Makro ekonomik politikalarının temelinde güçlü ve sağlıklı büyümenin yattığını belirten Şimşek, Türkiye'nin uluslararası arenada daha yüksek rekabet gücüne erişebilmesi için verimlilik ve inovasyonu çok önemsediklerini kaydetti. "Hükümet olarak biz iki eksenli bakıyoruz." diyen Bakan, bunları "Türkiye'nin rekabet gücünü artırma ve Türkiye'de rekabet ortamını iyileştirme" olarak açıkladı. Birçok yabancı araştırma şirketinin yaptığı öngörülere göre Türkiye'nin 2050 yılında Japonya ve Fransa gibi ülkeleri geride bırakacağını ifade eden Maliye Bakanı, şu değerlendirmeyi yaptı: "Dünyanın dokuzuncu, Avrupa'nın üçüncü büyük ekonomisi olma durumu gibi... Bu dinamizm bizde var. Türkiye'nin bence bu dönemde çok önemli kazanımı güven ve istikrardır. Bu devam ettirilirse tüm sıkıntıları aşacak kapasitemiz mevcut. Mali imkânlar ve bütçe imkânları olursa sektörel bazda büyümeyi sınırlayan vergiler konusunda da adımlar atılabilir. Otomotiv, telekomünikasyon sektöründe veya bazı ürünler üzerinde. Her şey mali imkânlarla ilintili. Türkiye'de bütçe açığı var. Bunu artırmak, gelecekteki yükün çocuklarımızı ipotek altına almak demektir. Bütün bu yaklaşımlarda büyük resmi görmek lazım." Bakan Şimşek, toplantıda işadamlarının yönettiği sorulara da açıklık getirdi. Zaman Ekonomi Editörü Turhan Bozkurt'un moderatörlüğünde gerçekleşen programda Bakan'a yöneltilen sorular ve cevapları şöyle:
KDV iadelerinin erken ödenmesi için çalışmalarınız var mı?
KDV iadesinde gecikmelerin yaşandığının farkındayız. Bakanlık olarak birkaç hususta reform denilebilecek adımlar attık. Kod sistemini gözden geçirdik. Eskiden bir memurun günlerce yaptığı bir işlemi birkaç dakikada yapmaya başladık. Vergi güvenliğini tehlikeye düşürmeden, iş aş üretenlerin işlemlerini hızlı yapmaya devam edeceğiz.
Eximbank'ın ihracatçıya desteğini artırmak için çalışmalar yapıyor musunuz?
Eximbank'ın yeniden yapılandırılması gerektiği konusunda işadamlarıyla aynı düşünceleri paylaşıyorum. Bankanın Batı'da olduğu gibi farklı desteklerle faaliyet göstermesi gerekiyor.
KOBİ'lerin desteklenmesi için teşvikler verilebilir mi?
KOBİ'ler bütün ekonomilerde önemlidir. İstihdam ve ekonomik dinamizm açısından önemli. Finansmana erişim konusunda sıkıntıların olduğunu biliyoruz. Ancak son bir yıl içerisinde bu konuya ilişkin adımlar attık. Birleşenlere üç yıl Kurumlar Vergisi desteği sağladık.
Türkiye'nin çağdaş bir ticaret yasasına ihtiyacı yok mu?
Türk Ticaret Kanunu, Türkiye için elzem bir tasarı. TBMM'de bu yasa görüşülmeye başladığında her madde üzerinde önerge veren muhalefet süreci tıkıyor. Bin 500 madde var. Türkiye'nin bir yasa için bu kadar zamanı yok. Hem de borçlar tasarısını geçirebilsek ülkemizin ticari hayatı daha yasal bir çerçeveye kavuşur. Bugün Türk Ticaret Yasası'nı görüşmeye başladık, maalesef tıkandı.
İç pazarda mobilya ve birkaç sektöre navlun desteği verilemez mi?
Eskiden şehirlerarası ulaşım daha fazla zaman alıyordu. Türkiye çok şeritli yollar konusunda 50 yıl atladı. Demiryollarına da önem vermeye başladık. Denizciliği geliştirmek lazım. Gerekirse ihracatçının ulaşımını ucuza sağlamak için bazı enstrümanlarda (benzin ve mazot) ÖTV desteği gözden geçirilebilir. Birtakım çalışmalar yapılabilir. Ayrıca, bölgesel Katma Değer Vergisi henüz gündemimizde değil. Bu uygulama, radikal ve cömert bir teşvik sistemi.
İşini doğru yapan işadamlarının onore edilmesi gerekmez mi?
Hükümet olarak istihdamın üzerindeki yükleri aşağı çektik. Hükümet olarak işini doğru yapanları ödüllendirdik. Borcu olmayanlara beş puanlık indirim yapıldı. Genel afların vergide uyumu bozduğunu, mükellefiyetlerini zamanında yapanlara haksızlık olduğunu düşünüyorum. Kamu ihalelerine katılmada da vergi ve Sosyal Güvenlik Kurumu'na borcu olmama şartını getirdik.
Alışveriş merkezleri için çağdaş bir kanun tasarısı gerekmiyor mu?
Alışveriş merkezlerine ilişkin olarak ben de sektörden farklı düşünmüyorum. Hükümetin çalışması var, bu konuyu değerlendiriyoruz. Bizim tüketiciyi korumamız lazım. Bizim için önemli olan 72 milyon tüketici. Bunu yapabilirsek ortada bir problem kalmıyor. Türkiye ekonomisi açısından perakende sektörünün öneminin farkındayız. Özellikle istihdam ve ticaret açısından çok önemli bir alan.
Mali kural konusunda yeni düzenlemeler yapılacak mı?
Mali kural konusu Türkiye'nin uzun dönem ekonomik istikrar ve güveni açısından yapılacak en önemli reformlardan birisi. Şu an bunun nihai şeklini veriyoruz. Bu yıl içerisinde yasalaşacak. Bu kural sayesinde Türkiye popülizm tuzağına düşmeyecek. Çünkü bütçe açığı borç demek. Gelecek nesillere ayrılacak kaynakların sınırlı hale getirilmesi demek. Türkiye'nin bugün bir borcu var, ancak ciddi manada azalttık. Günü kurtarma peşinde değiliz, uzun vadeli çözümler peşindeyiz.
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...