Sanayi ve Ticaret Bakanı Zafer Çağlayan, iç talebin canlanması için memur ve emekliye verilmesi düşünülen ikramiye konusuna olumlu yaklaştığını belirtti...
Sanayi ve Ticaret Bakanı Zafer Çağlayan, iç talebin canlanması için memur ve emekliye verilmesi düşünülen ikramiye konusuna olumlu yaklaştığını belirterek, "Önümüzdeki günlerde ekonomi koordinasyon kurulunda bunu arkadaşlarımızla görüşeceğiz. Tabiki ben de böyle bir öneriye sıcak bakıyorum. Ticaret hayatının mutla suretle canlı ve diri tutulması gerekiyor" dedi.
Sanayi ve Ticaret Bakanı Zafer Çağlayan, Muş gezisi kapsamında Vali Erdoğan Bektaş'ı ziyaret ederek, ardından Tekel Depoları Yatırım Tanıtım Töreni ve Şeker Lisesi açılış törenine katıldı. Bakan Çağlayan burada yaptığı açıklamada, memur ve emekliye verilmesi düşünülen ikramiye konusunda herhangi bir rakamın belli olmadığını, bu konuyu EKK'da daha görüşmediklerini dile getirdi. Çağlayan, "Son derece dinamik doymamış bir iç pazarımız var. Tabi bunun harekete geçirilmesi lazım. Bu konuda başka ülkelerin geçmişte yapmış olduğu uygulama modelleri var. O modeller bu konuda dikkate alınabilir ama Amerika'da ad bu yapıldı. Orada verilen çekler maalesef ekonomiye girmedi. İnsanlar götürüp kendilerini koruma içgüdüsüyle beraber bankacılık sistemine aktardı" dedi. Çağlayan, oysaki söz konusu paraların bankacılık sistemine değil iç piyasada ekonomiye girmesi ve tüketime aktarılması gerektiğini söyledi.
Ticaretin ve sanayinin bu uygulamadan nasiplenmesi gerektiğini dile getiren Çağlayan, "Böyle bir çek ve ya vatandaşa destek yapılırsa bunun mutlak suretle ekonomiye girmesini sağlayacak tedbirlerle olması gerekiyor. Bu konuda üzerinde çalıştığım modeller var. Daha sonraki aylara kaldıkça değeri düşen bir sistem oluşturabilir. Önümüze geldiği zaman bunlarla ilgili oturup değerlendirme imkanına sahip olacağız" diye konuştu.
"MEVCUT EKONOMİK KURALLAR RAFA KALKTI"
Ülkede bütçe açığı verilmesinin utanılmaması gereken bir durum olduğunu dile getiren Çağlayan, artık dünyada yaşanan son küresel krizle birlikte mevcut ekonomik kuralların rafa kalktığını söyledi.
Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Çağlayan, IMF ile soru üzerine, "IMF uzayda yaşamıyor, neticede dünyada yaşıyor. IMF'in de program yaptığı birçok ülke var, şu anda bütün ülkelerdeki problem özellikle istihdam konusu ve ticaretin, ekonominin canlı tutulmasıdır. Bu çerçevede baktığımız zaman Türkiye ayrıcalıklı bir konumda değil. Bugün ABD, Avrupa ve diğer ülkelerin yaptığını Türkiye de yapmak mecburiyetinde. Onun için bu konuda, bu çerçevede önceliklerimizi, yapacaklarımızı, düşünerek yapmamız gerekiyor" dedi.
Sanayi üretimindeki düşüşlere yönelik eleştirilere de yanıt veren Çağlayan, şunları dedi:
"Şimdi bunları söylemek için bazı şeyleri iyi bilmek lazım. Önce sanayici olmanız lazım, sanayiyi iyi bilmeniz gerekir. Kapasite kullanımın ne anlama geldiğini, imalat sanayinin ne olduğunu ve Türkiye'nin genel ekonomik yapısını iyi görmek lazım. Şu anlamda söylüyorum bunları; Türkiye sanayisinde yüzde 21'lik bir küçülme var. Bunun yanında sanayinin küçüldüğü bir yerde, kapasite kullanım oranı zaten düşer. Türkiye ihracatının yüzde 90'ı sanayi mamullerinden oluşuyor. Yine Türkiye ihracatının yüzde 60'ı Avrupa pazarlarına yapılıyor. Dolayısıyla Avrupa pazarlarındaki ülkeler çökmüş durumda. İhracat yapmış olduğunuz pazarlarda bir daralma olduğu zaman, ihracat yapamazsanız ve ihracatınızın yüzde 90'ı sanayi ise sanayinin küçülmesi kaçınılmaz olur."
Çağlayan, söz konusu durumun dünyadaki küresel krizin ortaya çıkardığı bir gelişme olduğunu belirterek, Türkiye'nin de küresel bir oyuncu olduğunu vurguladı. Çağlayan dünyadaki küresel krizden Türkiye'nin etkilenmemesinin söz konusu olamayacağını dile getirdi.