daha önceki yıllarda düzenleyen ülkelere Fransa'dan giden turist sayısının en az yüzde 7 oranında arttığına dikkat çeken Taner'e göre, 2011'de Fransa'dan Türkiye'ye gelen turist sayısı en az 750 binden bir milyona çıkacak.

LOUVRE'UN BAHÇESİNDE TÜRK KAHVEHANESİ

2010'un Mart ayında sona erecek olan mevsimde, 77 şehirde 400 civarında etkinlik düzenlenecek. Gösteri, konser ve sergi gibi kültürel faaliyetlerin dışında; eğitim, ekonomi ve bilimsel alanlarda düzenlenecek çok sayıda buluşma ile Fransızlara Türkiye'nin daha iyi anlatılması planlanıyor. Louvre Müzesi'nde "Osmanlı Kaftanları'' ve Grand Palais'de "Çağlar Boyu İstanbul'' sergileri, Tuieleries bahçesinde Türk Kahvehanesi projesi mevsimin önemli etkinlikleri arasında yer alıyor. Paris'in anahtarı, Orhan Pamuk, Nuri Bilge Ceylan ve Ara Güler'e teslim edilecek. 8-29 Ekim tarihleri arasında ise ünlü Eyfel Kulesi her akşam kırmızı-beyaz renklerle ışıklandırılacak.

Öte yandan, programda Fransızlar ve Türklerin, tarihte gerçekleştirmiş oldukları ittifak ve işbirliklerini konu alan değişik sergiler yer alıyor. Bu sergiler, şimdilerde Avrupa'yı Türklere karşı koruyan kahraman rolüne oynayan Sarkozy'nin, ziyaret etme imkânı bulursa son yıllarda sarsılan Türk-Fransız ilişkilerinin tarihte ne denli derin olduğunu ve özellikle Osmanlı'nın Avrupalı hüviyetini daha yakından görmesine vesile olacak.

Kaynak: Zaman