İtalya'da 2008 yılından bu yana kademeli düşüş gösteren yıllık bazdaki doğum sayısının 2022'de ilk kez 400 binin altına gerilemesi, bu yıl 3'üncüsü yapılan doğum oranına ilişkin konferansta ele alındı. Konferansın ikinci gününe İtalya Başbakanı Meloni, Katoliklerin ruhani lideri ve Vatikan Devlet Başkanı Papa Franciscus ile katıldı.
Meloni burada yaptığı konuşmada, doğum, annelik ve aile hakkında konuşmanın gittikçe zorlaştığı bir dönemden geçtiklerini, o nedenle bu konferansın "devrim gibi bir eylem" olduğunu dile getirdi.
Meloni, iktidara geldikleri ilk günden itibaren çocukları, anneleri ve babaları siyasi gündemlerinin ilk sırasına yerleştirdiklerini belirterek "Doğum oranını ve aileyi, bizim eylem planımızın mutlak bir önceliği haline getirdik çünkü İtalya'nın yeniden bir geleceği olmasını ve daha iyi bir geleceğe inanmasını istiyoruz." dedi.
Doğum sayılarındaki düşüşle mücadelenin, hükümetin tüm siyasi adımlarının merkezine aldıklarını dile getiren Meloni, “Hükümetin yürürlüğe koyduğu tüm politikalara 360 derecelik bakış açısına sahip olmak istiyoruz. Bu, sadece belirli önlemlerin alınması değil, dünyaya çocuk getirenlerin tüm toplum için ortaya koyduğu katma değerin her alanda dikkate alınması anlamı taşır. Hükümet büyük krizlerle büyük bir kararlılıkla mücadele etmek istiyor. Çocuklar, geleceğin inşasında ilk taştır." diye konuştu.
Meloni, kadınlarının meslekleriyle annelik arasında kaldığını ifade ederek "Kadınlar mesleki arzularından feragat etmeden annelik arzularını gerçekleştirme şansına sahip olmazsa sadece eşit fırsatlara değil, özgürlüklerine de sahip olamayacaklar." ifadesini kullandı.
Aşırı sağdaki İtalya'nın Kardeşleri Partisinin (FdI) de lideri olan Başbakan Meloni, "taşıyıcı annelik" konusunu da sert şekilde eleştirerek şunları kaydetti:
"Herkesin meşru tercihi ne olursa olsun, hepimiz bir erkek ve bir kadından geliyoruz ki biz bunu söylemenin skandal bir şey olmadığı bir toplum istiyoruz. Anneliğin satılık olmadığını, rahimlerin kiralık olmadığını, çocukların tezgahtan alınan, beğenmediğinizde iade edebileceğiniz bir ürün olmadığını söylemenin bir tabu olmadığı bir toplum istiyoruz."
PAPA:DEMOGRAFİK KIŞI GERİDE BIRAKMAMIZİÇİN İLERİYE DÖNÜK POLİTİKALARA İHTİYAÇ VAR
Katoliklerin ruhani lideri Papa Franciscus da konferanstaki konuşmasında, İtalya'da bir aile kurmanın sadece zenginlerin kalkışabileceği bir girişime dönüştüğünü ve bunun adil bir şey olmadığını söyledi.
Mutlu bir toplumun doğal olarak üremeyi, entegrasyonu ve kucaklama arzusunu geliştirdiğini ifade eden Papa, "Mutsuz bir toplum, sahip olduğu ne varsa bunu ne pahasına olursa olsun savunmaya çalışan bireylerin olduğu toplum düzeyine iner." diye konuştu.
Papa Franciscus, belirsizlik ve kırılganlığın genç nesillerde ileriye dönük güvensizlik yarattığını belirterek "Bu, yarın tırmanması imkansız bir dağ gibi görünebilir. İstikrarlı bir iş bulma güçlüğü, işi sürdürme zorluğu, aşırı pahalı evler, hızla yükselen kira fiyatları, yetersiz maaşlar gerçek sorunlardır. Bunlar siyasetin ele alması gereken sorunlardır. Gerekli düzeltici önlemler olmazsa serbest piyasa vahşileşir ve herkesin gözü önünde giderek daha ciddi durumlar ve eşitsizlikler ortaya çıkarır." değerlendirmesini yaptı.
Özellikle kadınlar açısından bazı aşılamaz koşullar olduğunu ifade eden Papa, "En çok zarar görenler onlar, genellikle kariyer ve annelik arasında yol ayrımına zorlanan ya da ailelerine veya kendilerine bakamayanlara bakmanın ağır sorumluluğu altında ezilen genç kadınlardır. Bu kadınlar şu anda seçici çalışma düzeninin köleleri durumunda." diye konuştu.
"Demografik kışı geride bırakmamız için ileriye dönük politikalara ihtiyaç var." diyen Papa, doğum oranındaki mücadelenin bir umut meselesi olduğunu söyledi.
Papa, bazı evlerde evcil hayvanların çocukların yerini aldığına işaret ederek bir kişinin bir defasında çocuğu olarak bahsettiği köpeğini takdis etmesini istediğini ve bunun kendisini sinirlendirdiğini ve bu kişiye kızdığını da anlattı.
İtalya'da 2008'de 576 bin 659 olan yıllık doğum sayısı, 14 yıllık dönem içerisinde her yıl kademeli olarak gerileyerek en son 2022'de 392 bin 598 olarak ölçülmüştü.
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...