Hürriyet Gazetesi yazarı Osman Müftüoğlu bugünkü köşesinde kronik bir hastalığa yakalanmadan, şekere, tansiyona, Alzheimer’a, kalp ve beyin krizine paçanızı kaptırmadan yaşlanmanız hatta ömrünüzün son nefesi ve kalp vuruşuna kadar formda ve zinde bir hayat sürmeniz mümkün olabileceğini ifade etti.
İŞTE MÜFTÜOĞLU'NUN YAZISI:
MÜMKÜN!
Eğer sağlıktaki yeni gelişmelere bakılırsa kronik bir hastalığa yakalanmadan, şekere, tansiyona, Alzheimer’a kansere, romatizmaya, kalp ve beyin krizine paçanızı kaptırmadan yaşlanmanız hatta ömrünüzün son nefesi ve kalp vuruşuna kadar formda ve zinde bir hayat sürmeniz mümkün olabilecek. Peki nasıl? Longevity sayesinde. Nedenine gelince...
Longevity muazzam bir hızla büyüyen yeni ve önemli “interdisipliner/farklı disiplinlerin işbirliğini gerektiren” muazzam ve yeni bir sağlık alanı. Son yıllarda bu kadar popülerleşmesinin sağlık sohbetlerimizin bir numaralı konusu haline gelmesinin öncelikli nedeni de insan ömrünün hızla uzaması. Eskiden 60’lı 70’li yaşlara kadar yaşamaya razı olan bizler, şimdilerde 80’ler, 90’lar için bile “Bir tık daha fazlası olmaz mı?” arzusu içindeyiz. Bana sorarsanız haksız da sayılmayız.
İsterseniz gelin öncelikle longevity ne demektir ve niçin bağımsız bir bilim ya da uzmanlık alanı değil de pek çok bilim insanı ve uzmanın birlikte çalışmasını gerektiren çok yönlü bir kavramdır, onu bir anlamaya çalışalım.
İYİ BİLGİ LONGEVİTY=İYİ YAŞLANMA
Eğer longevityi “iyi yaşlanmanın yeni standardı” ve “kronik bir hastalığa yakalanmadan yaşlanmak” daha da önemlisi “zamanın ötesinde bir gençlik halini son nefesine kadar korumak” olarak düşünüyorsak bu yeni ve dönüştürücü gücün önemini ve bilimsel dayanaklarını daha iyi kavramamız lazım. Longevity muazzam bir sağlık işbirliği gerektiren yeni ve sınırsız bir alan. Siz işte bu nedenle ortalıkta “Longevity uzmanıyım” diye dolaşan sözde uzmanları pek ciddiye almayın. Longevity kavramının “yetenekli, işinde uzmanlaşmış, tecrübeli bir sağlık takımının ‘nörolog, psikiyatrist, iç hastalıkları uzmanı, endokrinolog, kadın sağlığı uzmanı, diyetisyen, fizyoterapist, genetik uzmanı ve geriatrist...’ gibi pek çok klinik tecrübesi olan uzmanın işbirliğini gerektirdiğinden” de hiç şüphe duymayın. Kısacası longevity uzmanlığı diye özel bir uzmanlık alanının olmadığına ve bu işin mükemmel bir takım çalışması gerektirdiğine yürekten inanın. Eğer birisi size “Ben longevity uzmanıyım” derse de o uzmanlığı “nerede, nasıl
ve hangi eğitimlerden geçerek” kazandığını sorgulamaktan çekinmeyin.
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...