“Derman arardım derdime
Derdim bana derman imiş”
-Niyazi Mısrî
Dert ile şikayet etmeye alışılmış ve bundan kendini haklı çıkaran pozisyonda yer alınmış ise, gelişim sürecine girilemez..
Derdine ferasetli yaklaşmaya çalışan ise, sıkıntılardan ders çıkarır ve akılcı bir yol izler. 
Her dert, bir eğitmendir..
Hakkın verilmiyorsa, kendi ayaklarının üstünde durmayı öğrenirsin. Ayrışma ve özerkleşmeyi gerçekleştirirsin. Bağımsızlaşırsın ve özgürleşirsin. 
Sağ bacağında ağrı başladıysa, geleceğe yönelik kaygılarını azaltmaya çalışırsın. 
Tedirginlikle kalbin çarpıyorsa, senin kontrolün dışındaki konuları kabule geçersin. 
Sırtlarında ağırlık arttıysa ve dik durmakta zorlanıyorsan, üstüne vazife değilken aldığın işleri bırakmaya başlarsın. Yavaş yavaş indirirsin hepsini sırtından ve sahiplerine teslim edersin.
Boynunu çeviremiyorsan, kendine taktığın at gözlüğünle kabul edemediğin gerçekleri fark edersin. Bütün gerçeklere dönüp bakma esnekliği kazanmaya çalışırsın. Gerçeklerin tarafına kafanı çevirdiğinde, kendine güvenmen gerekir. Güvendiğin kendin, değerlerine saygılıdır. Güvendiğin kendinin, ifade becerisi vardır. Güvendiğin kendin, tercihlerini sana iyi gelecek şekilde yapar. 
Hayat planlarını bozanlar çıktığında, sana çok daha iyi bir hayat planı yapma ihtimali verir. Yeni bir sürü ihtimal şansın doğar. İçlerinden kendine en doğru geleni seçerek ilerlersin. Aynı yerde kalmayan, vizyon sahibi birine dönüşürsün.
İftira atanlar utanmadan ortalıkta dolaşarak yalanlar yaydığında, yapay sosyal çevreni ayırt edersin. Senin dünyandan uzak ve senin değerini bilmeyen kişilerden temizlenirsin. Tek tek gerçek yüzleri görür ve samimiyetle yaklaşanları etrafında tutarsın. Dostunu ve düşmanını aşikar edersin.
Bir sohbetin içine manipülasyon bırakanlar, iyi niyetle sohbet edenleri fark ettirir. O, ruha ateş veren konuşmaları yapanları gitgide daha hızlı tanır ve onlarla fazla vakit geçirmemeyi sağlarsın. Çiçek gibi insanlarla, çiçek gibi günler içerisine girersin. Ruhunu mis kokulu bir atmosfere taşırsın.
İstismara uğradıkça, kişisel alanını genişletirsin. Sınır çizerek benliğini korursun. Kendi kimliğini, değerlerini ve inançlarını şekillendirirsin. Kendi isteklerine ve hedeflerine göre hareket etme gücü edinirsin.
Derdimize şükür ki, bize dermandır. Dermanımıza şükür ki, bizim eğitilmiş bilincimizdir.
Niyazi Mısrî’ye bu çağdan, bu yıldan ve bu andan selam olsun. Biz, onun sözlerini bu noktadan böyle açabildik.
Hepimize mümin ferasetinin eriştiği ve dertlerimize derman olan bir Ramazan-ı Şerif diliyorum..