Sağlık Bakanı’nın Sır Odası Telekulak Merkezi mi?
Sağlık Bakanı Recep Akdağ gündemden bir türlü düşmüyor… Son olarak Bakanlığına mensup Başmüfettiş Atılay Ergüven'i görevden almakla yeniden gündeme geldi... Başmüfettiş Ergüven, "Araba saltanatı devam ediyor” diye Cumhuriyet'e demeç verince, yıllarını verdiği mesleğinden Bakan Akdağ tarafından koparıldı... Bu olayın mürekkebi kurumadan Bakan Akdağ nispet gibi bir kararla Sağlık Bakanlığı'na yeni makam arabaları alınması talimatı verdi. Çok yakında sıfır kilometre lüks arabalar Bakanlık bürokratlarının altında olacak... Bakan Akdağ'ın ilginç uygulamaları bunlarla da sınırlı değil...
Akdağ'ın makam odasının en dip bölümünde bulunan küçük odasının kapısına, "Odaya girilmesi yasaktır. Bakanlık personeli dahil!" şeklinde çok ilginç bir yazı yazılmış...
Bırakın misafirleri, Bakanlık personelinin bile giremediği yasak bir oda burası...
Bakanlık personeline bile yasak olan bu odayı daha da esrarengiz yapan, odanın emanet edildiği Bakanlık görevlisi…
Bakan Recep Akdağ, herkese yasak ilan ettiği bu odayı, Sağlık Bakanlığı'nın Telekomünikasyon hizmetlerini yürüten bir kişiye tahsis etti. Aynı kişi Bakanlık bürokratlarına özel bir firmanın cep numaralarını da tahsis eden kişi…
Sayın Bakana soruyorum; "O odada neler oluyor?"
Muko!
Türkiye’nin en önemli halka ilişkiler uzmanlarından ve ‘PR’ profesörü Mukaddes Akça ziyaretime geldi. Akça, müthiş bir İstanbul hanımefendisi. Zarif, mütevazı ve çok sevimli. Lakabı, Muko… Ericsson, İddaa, Ciner Grubu gibi önemli kurumlara reklam ve PR hizmeti vermiş… Mukaddes Hanıma kendisiyle ilgili merak edilen soruyu yönelttim: “İran Cumhurbaşkanı Ahmedinejad’ın Türkiye’ye yaptığı ziyaretin ‘PR’ını yaptığınız söyleniyor. Bu doğru mu?”
Pars/McCann Erikson’un kurucu üyesi de olan Mukaddes Akça, şöyle yanıt verdi: “Bu söylentinin neden çıkarıldığını merak ediyorum. Böyle bir olay asla söz konusu değil. Türkiye’deki tüm kurum ve görüşlere eşit mesafede olduğum çok iyi bilinmesine rağmen, imajıma yönelik böyle bir dedikodunun kaleme alınmasını çok yadırgadım…”
Fitili o yaktı!
Süleyman Soylu’nun DP Liderliğine seçildiği ilk günlerde gazeteciler kendisine şöyle bir soru yöneltmişti ;“Seçim öncesi DP’de yapıldığı iddia edilen usulsüzlüklerle ilgili her hangi bir işlem yapmayı düşünüyor musunuz?”
DP’nin Genel başkanı Süleyman Soylu bu soruyu:“Bu konuları henüz değerlendirme imkanımız olmadı ama siyasette bu tip işleri kaşımanın kimseye bir faydası olmaz. Onları irdelemek partiyi tahrip eder bu saatten sonra. Neticede herkes iyi niyetle bu partiye bir şey yapmaya çalıştı.” demişti.
Bunun üzerine Dr. Aytun Çıray, Soylu’ya yazdığı bir mektupta özetle şöyle demişti:
“Şimdi DP’nin değerleri sizin şahsınızda temsil edilmektedir. Bu nedenle DP’nin bir önceki yönetiminde bulunan bazı kişiler hakkındaki iddiaları örtbas etmek sizin kişisel tercihiniz olmamalı. Bu karar DP’nin hiç de hak etmediği bir şeydir.”
Soylu benzer eleştiriler nedeni ile geçmiş hesaplarla ilgili soruşturma başlatınca kıyamet koptu. Tepki gösteren Ağar “Dil uzatanın dilini keserim” dedi. Soylu da cevap verdi: “Bana söylememiştir ama dil kesenin dilini keserler. ”Bu tartışmayı başlatan Dr. Aytun Çıray’ı arayıp görüşünü sorduğumda Çıray: “Sayın Ağar’ın bu soruşturmalar nedeni ile tepki göstermesi anlamsız. Tam aksine Sayın Soylu’ya bu konuda herkes destek vermeli.” dedi.
Bakan oğlu
Devletin çok önemli bir kurumu personel alımı yapıyor. Personel alımlarını da bir firma üzerinden yapıyor. İşte bu firmanın ortaklarından birisi geçen dönem kabinede görev yapan çok önemli bir eski Bakan’ın oğlu. Bitmedi! Aynı kişi İstanbul Büyükşehir Belediyesine de taşeron eleman veriyor… Hayırlı olsun!
TALAT ATİLLA/GÜNEŞ
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
|
|||||
|
|
|||||
|
Bunlar da ilginizi çekebilir...