Bilirsiniz… “İsrail’e ters düşen siyasetçi iflah olmaz, onlara yanlış yapan hükümetlerin başına gelmedik kalmaz, siyasi serüvenleri şu ya da bu nedenle biter…” Bu ve benzeri yaklaşımlar neredeyse herkesin birbirine anlattığı şehir efsanesi gibi neredeyse Türk dış politikasının üzerinde sallanan Demokles Kılıcı’na dönüşmüştü.
Ancak… Davos’ta Başbakan Erdoğan yan yana oturduğu İsrail Cumhurbaşkanı Şimon Peres’in İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarını anlatması ve Erdoğan’ı neredeyse azarlayıcı bir üslupta saygısızca işaret etmesi üzerine bu şehir efsanesine olan imanlarından dolayı tir tir titreyen siyasetçilerin aksine bütün dünyanın gözünün önünde İsrail vahşetini ve Peres’i yerin dibine soktu.
Ve uzun zaman sonra ilk kez gördük… Türkiye kabile devleti değilmiş… Sanılanın aksine bu ülkeyi yönetenler İsrail’in kuklası değilmiş. İsrail’e karşı gelirsen bitersin kuralı bir şehir efsanesiymiş. Efsanenin gerçeklik payı varsa bile ona rağmen dik durabilecek birileri varmış.
Bu, bir hasretti. Onun için tüm ezberleri bozup bu hasreti bitirdiği için Başbakan Erdoğan kazandı.