İsrail, 18 Mart'ta ateşkes anlaşmasını bozarak Gazze Şeridi'ne yönelik şiddetli saldırılarını yeniden başlattı. Bu saldırılarla birlikte Gazze Şeridi'nde 7 Ekim 2023'ten bu yana hayatını kaybedenlerin sayısı 50 bin 144'e, yaralananların sayısı ise 113 bin 704'e yükseldi.
Saldırıların Başbakan Binyamin Netanyahu'nun iç istihbarat teşkilatı Şin-Bet Direktörü Ronen Bar'ı görevden alması gibi tartışmalı siyasi adımlarının gölgesinde başlaması dikkati çekti.
İsrail ordusunun Filistin halkına yönelik "insanlık dışı, yasadışı işgal ve baskının doğrudan ya da dolaylı bir parçası olmayı" reddederek ordudan istifa eden Yonatan Shapira, İsrail'in Gazze'de ateşkes ve esir takası anlaşmasını bozarak 18 Mart'ta tekrar başlattığı saldırıları değerlendirdi.
"HİÇBİR GÜÇ İSRAİLLİ PİLOTLAR KADAR MASUM SİVİL ÖLDÜRMEDİ"
İkinci intifada sırasında, 2003'te İsrail Hava Kuvvetlerinde pilot yüzbaşı olarak görev yaparken, İsrail savaş uçaklarının Gazze, Batı Şeria veya Lübnan'a sivilleri öldürmek için gönderildiğini söyleyen Shapira, "Bunların aslında terör eylemleri olduğunu fark etmeye başladım." dedi.
İsrail hava kuvvetlerinin Gazze'de gerçekleştirdiği ve kendisini derinden sarsan birkaç saldırı olduğuna değinen Shapira, bu saldırılardan birinde Gazze'nin en yoğun nüfuslu mahallelerinden birinde, gece yarısı bir eve atılan yaklaşık bin tonluk bomba ile çoğunluğu çocuk pek çok sivilin yaşamını yitirdiğini söyledi.
Shapira, "Gazze'de bugün gerçekleştirilen tam kapsamlı soykırım ve etnik temizlikle kıyaslandığında" kendisinde farkındalık yaratan saldırıların daha küçük ölçekli sayılabileceğini dile getirerek, "Bölgede savaşan güçlerden hiçbiri, bu devasa bombaları itaatkar bir şekilde hastanelere, çadırlardaki yerinden edilmiş sivillerin üzerine atan İsrailli pilotlar kadar masum sivili öldürmedi." ifadesini kullandı.
Gazze'deki "katliamların faillerinin cezasız bırakılmaması gerektiğinin" altını çizen Shapira, "faillerin yakalanması, sorgulanması ve hayatlarının sonuna kadar hapse gönderilmesi" gerektiğini vurgulayarak şunları kaydetti:
"İsrail ordusunda, daha fazla asker ve subay, aslında dokunulmaz olmadıklarını ve işledikleri suçların cezasız kalmadığını gördüklerinde, bu suçları işlemeden önce iki kez düşünmeye başlayacaklardır. İsrailli pilotlar toplumun elit kesiminin bir parçası olarak görülüyor. Birçoğunun okuma, yurtdışına seyahat etme, iş sahibi olma, dünyayı gezme, kayak tatillerine gitme, dünyanın başka ülkelerinde çalışma planları var. Bilmeliler ki bu kişiler bulunacak ve işledikleri suçlardan dolayı tutuklanıp hapse atılacak. Böyle olduğu takdirde giderek daha fazla İsrailli asker, subay, pilot ve komutanın saldırılara katılmayı reddettiğini göreceğiz."
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...